Dünya Kadınlar günü etkinlikleri ve mesajları

Sema Karaoğlu: 8 Mart Kutlama Değil, Anma ve Farkındalık Günüdür

Millet İttifakı Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Melikgazi Belediye Başkanı Dr. Sema Karaoğlu, 8 Mart Dünya Emekçiler Kadınlar Günü’nün bir kutlama olmadığını, haklarına alabilmek için grev yaptıkları fabrikada hayatını kaybeden 129 kadın işçiyi anma ve farkındalık yaratma günü olduğunu söyledi.

CHP Melikgazi Belediye Başkan Adayı Dr. Sema Karaoğlu, 8 Mart Dünya Emekçiler Kadınlar Günü için sabahın erken saatlerinden itibaren başta tüm Kadın Dernekleri olmak üzere partisinin anma ve farkındalık etkinliklerine katıldı. Dr. Karaoğlu öğleden sonra ise fonlarına destek olduğu, mikroredi ile çalışan yüzlerce kadınla bir araya geldi.

Kadın Dernekleri ve CHP Kayseri İl Başkanı Ümit Özer’in Atatürk Anıtına çelenk sunumuyla başlayan etkinliğin ardından Dr. Karaoğlu, panel, konferans ve farkındalık yürüyüşüne de katıldı.

Tüm Ezilen Kadınlar İçin Seslerimizi Yükseltiyoruz

 8 Mart’ın öneminin çok büyük olduğuna ve ülkemizde bir kutlamaya dönüşmesinin yanlış olduğuna vurgu yapan Dr. Sema Karaoğlu, “8 Mart 1857 tarihinde ABD’nin New York kentinde 40 binden fazla dokuma işçisi kadın, çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve hakları için greve başladı. Kapıları kilitlenen, barikatlar kurulan fabrikada çıkan yangında içeriden çıkamayan 129 kadın işçi yanarak hayatını kaybetti. 1910 tarihinde Danimarka’nın Kopenhag kentinde Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansında Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart’ın Dünya Kadınlar Günü olarak anılması önerisini getirdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi. Maalesef geldiğimiz noktada üzülerek görüyoruz ki 8 Mart bir kutlama gününe dönüşmüş ve bedel ödeyen 129 işçi kadın için bir dakikalık saygı duruşu bile onlara çok görülür olmuş! Ülkemizde kadın olmanın zorluğunu hepimiz biliyoruz. Tüm zorluklara karşı ancak haklarımızı mücadele ederek kazanacağımızı da biliyoruz. Bugün hala ülkemizde ve dünyanın birçok ülkesinde bırakın 8 Mart’ta kadının önemini, diğer günlerde dahi kadının önemi bilinmemekte ve ikinci sınıf insan olarak erkeğin arkasında tutulmaktadır. Evde, işte, sokakta yani toplumun her kesiminde kadınların eşit bir insan olarak görülmemesi birilerinin işine gelmekte. Yani onlar öyle istedikleri için kadın insan olarak görülmemekte ve değerli kılınmamakta. Kadına verilen önem Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki sandalye sayısında kaç kadının oturası gerektiği ama kaç kadının oturduğuyla apaçık ortada.  Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk kadına seçme ve seçilme hakkını verdiği günden bu yana biz kadınlar ataerkil düzene karşı seslerimizi yükseltiyor, tüm ezilen kadınların sorunlarına ortak oluyoruz. Birleşmediğimiz sürece kazanamayacağımızı biliyoruz ve kötü çalışma koşulları başta olmak üzere, her türlü şiddete, tacize, tecavüz karşı hep birlikte haykırıyoruz. Biz kadınız, anayız, bacıyız, kız çocuğuyuz. Kadınlar her yerde. Hakları için bedel ödemiş tüm kadınlara selam olsun, ruhları şad olsun.” Şeklinde konuştu.

Kadın ortaklarının başarısı, Türk hukuk bürosu Gün+Partners’ı zirveye taşıdı

Fikri mülkiyet hakları konusunda dünyanın en iyilerinin sıralandığı Managing IP EMEA ödülleri sahiplerini buldu. Thomson Reuters’ın yayını Managing IP Magazine tarafından her yıl ciro, patent, dava, çalışan sayısı gibi farklı kriterlere bakılarak verilen Managing IP EMEA Ödülünü Türkiye’den Gün+Partners Hukuk Bürosu 4. kez almayı başardı.

Gün+Partners’ın başarısında kadın ortaklarının payı büyük. Kadın – erkek eşitliği konusunda global rakiplerini bile geride bırakacak istatistiklere sahip olan 12 ortaklı büronun 7 kadın ortağı bulunuyor.

Hemen her sektörde olduğu gibi, tüm dünyada hukuk alanında da cinsiyet eşitsizliği göze çarpıyor. Birçok istatistik; işe girme, terfi süreci, ortaklık ve yönetim kadroları gibi konularda kadın hukukçuların erkek meslektaşları ile dezavantajlı şartlarda rekabet ettiklerini ortaya koyuyor. Araştırmalar, İngiltere’deki en büyük avukatlık bürolarında kadın ortak oranının %35, Amerika da ise %37 olduğunu gösteriyor.

Türkiye’den bir hukuk bürosu, Gün+ Partners, kadınlarla başarıyı yakalayan örnek bürolardan biri. Ortaklarının yüzde 58’i ve çalışanlarının %59’u kadın olan Gün+Partners Hukuk Bürosu, tüm dünyadaki en prestijli fikri mülkiyet ödüllerinden biri olan Managing IP EMEA ödülünü Türkiye’den 4 yıl üst üste kazanma başarısını gösterdi.

