Doğru karar ama uygulama gerekir.. (Köşe yazısı 16.07.2019 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ

GAZETECİ

davutgulec@hotmail.com

2011’de Türkiye’ye gelmeye başlayan ‘mağdur-mazlum edebiyatı’ ve ‘ensarız’ denilerek kucak açılan Suriyelilerin bugün ülkemizin başına nasıl bela olduğunu hep birlikte görüyoruz.

Yanlış politikaların ve dış siyasetin ürünü Suriyelilerle ilgili ‘Türkiye geneline yaymayın. Belli sınır bölgelerinde geçici kamplarda ve kendi ülkelerinde güvenli bölgelerde kalsınlar’ denildi ama siyasiler ‘şov’ uğruna bunları başımıza bela etti.

Şimdi ülkeyi yönetenlerin aldığı son karar memnunluk yarattı ama uygulama bekleniyor. Suriyelilerde Türk vatandaşları gibi sağlık kurumlarından ücretli yararlanacak, katkı payı ödeyecek. Vergisiz işyeri açmaları da teşvik edilmemeli. STK’ların yardımları kesilmeli. Camilerde Suriyeliler için artık yardım toplanmamalı.

Birde, kayıp-kaçak vergiye neden olan, ülke ekonomisine zarar veren ‘ucuz ve kaçak Suriyeli işçi’ çalıştıranlar titiz çalışmalarla saptanarak en ağır cezalar verilmeli.

Ayrıca, Suriyelilere daha pahalı evlerini verip, önlerine düşerek onlara yardımcı olan evsahipleri de ‘kira vergisi ödemediği ve beyanda bulunmadığı için, Suriyelilerin oturdukları adreslerden saptanarak bunun hesabını vermeli.

Suça karışan, oturdukları kiralık evlerin odalarını kaçaklara veren, kimliklerini kaçaklara kullandıran, hastanelerde birbirine kazık atacak hale gelen, kaçak altın, insan kaçakçılığı, uyuşturucu ve diğer yasadışı işler yapanların kesinlikle gözünün yaşına bakılmamalı. Hastanelerde 10 ayda bir çocuk dünyaya getirecek kadar sağlıklı olanlara da, getirdikleri mikroplar yüzünden sakat doğan bebekler için Türkiye Cumhuriyeti devletini mahkemeye verenlerde sınır dışı edilmeli.

Son seçimlerden önce siyasilerin dillerine doladığı ve toplumun büyük tepki gösterdiği Suriyelilerin bir an önce ülkelerine gönderilmeleri için destek, teşvikler kesilerek, tavizler sona erdirilerek uygulama ivedi başlatılmalı.

***

Şimdide, Ajans Press, ITS Medya, PRNet’in 4 araştırmasının sonuçlarını paylaşmak istiyorum.

Ülkelerin iş gücü istatistikleri belli olurken, Türkiye’nin 31,3 milyonluk iş gücüyle 20’nci sırada olduğu görüldü. İş gücü en yüksek olan ülkenin ise 806,7 milyon ile Çin’in olduğu kaydedildi.

CIA verilerinden ve medya yansımalarından derlenen bilgilere göre, Türkiye’deki işgücü 31,3 milyon olurken, dünya ülkeleri arasından 20’nci sıraya yerleştiği görüldü. Listenin başına da 1,3 milyar nüfuslu Çin yerleşirken, buradaki iş gücü oranlarının 806,7 milyon olduğu kaydedildi. İkinci sırada yer alan ülke ise 521,9 milyonluk iş gücü ile 1,2 milyar nüfusa sahip Hindistan oldu. Avrupa Birliği ülkelerinde ise işgücünün 238,9 milyon olduğu belirlendi. Araştırmada 233 ülke yer alırken, Pitcairn Adalarının 15 kişilik iş gücüyle listenin son sırasındaolduğu gözlendi. Türkiye İstatistik Kurumu’nun yayınladığı son istatistiklere göre de 80 milyon nüfusa sahip ülkemizin yüzde 45,4’ü istihdam, yüzde 52,9’u da iş gücüne katılım oranına sahip iken, işsizlik oranının yüzde 14,1 olduğu saptandı.