Hukuk Bürosu’nun kurucusu Avukat Mehmet Gün, “Kariyer planı, performans yönetimi ve performansa dayalı şeffaf ücretlendirme sistemi sayesinde çağdaşları ile yarışır bir hukuk bürosu oluşturduk. Bunu da kadın ve erkek çalışanlarımız arasında hiçbir ayrım gözetmeden, işbirliği ve dayanışma ruhunu yüksek tutarak başardık. Elde ettiğimiz tüm başarılarda kadın ve erkek ortaklarımız eşit paya sahiptir. Sürdürülebilir başarı için kadınların iş hayatında hak ettikleri yeri almalarına herkesin katkı sağlaması gerekir” dedi.

1986 yılında kurulan ve Türkiye’nin en köklü hukuk bürolarından olan Gün+Partners’ın 150’nin üzerinde çalışanı bulunuyor. Büronun 12 ortağının 7’sini kadınlar oluşturuyor. Bu oran İngiltere’deki hukuk bürolarında yüzde 35, Amerika’da ise yüzde 37 civarında. Ticari uyuşmazlıkların yönetimi, sigorta ve reasürans, birleşme ve devralmalar, iş hukuku, yolsuzlukla mücadele, rekabet ve ilaç ve sağlık hukuku alanlarına ilaveten fikri mülkiyet hukukunun her alanında yoğun faaliyet gösteren Gün+Partners, yurt içinde ve dışında ülkemizin önde gelen uluslararası bürolarından birisi olarak yüksek derecede tanınırlığa sahip.

7 Mart’ta Londra’da yapılan Managing IP EMEA ödül töreni, Fikri Mülkiyet alanında önde gelen yayın grubu olan Thomson Reuters Managing IP Magazine tarafından organize ediliyor. Dergi, her yıl dünyanın 81 ülkesinde gerçekleştirilen bu araştırmada hukuk bürolarını; uzmanlık, iş yükü, pazar itibarı / takip kaydı, müvekkiller için elde edilen sonuçlar ve daha önce test edilmemiş davalara yönelik örnek uygulamalar gibi alanlarda değerlendirmeye tabi tutuluyor.

Ödülü Gün+Partners adına alan, 12 ortak avukattan biri olan Avukat Özge Atılgan Karakulak, “Hukuk sektörü de tıpkı diğer sektörlerde olduğu gibi cinsiyet eşitliğini sağlama konusunda engellerin yaşandığı ve hala yönetici kademelerinde istenen sayıda kadın avukatların olmadığı bir sektör. Büromuz bu konuda öncü olduğu için onur duyuyoruz. Fakat yapacak daha çok şey ve gidilecek çok yol var. Toplumsal cinsiyet eşitliği tüm insanları sosyal ve ekonomik olarak etkileyen bir insan hakları konusudur. Erkeklerin de bu eşitsizliğe karşı mücadelede harekete geçmeleri gerekiyor. Değişime herkesin dahil olması gerek. Kadınlara yönelik tüm ön yargıları yaratıcılığımız ve başarılarımızla kırmalıyız” diye konuştu.

Fikri mülkiyet hukuku alanında Türkiye’nin uluslararası arenadaki önde gelen hukuk bürolarından   Gün + Partners, kadın – erkek eşitliği ve kadının yönetimdeki etkisi ile yalnızca hukuk bürolarına değil, tüm iş dünyasına da örnek olacak bir model oturtmuş durumda. Bu durum, aynı zamanda kadınların sürdürülebilir başarısına örnek olması bakımından da önem taşıyor. Bu konudaki çalışmaları ve dünya ortalamalarının çok üzerindeki kadın istihdam oranı ile Gün + Partners, global hukuk camiasında itibarlı ve önde gelen hukuk bürolarından biri olarak öne çıkıyor.

Başkan Memduh Büyükkılıç: “Hanımlara Özel E-Ticaret Sitesi”

Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve Melikgazi Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, 8 Mart Dünya Kadınlar gününde Kayserili kadınlara müjdeyi vererek hanımlara özel e-ticaret sitesi kurulacağını söyledi.

Kayserili hamarat kadınların kendi ürettikleri ürünleri dünya pazarında satış yapabilmelerine yönelik proje hazırladıklarını belirten Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve Melikgazi Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, Dünya kadınlar gününde bu müjdeyi de kendilerine hediye ettiğini kaydetti.

Kayseri kadınların üretken olduğunu el işinden tutunda gıda üretimine kadar birçok satışa hazır ürünü bulunduğunu ifade eden Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve Melikgazi Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç“Kayseri için hedef 2023 olarak tanımladığımız 150 proje içerisinde hanımlara yönelik çalışmalar bulunmaktadır. Bunların bir tanesi sadece hanımlara yönelik e-ticaret projemizdir. Evinde el işi yapan, örgüsünü ören, kanaviçe işleyen, iğne oyası yapan, tarhanasını yapan, mantı ve ev yapımı sucuğunu yapan kadınlarımız bu e-ticaret vasıtası ile dünyaya pazarlayabileceklerdir”dedi.

        Başkan Memduh Büyükkılıç, bu proje sayesinde hem yöresel ürünlerin pazarlanmasının sağlanacağını hem de aile bütçesine katkı sağlanacağını sözlerine ekledi.

Türk Kadınlar Birliği Kayseri Şubesi ikinci başkanı Nilüfer Bıçakcıoğlu 

8 Mart 1857 tarihinde ABD’nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin işçilere kaba güç göstermesi ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrika önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda 120 kadın işçi can verdi. İşçilerin cenaze törenine 10.000’i aşkın kişi katıldı.

1910 tarihinde Danimarka’da Almanya Sosyal Demokrat Partisi önderlerinden Clara Zetkin, 8 Mart 1857 tarihindeki tekstil fabrikası yangınında ölen kadın işçiler anısına 8 Mart’ın Dünya Kadınlar Günü olarak anılması önerisini getirdi ve öneri oybirliğiyle kabul edildi. Dünya Kadınlar Günü ilk kez 19 Mart 1911’de anıldı. O gün birçok yerde gösteriler yapıldı. Gösterilere yüz binlerce kadın katıldı. Kadınlar seçme ve seçilme, mesleki eğitim görme ve meslek edinme hakkı istedi.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 16 Aralık 1977 tarihinde 8 Mart’ın “Dünya Kadınlar Günü” olarak anılmasını kabul etti.

Dünya Kadınlar Gününde, kadınların toplum içerisinde, siyasette ve iş hayatında elde ettiği başarılar kutlanıyor. Ancak aynı zamanda 8 Mart’ın tarihteki acı çığlığı hâlâ sesini duyuruyor. Kadınlar Gününde cinsiyet eşitsizlikleri vurgulanıyor ve protestolar düzenleniyor.

Birleşmiş Milletler her yıl dünya kadınlar gününe özel bir tema belirler. Bu yılın teması  “Eşit düşün, zekice geliştir, değişim için yenilik yap.”

Tema, özellikle toplumsal koruma sistemleri, kamu hizmetlerine erişim ve sürdürülebilir altyapı alanlarında, toplumsal cinsiyet eşitliğini ve kadınların güçlendirilmesini sağlayabileceğimiz yenilikçi yollara odaklanacak. Dünyada Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinden birisi de cinsiyet eşitliğinin sağlanmasıdır. Cinsiyet eşitliği, tüm kadın ve kızların güçlendirilmesi ile mümkündür. Bunun için de dönüştürücü eylemler –toplum tarafından kadına yüklenen sosyal davranış, roller ve eylemlerde değişiklik,  bütüncül yaklaşımlar- devlet, özel sektör, sivil toplum kuruluşlarının ortak çalışmaları- ve yeni çözümler bulmak gerekmektedir. Yapılan araştırmalar mevcut yönergelerle, ülkelerin geliştirdiği yasalara dayanarak yapılan mevcut müdahalelerin 2030 yılına kadar eşitliğe ulaşmak için yeterli olmayacağını göstermektedir. Yapısal engelleri ortadan kaldırmak ve hiçbir kadının ve hiçbir kızın geride kalmamasını sağlamak çok önemlidir.

Yapılan yenilikçi düzenlemeler “Her zamanki gibi işleri bozan düzenlemeler” olarak değerlendirilmektedir. Bugün ülkemizde 6284 nolu Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi ile ilgili kanun için yapılan eleştiriler bu türden yaklaşımlardır.

Eşitsizlik üzerine çalışmalar devam ederken kadın işçiler; uzun çalışma süreleri, ayrımcılık ve düşük ücretlere karşı ayakta kalma mücadelesi vermektedir. Türkiye’de iş cinayetlerinde yılda 100 den fazla kadın hayatını kaybediyor. Bu rakamla Avrupa ülkeleri arasında birinci sırada yer alıyor. Dünyadaki en yoksul insanların yüzde 70’i kadındır. Türkiye’de her 10 kadından sadece 3’ü çalışıyor. Türkiye bu açıdan da AB ülkeleri arasında sonuncu sıradadır. Kadınların ekonomik hayattaki en büyük problemleri işsizlik, düşük ücret ve sigortasız çalışmadır.

Kadına şiddet yaşamın her alanında yaygın olarak görülmeye devam ediyor. Ev içi şiddetin yanı sıra iş yerinde mobing de sorun yaratmakta, çalışma yaşamında iş kaybetme korkusu mobingin açığa çıkmasını engellemektedir.

Eğitim çok önemli bir problem olarak devam etmektedir. Dünyadaki eğitim almamış insanların üçte ikisi kadındır. Erken yaş evlilikler okumanın, kadının istihdama katılmasının ve ekonomik katkı sağlanmasının önünde engel teşkil etmektedir. Teknolojik gelişmeler kadın-erkek arasındaki eşitsizliğin giderilmesi için önemli fırsatlar sunmaktadır. Buna rağmen kadınlar bilim, teknoloji, mühendislik, matematik ve tasarım alanlarında yetersiz temsil edilmektedir. Çünkü eşitsiz erkek gücü temsiliyeti engelleyici olarak her alanda karşımıza çıkmaya devam etmektedir.

Önümüzde yerel seçimler var. Kadının siyasal alandaki mücadelesi hala sürüyor. Gerek belediye başkanlıkları gerekse meclis üyelikleri için aday gösterilen kadın sayısı oldukça yetersiz. Ancak çok sayıda kadın muhtar aday var. Kadınların temsiliyetinin artacağı, siyasi alandaki engellerin ortadan kalkacağı bir gelecek hepimizin hakkıdır.

Her alandaki yetersiz temsiliyet toplumu dönüştürebilecek kazanımların elde edilmesini, toplumsal cinsiyete duyarlı yenilikler geliştirilmesini engellemektedir. Sorun eşitlik ve adalet sorunudur. Kadınların eşitsizlik mücadelesi tüm kadınların mücadelesidir.

BAŞKAN ÖZTÜRK 8 MART’TA KARANFİL DAĞITTI

Yahyalı Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı Yahyalı Belediye Başkan Adayı Esat Öztürk,  “8 Mart Dünya Kadınlar Günü” dolayısıyla kadınlara karanfil dağıttı.

AK Parti Yahyalı İlçe Başkanı Esat Türkmenoğlu, AK Parti Yahyalı İlçe Kadın Kolları Başkanı Meral Koşar ve belediye meclis üyesi adaylarının da eşlik ettiği karanfil dağıtımı ilçe Cumhuriyet Meydanında yapıldı. Yaşlısından gencine, kadınından erkeğine herkese karanfil takdim eden Başkan Öztürk’e vatandaşların ilgisi yoğundu.