Bu konuda yazılı basına yansıyan haber adetleri de belli oldu. 2018 yılından bugüne işgücü ile alakalı 26 bin 602 haber yansıması tespit edilirken,  işsizliğin 75 bin 475 başlıkla ön planda olduğu görüldü.

***

Yapılan son araştırmaya göre Türkiye’de başlıca ölüm sebepleri belli olurken, dolaşım sistemi hastalıklarının en çok can alan nedenler arasında ilk sırada yer aldığı görüldü.

TÜİK verilerinden ve medya yansımalarına göre, Türkiye’de en ölümcül hastalık yüzde 38,4’lük bir oranla dolaşım sistemi hastalıkları olarak gözlemlendi. Raporda başlıca 6 ölüm sebebi ele alınırken, insanların canlarına kasteden diğer nedenler sırasıyla iyi ve kötü huylu tümörler (yüzde 19,7) solunum sistemi rahatsızlıkları (yüzde 12,5), sinir ve duyu organları rahatsızlıkları (yüzde 4,9), beslenme ve metabolizma rahatsızlıkları (yüzde 4,8) dış yaralanmalar ve zehirlenmeler (yüzde 4,4) olarak analiz edildi. Araştırmada oran olarak düşük olan ölümcül nedenler ise “diğer” başlığı altında 15,2 olarak verildi.

2018 yılından bugüne ölüm başlığı altında 145 bin 41 haber yansıması tespit edilirken,  kanser ve trafik kazaları sebebi ile hayatının kaybedenlerin daha çok medyanın gündeminde olduğu görüldü.

***

Dünyada en çok sigara tüketen ülkeler belli olurken, Türkiye’nin listenin dördüncü sırasında yer aldığı görüldü.

Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) verilerinden ve medya yansımalarına göre, Türkiye’nin sigara kullanımında dördüncü sıraya yerleştiği görüldü. Araştırma nüfusların 15 yaş üstü sigara kullanımlarını ele alırken, Türkiye’de sigara kullanımının erkek nüfusunun yüzde 40’ında, kadın nüfusunun ise yüzde 13’ünde olduğu kaydedildi. Böylelikle Türkiye’deki total sigara kullanımı yüzde 26 olarak tespit edildi. En fazla sigara tüketimiyle listenin ilk sırasına da yüzde 39 oran ile Endonezya yerleşti. Endonezya’dan sonra yüzde 30 ile Rusya gelirken, Yunanistan’ın da yüzde 27 oranla üçüncü sıraya yerleştiği saptandı. Buna karşın en az sigara tüketen ülke de yüzde 7 ile Brezilya olarak belirlendi.

Geçen yıl sigara kullanımıyla alakalı 75 bin 542 haber yansıması tespit edilirken,  2019 yılında bu rakamın 33 bin 89 olduğu görüldü.

***

2018’de sinema seyirci sayısında düşüş yaşanırken, tiyatro seyirci sayısının 2016-2017sezonun da olduğu gibi geçen sezonda yükselişte olduğu görüldü.

Yine TÜİK ve medya yansımalarına göre, geçen yıl sinema seyirci sayısında düşüş yaşanırken, tiyatro seyirci sayısının 2017 yılında olduğu gibi geçen yılda yükselişte olduğu görüldü. Böylelikle geçen yılki sinema seyirci sayısının bir önceki yıla göre yüzde 5,4 azalarak 64 milyon 772 bin 380 kişiye düştüğü görüldü. Tiyatroda ise yüzde 11,9 artan seyirci sayısının 7 milyon 841 bin 353 olduğu saptandı. Bununla birlikte tiyatro salonlarında oynanan eser sayısının da yüzde 4,8 artarak 9 bin 376 olduğu kaydedildi.

2017 yılında 151 bin 374 sinema ve tiyatro haberi yapılırken, bu rakamın 2018 yılında 150 bin 721 olduğu görüldü. 2019 yılında yazılı basına yansıyan haber adetleri içeriklerine göre analiz edildiğinde ise,  bu yıl başında yaşanan yapımcı-sinema salonu tartışmasının en çok konuşulan başlıklar arasında yer aldı.