Etkinliğin ardından basına değerlendirmeler de bulunan Yahyalı Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı Yahyalı Belediye Başkan Adayı Esat Öztürk; “Hem Yahyalı’daki hemşehrilerimizin hem de Kayseri’deki, Türkiye’deki ve Dünyadaki tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyorum. Peygamber Efendimiz veda hutbesinde Kadınları Allah’ın emaneti olarak aldınız diyor. Bana göre Dünya Kadınlar Gününde verilecek en güzel mesajın bu olduğunu düşünüyorum. Çünkü biz eşlerimizi, kadınlarımızı, Allah’ı emaneti olarak görüyoruz. O emanete de nasıl riayet edilecekse, o şekilde davranmayı bizim inancımız emrediyor. Bu vesile ile hemşehrilerimizle de kucaklaşıyoruz. Sıkılmadık el bırakmıyoruz. Esnafımızı, Sivil Toplum Kuruluşlarımızı, resmi ve gayri resmi kurumlarımızı ziyaret ediyoruz. Bu ilçe de çok güzel projelere imza attık. Şuan da bulunduğumuz meydanın güzelliği ilçemize çok yakıştı. Bu gibi projelere imza atma konusunda hemşehrilerimiz özellikle de kadınlarımız erkeklerden daha gayretli olduğunu düşünüyorum. Kadınlarımız erkeklere göre çok daha objektifler. Vicdan pencereleri erkeklerden çok daha farklı olduğu için, onları bu seçimde Cumhur İttifakı adayına güçlü bir destek vereceklerini, eşlerini de bu konuda teşvik edeceklerini düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.

KAYSERİGAZ’DAN DÜNYA KADINLAR GÜNÜ KUTLAMASI

Çalışanlarına ve abonelerine verdiği değeri her zaman hissettiren bir şirket olan Kayserigaz, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde abonelerini ve kadın çalışanlarını unutmadı.

Müşteri odaklı çalışan ve müşteri memnuniyeti yüksek bir şirket olarak faaliyetlerine yön veren Kayserigaz,  kadınlar için önemli günlerden biri olan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde kadın çalışanlarını ve kadın abonelerini unutmadı.  Kayserigaz yöneticileri, kadın çalışanlarının kadınlar gününü hediyelerle kutlarken, Acil 187 hattına gelen ihbarları değerlendiren Acil 187 ekibi de ihbarları değerlendirmek üzere gittikleri hanelerde kadın abonelerinin kadınlar gününü çiçeklerle kutladılar. Kutlamalara karşı duydukları memnuniyeti belirten çalışanlar ve aboneler Kayserigaz yöneticilerine teşekkür ettiler.

Kadınlar günü kapsamında Kayserigaz Konferans Salonu’nda Kayserigaz çalışanları için  Memorial Hastanesi doktorlarından Dr. Mehmet Severcan’ın konuşmacı olarak katıldığı bir seminer gerçekleştirildi. ‘‘Güzellik ve Estetik Üzerine Güncel Görüşler’’ konulu sunumun ardından Dr. Mehmet Severcan Kayserigaz çalışanlarının sorularını yanıtladı.

Kayserigaz Genel Müdürü Adem Dincay Kayserigaz’ın kadın çalışanlarının Kadınlar Günü’nü kutladı. Adem Dincay “Şirketimizin 15 yıllık başarılarla dolu tarihinde kadınlarımızın özverili çalışmaları ile her zaman şirketimizi üst seviyelere taşıdık. Kadınlar geçmişten bugüne birçok alanda gösterdiği başarılarla bizlerin gurur kaynağı olmaya devam edecek. Hayatımızın her anında varlıklarıyla onurlandığımız, ailenin ve toplumun temel taşı olan siz değerli kadınların ‘8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyor; daha nice başarılara imza atmanızı temenni ediyorum.” dedi

Osman Haymana Talaslı Kadınları Unutmadı

İyi Parti Talas Belediye Başkan Adayı Av. Osman Haymana, Talas’taki kamu kurumlarında çalışan kadınlar başta olmak üzere tüm çalışan kadınları ziyaret ederek,  ‘8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutladı.

İyi Parti Talas Belediye Başkan Adayı Av. Osman Haymana, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla seçim çalışmalarına ara verip, Talas’taki kamu kurumlarında çalışanlar başta olmak üzere tüm Talas’ta çalışan kadınları ziyaret ederek, karanfil armağan etti.

Kadınlar, Av. Osman Haymana’ya teşekkürlerini iletirken, çıkmış olduğu belediye başkan adaylığı yolunda başarı dileğinde bulundular.

Talas’taki kafeterya, lokanta, restoran, fırın, market, züccaciye, giyim, ayakkabı gibi işletmelerde çalışan kadınları da ziyaret eden İyi Parti Talas Belediye Başkan Adayı Av. Osman Haymana, Türk kadının tarih boyunca ev ekonomisine katkı sunduğunu hatırlattı.

Av. Osman Haymana, kadınların bir gün değil, her gün değerli olduklarını ve kadınların sürekli hatırlanması gerektiğini belirtti.

Kadınların seçme ve seçilme haklarına sahip olduklarını belirten İyi Parti Talas Belediye Başkan Adayı Av. Osman Haymana, kadının tarihteki öneminin büyük olduğunu vurguladı.

Kadınların Türkiye’nin bağımsızlık mücadelesinde her zaman önde olduklarının altını çizen Av. Osman Haymana, “Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü. Bu vesileyle Talas’taki Kamu Kurumlarını ziyaret ederek, değerli kadınların, annelerimizin, eşlerimizin, ablalarımızın, kardeşlerimizin kadınlar gününü kutladık. Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi kadınlar dünyada eşi benzeri olmayan annelerimizdir. Özellikle Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana hiçbir devlette ve millette yoktur ki ülkesinin bağımsızlığı için çaba sarf etmemiş olsun. Türk milletinin değerli hanımefendilerinin bu vesileyle o süreçten bu güne gelene kadar vefakar ve cefakar kadınların kadınlar gününü kutluyorum.” Şeklinde konuştu.

ERÜ’de “Gündelikçi İşçi Kadınlar Sempozyumu” Düzenlendi

 Erciyes Üniversitesi’nde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri çerçevesinde, Erciyes Üniversitesi Kadın Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezi (KAÇAUM) ile Türk Toraks Derneği Orta Anadolu Şubesi tarafından “Gündelikçi İşçi Kadınlar Sempozyumu” düzenlendi.

İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Konferans Salonu’nda düzenlenen sempozyuma, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Sıdkı İlkay, Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Meda Kondolot, KAÇAUM Müdürü Prof. Dr. Asuman Gölgeli, Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı ve Türk Toraks Derneği Orta Anadolu Şubesi Başkanı Prof. Dr. İnci Gülmez ile akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Sempozyumun açılış konuşmalarında ERÜ Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı ve Türk Toraks Derneği Orta Anadolu Şubesi Başkanı Prof. Dr. İnci Gülmez, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün tarihçesi hakkında bilgiler verdi.

Türkiye’de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün ilk kez 1921 yılında ‘Emekçi Kadınlar Günü’ olarak kutlanmaya başlandığını belirten Prof. Dr. İnci Gülmez, 8 Mart gününün, kadınların hakları ve sorunları konusunda toplumda farkındalık yaratmakta bir fırsat olduğunu kaydetti.

KAÇAUM Müdürü Prof. Dr. Asuman Gölgeli ise, düzenlenen sempozyumun önemine vurgu yaparak, gün boyu süren sunumlarda zor şartlar altında çalışan ve hiçbir güvencesi olmayan kadınların yaşamlarının ele alınacağını söyledi.

Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Sıdkı İlkay da, kadınları gündelikçi iş hayatına yitenlerin başında yoksulluğun geldiğini söyledi.

Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İlkay, “Özellikle göç alan kentlerde formel iş gücü piyasasında sürekli bir iş bulamayıp, gündelik veya geçici olarak ücretli olarak hizmet sektöründe çalışan gündelikçi işçi kadınları yer almaktadır. Yani bunlar vasıfsız oldukları için çok düşük ücretlere çalışan insanlar. Gündelikçi işçi kadınlar, düşük eğitim düzeyine sahip oldukları ve herhangi bir mesleki yetkinliğe sahip olmadıkları için vasıfsız işlere yönelmektedirler. Kadınları gündelikçi iş hayatına yitenlerin başında maalesef yoksulluk gelmektedir. Dar gelirli ailelere mensup kadınlar aile geçimine katkı sağlamak amacıyla çoğunlukla kayıt dışı ve sigortasız gündelik işlerde çalışmaktadırlar. Bu programda genellik gündelik iş kadınlarının sağlık sorunları, sosyal sorunları, hem de bunların hukuk açısından değerlendirilmesi ele alınacaktır” dedi.

Açılış konuşmalarının ardından sempozyum, “Gündelikçi İşçi Kadınlar Ve Akciğer Sağlığı”, “TTD’nin Sağlığın Sosyal Bileşenleri Ve Toplumsal Cinsiyet Ayrımına Bakışı”, “Gündelikçi İşçi Kadınlar Ve Hava Yolu Hastalıkları”, “Gündelikçi İşçi Kadınlar Ve Parankim Hastalıkları”, “Enformal Sektördeki Kadın İşçilerin Durumu”, “Gündelikçi İşçi Kadınlar Ve Dermatitler”, “Hukuksal Boyutu İle Ev İşçisi Kadınlar” konularında gerçekleştirilen oturum ve konuşmalarla devam etti.

       Eğitim Bir Sen Kadın Komisyonu İl Temsilcisi Nilgün Serim

BUGÜN ESARET ZİNCİRİNİ KIRMANIN, TUTSAK KADINLARI ÖZGÜRLÜĞE KAVUŞTURMANIN VAKTİDİR

8 Mart Dünya Kadınlar Günü, kadınlarımızın sorunlarının tartışılması için bir imkân, güncel meselelerinin ele alınması için bir fırsat, bazı gerçeklerin altının çizildiği bir gündem olagelmiştir.

Bugünün ilanı ve kadın sorunlarının tarihsel bağlamından soyutlanarak anlaşılması, yorumlanması ve değerlendirilmesi mümkün olmadığı gibi, çözüm önerileri de bu bağlamdan kopuk olamaz.

Her kültür, kadın, aile ve toplumsal değerlerini kendi kodları içinde anlamlandırmış, buna göre bireylere rol ve statü vermiştir. Devletlerin kuruluşu, devamlılığı ve gelişimiyle birlikte meydana gelen sosyal, siyasal, ekonomik ve teknolojik değişimler bazı rolleri kısıtlamış veya ortadan kaldırmış, yeni roller ve konumlar ortaya çıkarmış; her toplum, dünüyle bugünü arasında sağlıklı değişimler geçirdiği ölçüde kendini korumuş, başka medeniyetlere benzeştiği, özendiği oranda savrulmuş, değer kaybına uğramış ve yozlaşmıştır.

Sanayinin gelişmesi, ticaret hayatında çok farklı sektörlerin ortaya çıkması, iş gücü ihtiyacı nedeniyle kadınların üretim hayatında daha fazla yer alması hatta bu iş gücü ihtiyacının çocukları dahi bir çalışana dönüştürmesi neticesinde geçmişten günümüze sorunlar daha karmaşık bir hâl almış ve derinleşmiştir.

Sanayileşmeyle birlikte üretime dayalı maddi kazanımın hazzı ile sadece yeni değil, ayrıca neredeyse tamamen ters bir istikamete yönelen materyalist Batı, geleneksel değerleri hayatın ve insanın merkezinden söküp atmıştır. Sadece insan enerjisi değil, insanı anlamlı kılan etik, estetik, dini, manevi, kültürel, ruhsal, ailevi ve şahsi bazı değerler de daha fazla üretim ve daha fazla kazanç uğruna maalesef feda edilmiştir. Geleneksel değerlerle modern hayat arasındaki değişim kendi makuliyetini kaybettiği zaman toplumun psikolojisini, sosyal işleyişini, aile düzenini tehdit eden bir risk olmuştur.

Modernleşmeyle birlikte başlayan değişim ve gelişimler bir ilerleme, üretimde bir zenginlik, ekonomide bir büyüme meydana getirdiği gibi, bu değişim, sağlıklı yönetilmediği zamanlarda sömürüye aracılık etmiş, özne olan insanı nesneye, aktör olması gereken kadınlarımızı kapitalizmin figürüne dönüştürmüştür.

Ne var ki, 8 Mart gibi günler mazlumun zalime zulmünü haykırmaktan öteye geçmemekte, haklının hakkını almasına zerre kadar hizmet etmemektedir. Kazanmaktan başka bir şey düşünmeyen kapitalist düzen, dizginlenemez bir hızla, yatışmaz bir iştahla her şeyi kazanç ve rant aracına dönüştürmektedir. Bu durum, kadın, çocuk, erkek her şeyi sömürü tezgâhının bir nesnesine hâline getirmekte; amacı, aracı, objesiyle her şeyi sadece kâra hizmet eden bir patronaj dünyasını herkese dayatmaktadır. Dahası, sömürü düzeninin en vahşi yöntemi olan savaşlar, parçalanan aileler, kaçırılan çocuklar, tutuklanan ve istismar edilen kadınlar, dağılan toplumlar ortaya çıkarmaktadır. Bosna-Hersek’te, Afganistan’da, Somali’de, Filistin’de, Gazze’de, Arakan’da, Irak’ta, son olarak Suriye’de yaşanan bu zulümler, kapitalist sömürü düzeninin, emperyalist devletlerin milletleri bölmesi, en çok da kadınların ve çocukların mağdur edilmesiyle devam etmektedir.

Bugün Suriye’de savaşın yüzlerce acı sonucunun bir parçası olarak önümüzde duran Suriyeli kadınların zindanlardaki tutsaklığı vicdanları harekete geçirmiş, sağır sultanlara adaleti haykırmak, bizim coğrafyamız söz konusu olduğunda kör baykuşu oynayanlara bu zulümleri en yalın hâliyle göstermek için, içinde bizim de bulunduğumuz ‘vicdan hareketi’ tüm dünyaya seslenmek için yürüyüşe geçmiştir.

Bizim inancımıza göre ilahi öğreti erkeklerle kadınları birlikte muhatap alıp ikisini de eş değer özne olarak tanımlayıp birbirinin velisi olarak tanımlamıştır. Hayat, ikisiyle mukim, ikisinin birlikteliğiyle tastamam, ontolojik gerçeklerle anlamlı ve yaşanılır kabul edilmiştir.

Bizim tarihimizin birçok kesitinde kadınlarımız toplumsal liderlik görevi üstlenmiştir. Anadolu’nun kalkınmasında öncü Fatma Bacı’dan istiklal mücadelemizin sembol isimlerinden Nene Hatun’a kadar çok başarılı rol modellerle hayatın her alanında yerlerini almıştır. Eğitimden edebiyata, sanattan ticarete, bilimden tekniğe kadar birçok alanda ender ve eşsiz örnekler yetiştirmiş medeniyet değerlerimizle bağımızı koparmadan, güncel olanı da yakalayarak, başkalaşan değil, ufku görerek değişimi kendi iradesiyle yaşayan bir toplum olmalıyız.

Kötülükleri engelleyip iyilikleri yayan, insan yetiştirmeyi ve örnek şahsiyetlere kavuşmayı amaç edinen toplumlarda roller farklı olsa da amaçlar aynıdır.

Cinsiyetleri birbirinden ayrıştıran veya yarıştıran ya da tamamıyla eşitleyen yaklaşımlar yerine her bireyin kendi ontolojik gerçeklerine uygun bir şekilde var olacağı ve rol üstleneceği, müktesebatı ölçüsünde statü kazanacağı, yozlaşmaya kapalı, sürdürülebilir yollara ve yöntemlere ihtiyacımız var.

Her zaman haktan, hukuku ayakta tutmaktan, adaletten yana olan Eğitim-Bir-Sen olarak, kadınlara yapılan işkence ve istismarı şiddetle, nefretle kınıyor; bu insanlık ayıbının bir an önce son bulmasını istiyor, bütün tutsakların hür, kadınların özgür, çocukların geleceği yaşayacağı adil bir dünya temenni ediyoruz.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün emeğe daha fazla değer katmasını, insana daha çok saygı kazandırmasını, kültürümüzün ihya edileceği bir iklim ortaya çıkarmasını, değerlerimizin kök salacağı bir ortam oluşturmasını, örnek kadınlarımızın daha iyi anlaşılacağı bir eğitim sistemine hizmet etmesini arzuluyor; bugünün kadınlarımızın sorunlarının daha iyi anlaşılmasına vesile olmasını, çözümüne hizmet etmesini ve hayırlar getirmesini diliyoruz.

DEVELİ BELEDİYESİNDEN 8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ KUTLAMASI

8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle Develi Belediyesi personeli ilçemiz bayanlarına karanfil ve kandil simidi dağıtarak günlerini tebrik etti.

Develi Belediyesi personeli ile birlikte kapalı spor salonundaki spor yapan bayanları ziyaret ederek günlerini tebrik eden Develi Belediye Başkan Yardımcısı Abdullah İslamoğlu spor antrenörü Şeyma Yalçın başta olmak üzere bütün bayanlara çiçek takdim etti. Sonrasında Bahçelievler Mahallesinde Cabbar Başkan’ın 8 Mart tebrikini ileterek karanfil ve kandil simidi takdim eden belediye personeli son olarak Belediye hizmet binasında çalışan bayanların da 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü tebrik etti.

Kayseri Şeker’den; PANCAR EKİCİSİ KADIN ÇİFTÇİLERLE DÜNYA KADINLAR GÜNÜNDE ÖRNEK  ETKİNLİK

İç Anadolu ve Karadeniz Bölgelerinde 6 Vilayetten pancar ekicisi kadın çiftçileri temsilen 300 kadın çiftçi 8 Mart Dünya kadınlar günü dolayısı ile Kayseri Şeker’de bir araya gelerek Şeker Pancarı tarımına bir kez daha sahip çıktı ve  pancar tarımını geliştirmek için gayret edeceklerini  belirttiler.

Ülke şeker ihtiyacının %18 ini karşılayan ve 430 bin ton şeker kotası bulunan Kayseri Şeker’e bağlı;  Kayseri, Boğazlıyan ve Turhal Şeker fabrikaları için  3 Milyon ton şeker pancarı üretim sözleşmesi imzalayan,  Kayseri’de 119 Köy, Yozgat’ta 67 Köy, Sivas’ta 62 Köy, Tokat’ta 151 Köy, Nevşehir’de 5 Köy, Amasya’da 8 Köy olmak üzere 6 Vilayette 21 Bölgede 412 Köyde  14.400 pancar ekicisi  bulunuyor.

“8 Mart Dünya Kadınlar Günü” vesilesi ile  Pancar ekicisi Kadın çiftçiler Kayseri Şeker 15 Temmuz Şehitleri Konferans salonunda bir araya geldiler. Program kapsamında; Dünya Bankası, Avrupa Birliği, TÜBİTAK gibi önemli fon sağlayıcılar tarafından desteklenen çok sayıda proje ve eğitim çalışması yürütmüş  olan Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi  Fen Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Dr. Öğretim üyesi Dilek Eroğlu tarafından bir konferans verildi. Kırsal alanlar sosyolojisi ve kadın çalışmaları akademisyeni olan Eroğlu Konferansında “tarımsal üretimde kadının rolü ve güçlenme hikâyeleri” konusunu ele aldı.

8 Mart Dünya Kadınlar günü etkinliğine; 6 Vilayetten pancar ekicisi kadın çiftçileri temsilen 300 kadın çiftçi yanısıra Kayseri Pancar Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akay, Kayseri Şeker Fabrikası Yönetim Kurulu Başkanı Turhan Özer, Kayseri Pancar Kooperatifi Yönetim Kurulu  Başkan Vekili Hurşit Dede, Yönetim Kurulu üyelerinden Halis Lektemur, Denetim Kurulu Üyeleri; Av.Kaan Savruk, Kayseri Şeker Fabrikası Yönetim Kurulu Üyelerinden; Nizamettin Çatak, Kayseri Şeker Fabrikası Genel Müdürü Osman Canıtez, Denizbank İç Anadolu Bölge Müdürü Cem Turgut Gelgör,Şeker-İş Sendikası Kayseri Şube Başkanı İbrahim Dayı ve diğer  yöneticiler  katıldılar.

8 Mart Dünya Kadınlar günü etkinliğinde konuşan  Kayseri Pancar Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Akay; “Biz Kayseri Şeker ailesi olarak yaptığımız her işte farklılığımızı ortaya koymaya devam ediyoruz. Kadın çiftçiler le dayanışma ve toplantılar konusunda da Türkiye’de herkesten farklı olarak bu farklılığımızı ortaya koymuş bulunuyoruz.

Biz Kayseri Şeker ailesi  olarak kadın çiftçilerimizle ev ziyaretleri, tarla günleri, ekim günlerinde bir araya geliyoruz. Daha da   önemlisi Genel kurullarımızı da Türkiye’de hiçbir toplantıda  olmayacak kadar geniş katılımlı  ve örnek olacak şekilde  kadın çiftçilerimizin katılımıyla gerçekleştiriyoruz. Kadın çiftçilerimiz bu toplantılarımıza katılıyor, pancar tarımına sahip çıkıyor, fabrikasına, işine  ilgi ve alaka gösteriyorlar. Bu nedenlerle kendilerine teşekkür ediyoruz. Bilindiği üzere Kayseri şeker bir çiftçi kuruluşudur. Kadın  çiftçilerimizin de kendi malı olan Kayseri Şeker Fabrikasına, sahip çıkması konusundaki sahiplenmelerinden dolayı da ayrıca teşekkür ediyorum” dedi.

NNYÜ’DE “ÖZGÜRLÜK YOLUNDA KADIN” KONFERANSI

Nuh Naci Yazgan Üniversitesi (NNYÜ) Kadın Araştırmaları Kulübü tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle “Özgürlük Yolunda Kadın” konulu bir konferans düzenlendi.

Süleyman Çetinsaya Kültür Merkezinde düzenlenen konferansa Süleyman Demirel Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Deniz Soysal konuşmacı olarak katıldı. NNYÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümünde görevli Öğretim üyeleri ve öğrencilerin dinlediği konferansta Dr. Öğretim Üyesi Deniz Soysal “Kadın ve Özgürlük Yanılsaması” konulu  bir konuşma yaptı. Soysal konuşmasında, “Kadının ekonomik özgürlüğü, yalnızca kadının kendine ait olacak bir para kazanması değildir. Kadının yaşadığı dünyada söz sahibi, yer sahibi olmasıdır.” dedi.

Öğrencilerin sorularını da cevaplandıran Dr. Öğretim Üyesi Deniz Soysal’a konferans sonunda Kadın Araştırmaları Kulübü üyeleri tarafından plaket takdim edildi. Konferansa katılanlar daha sonra da “Erkeklik İstisnai Bir Durumdur” konulu fotoğraf sergisini gezdi.

EYT Mağdurlarından 8 Mart mesajı: Kadınlarımız bizim baş tacımız
Emeklilikte Yaşa Takılanlar Sosyal Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği Kayseri Temsilcisi İsmail Yılmaztürk, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla Saadet Partisi İl Kadın Kollarına ziyarette bulundu.
Burada konuşan EYT Kayseri Temsilcisi İsmail Yılmaztürk, “EYT mağdurları adına sizleri ziyaret ederek, Saadet Partisi İl Kadın Kolları temsilcilerinin 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutlamak istedik. Kadınlarımız bizim baş tacımız” dedi.
Ziyaretin ardından EYT Mağdurları adına Kadın Kolları temsilcilerine çiçek verildi.

Kayseri Devlet Hastanesinde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kutlandı

Kayseri Devlet Hastanesi’nde 8 Mart Dünya kadınlar Günü nedeni ile bir etkinlik düzenlendi.

Etkinliğe; Kayseri Devlet Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. İsmail Altıntop, Başhekim Yardımcısı Uzm. Dr. Selma Karagöz, İdari Mali İşler Müdürü Adem Şengül, Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü Derya Ayaydın, Dr. Klinik Psikolog Mehmet Karagöz, hastane idarecileri ve personeli katıldı.

Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Altıntop açılış konuşmasında; “Dünya Kadınlar Günü” nün tarihçesini anlatarak “Hastane bünyesinde çalışan birçok kadın arkadaşımızla kadim şehrimiz Kayseri’ye en iyi hizmeti vermek için çalışıyoruz. Hepsine emekleri için teşekkür ederim” dedi. Altıntop konuşmasının sonunda günün anlam ve önemine vurgu yapmak için bir şiir okudu.

Kayseri Devlet Hastanesi Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü Derya Ayaydın ise “Dünya kadınlarla daha güzel. Güzel ortamlara hep kadın eli değmiş derler. Kimdir kadın? Adam olmadan önce insan olabilmenin en temel unsurudur kadın. Çoğu zaman değil her zaman hayatın can damarıdır. İnsanlığın devamı için olmazsa olmazıdır. En büyük dertlerin dertlisi en büyük mutlulukların kahramanıdır” dedi.

Başhekim Yardımcısı Uzm. Dr. Selma Karagöz ise kadın olmanın zorluğundan bahsederek “Özellikle sağlık mesleğinde kadın olmak çok daha zor. Erkek arkadaşlarımızın iş konusunda destekleriniz her zaman hissediyoruz. Bu konuda biraz daha şanlıyız Kayseri gibi bir şehirde çalışıyoruz” dedi.

Klinik Psikolog Mehmet Karagöz’ün kadınlar gününe özel sunumu ile devam eden program, Toplum Ruh Sağlığı Müzik Eğitmenleri tarafından hazırlanan müzik dinletisinin ardından pasta kesilmesi ile son buldu.

Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünce bir dizi etkinlik gerçekleştirildi

İl Kültür ve Turizm Müdürü  İsmet Taymuş ve kurum çalışanları saat 10.00’da kültür merkezinde bir araya gelerek  kadın çalışanların “Dünya Kadınlar Günü” kutlandı. Daha sonra İl Müdürü ve yöneticileri tarafından kadın çalışanlarına gül takdiminde bulunuldu.

Saat 14.00’de de İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü bünyesinde çalışmalarını sürdüren Kayserili kadın sanatçıları ile Resim Kursu’nda üretilen eserlerden oluşan “Resim Sergisi”nin açılışı yapıldı.

Sergi açılışına, Vali Yardımcısı Ali Uslanmaz ve İl Kültür ve Turizm Müdürü İsmet Taymuş ile birlikte kalabalık bir halk katıldı. İl Müdürü İsmet Taymuş’un günün önemine vurgu yapan konuşmasının ardından açılışı yapılan ve birbirinden güzel  eserlerin yer aldığı sergi gezildi.

Günün önemine binaen İl kültür ve turizm müdürü TAYMUŞ burada yaptığı konuşmada, kadınlarımız varlığımızın baş tacıdır. Onlar bizim, analarımızdır, bacılarımızdır, dert ortağımızdır.  Ailelerimizin temel taşları olan, yeri gelmiş devlet yönetiminde yer almış, Yüce Dinimiz İslâm’da ve Türk kültüründe ayrı bir öneme sahip olan kadınlarımıza yönelik kendini bilmez insanlıktan nasibini almamış bazı şuursuz gaddar ve zalim kişiler tarafından yapılan insanlık dışı  şiddeti nefretle kınıyor, kendilerine şiddetten uzak huzurlu, mutlu ve neşeli günler diliyorum dedi.

Kadın sanatçıları tarafından birbirinden güzel eserlerin sergilendiği sergiye ilgi yoğun oldu. Kayserili kadın sanatçıları tebrik eden İl Müdürü İsmet Taymuş, günün önemine bir kez daha vurgu yaparak kadınlarımıza şiddetten uzak bir dünya dileğinde bulundu.

İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Kültür Merkezinde açılan resim sergisi 13 Mart 2019 gününe kadar açık kalacak.

8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ’NE ÖZEL SERGİ EL İŞİ, GÖZ NURU ESERLER…

        8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebeti ile El İşi Ürünleri sergisi Kayseri Park AVM’de düzenlenen tören ile açıldı.

Halkın beğenisine sunulan eserlerin kursiyerler tarafından yapıldığını ve hepsinin birer Anadolu motifi taşıdığını dolayısı ile birer sanat eseri olduğunu Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve Melikgazi Belediye Başkanı Dr. Memduh BüyükkılıçHer yıl ilk ve sonbahar olmak üzere iki dönem Meslek Edindirme kursları açıyoruz. 18 ayrı semtte kurs merkezimiz mevcuttur. Makrome, kuaförlük, Ev tekstili, giyim, takı-tasarım, dikiş, nakış, tekstil boyama, kilim dokuma gibi branşlar da açılan kurslara ev hanımları büyük ilgi göstermektedir. Ev hanımları bu vesile ile hem boş zamanlarını öğrenerek değerlendirmekte, hem de ev ekonomilerine katkı sağlamaktadırlar“ dedi.

Büyükşehir Belediye Başkan Adayı ve Melikgazi Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıçve eşi Dr. Necmiye Büyükkılıç, sergide yer alan eserleri tek tek gezerek bilgi aldılar ve bu güzel eserlerinden dolayı kursiyerleri tebrik ettiler. Açılış sonrası kursiyerler ile sergiyi gezmeye gelenler Başkan Memduh Büyükkılıç ile selfi ve hatıra fotoğraf çekildiler