Dış ticarette Türkiye ve Kayseri..Ekonomi-teknoloji haberleri (27.02.2021)

Dış Ticaret İstatistikleri, Ocak 2021
TÜİK Kayseri Bölge Müdürlüğünden alınan verilere göre Genel ticaret sistemi kapsamında üretilen geçici dış ticaret verilerine göre; Kayseri’ de; ihracat 2021 yılı Ocak ayında, 2020 yılının aynı ayına göre % 16,2 artarak 237 milyon 383 bin dolar, ithalat % 34,5 artarak 110 milyon 924 bin dolar olarak gerçekleşti. Bir önceki aya göre ise Kayseri’ de ihracat % 25,4 azalırken, ithalat %  3,7 azaldı.
Türkiye İstatistik Kurumu ile Ticaret Bakanlığı işbirliğiyle oluşturulan genel ticaret sistemi kapsamında üretilen geçici dış ticaret verilerine göre; ihracat 2021 yılı Ocak ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre %2,3 artarak 15 milyar 45 milyon dolar, ithalat %5,9 azalarak 18 milyar 79 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Ocak ayında en fazla ihracat yapılan ülke Almanya oldu
Ocak ayında ihracatta ilk sırayı Almanya aldı. Almanya’ya yapılan ihracat 1 milyar 455 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla; 933 milyon dolar ile ABD, 864 milyon dolar ile İtalya, 813 milyon dolar ile Birleşik Krallık, 738 milyon dolar ile Fransa takip etti. İlk 5 ülkeye yapılan ihracat, toplam ihracatın %31,9’unu oluşturdu.
İthalatta Çin ilk sırayı aldı. Ocak ayında Çin’den yapılan ithalat 2 milyar 200 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla; 1 milyar 829 milyon dolar ile Rusya, 1 milyar 511 milyon dolar ile Almanya, 809 milyon dolar ile Irak, 729 milyon dolar ile ABD izledi. İlk 5 ülkeden yapılan ithalat, toplam ithalatın %39,1’ini oluşturdu.
Mühendisler emekli olmaz projesi

Sanayide dijital dönüşüm ve verimlilik üzerine bilgiler paylaşan Kocaeli Sanayi Odası 23. Meslek Komitesi ve Sanayide Dijital Dönüşüm Komisyonu Üyeleri Tunç Atıl ve Mehmet Özdeşlik, ‘Mühendisler Emekli Olmaz’ projesinin ayrıntılarını Endüstri Radyo’da anlattı.

Kocaeli Sanayi Odası 23. Meslek Komitesi ve Sanayide Dijital Dönüşüm Komisyonu Üyeleri Tunç Atılve Mehmet Özdeşlik, ‘Mühendisler Emekli Olmaz Projesi’ üzerine Endüstri Radyo’da bilgiler verdi.

VERİMLİLİK HER ŞİRKET İÇİN GEREKLİ

Dijitalleşme ve verimlilik üzerine değerlendirme yaparak söze başlayan Tunç Atıl, sanayide verimli olmanın katma değeri daha yüksek işler yapmak anlamına geldiğini belirterek bunun her şirket için gerekli olduğuna vurgu yaptı.

Farklı ve verimli olabilmek için yaratıcı ve yenilikçi olmak gerekiyor diyen Atıl, “Artık bilgi çağındayız. O kadar hızlı teknolojik gelişmeler yaşıyoruz ve her şey o kadar çabuk değişiyor ki önümüzü görmekte zorlanıyoruz. Ancak Türkiye’de sanayiciler olarak bizler buna alışığız çünkü Türkiye’de yaşanan ekonomik belirsizlikler nedeniyle plan programa uyamıyorsunuz. Büyük bir hevesle girdiğimiz ve çok büyük umutlarla başladığımız bir yılın ortasında bambaşka değişkenlerle karşılaşabiliriz. Ancak bu da bize esneklik kazandırıyor.” dedi.

STRATEJİ BELİRLEMEK VE YALIN ÜRETİM

Sanayide dönüşümü ve verimliliği uygulama üzerine değerlendirme yapan Mehmet Özdeşlik ise, teknolojinin kullanımı ve müşteri trendlerinin bilinmesinin son derece önemli olduğuna vurgu yaptı.

Özdeşlik, “Baktığımız zaman inovasyon çağındayız. Pek çok değişken oluyor bunların bir kısmı sürükleyici bir kısmı da yıkıcı inovasyon dediğimiz şeyler. Alıştığımız düzen bambaşka bir düzeye çıkmış oluyor. İşletmeler de bu teknolojiye v dönüşüme bir şekilde adapte olmak durumunda. Bu artık bir zaruri durum haline geldi. Bunu yapmak için öncelikle strateji gerekiyor. Bunun dışında yalın üretim çok önemli. Bunlara ek olarak çevik olmak gerekiyor. Ürünü çok hızlı piyasaya çıkarıp, müşteri taleplerini daha önceden görüp hareket etmek ve verimli olmak önemli. Tüm bunların sonucu dijitalleşmeye çıkıyor.” dedi.

MÜHENDİSLER EMEKLİ OLMAZ PROJESİ

‘Mühendisler Emekli Olmaz’ projesi üzerine detayları paylaşan Tunç Atıl, “Makine imalatına nasıl katkı sağlarız konusu üzerine yoğunlaşıp, bilgiye ihtiyaç duyduğumuza karar verdik. Çünkü özellikle makine imalatçıları her sektöre farklı ürün üretiyorlar. Konunun uzmanı bir kişiyle çalıştığınızda sektöre özel bilgileri gözeterek üretimleri tamamladığınızda işiniz çok kolaylaşıyor. Öncelikle yurt dışında bu konu nasıl ele alınıyor, dernekler hangi faaliyetlerde bulunuyor gibi araştırmalarımız oldu. Daha sonra Türkiye’de bu işi uygulamak için Makine Mühendisleri Odası ile birlikte çalışmaya başladık. Bugün ise iki havuzumuz bulunuyor. 42 çok değerli uzmanımız var, diğerinde ise 22 tane talepte bulunan işletme var. Biz de bu iletişimi kurmaya çalışıyoruz.” ifadesini kullandı.

Mehmet Özdeşlik ise, bu projeyle meslek odaları ve çevrelerindeki duayen emekli mühendislere öneriler götürdüklerini belirterek internet siteleri üzerinden form doldurup başvuru yapılması halinde birebir görüşmeler yapıldığını ve faaliyete başlandığını sözlerine ekledi.

Egeli firmalar adını inovasyon liderleri arasına yazdırmaya hazırlanıyor

 2020 yılı Küresel İnovasyon Endeksi Raporu’na göre; Türkiye, 131 ülke arasında 51’inci sırada. Bu sıralamada Türkiye’yi daha da yukarıya taşıyacak, girişimciliğin en güzel örneklerinin sergilendiği İnovaLİG’de firmaların inovasyon karneleri çıkarılarak, yılın şampiyonları seçilecek.

Firmalar www.inovalig.com adresinden İnovaLİG 2020’ye ücretsiz olarak katılabiliyor. Son başvuru tarihi 31 Mart 2021.

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Birol Celep, “Dönemin Japonya Başbakanı Shinzo Abe’nin Toplum 5.0’ı anlatan reform manifestosunda (duyurusunda) söylediği gibi; “Bugün daha önce çözemediğimiz sorunlara çözüm bulabildiğimiz, insanlık tarihinin beşinci bölümünün açılışına tanık oluyoruz. Her şeyin birbirine bağlı olduğu ve tüm teknolojilerin bütünleştiği bu çağ Toplum 5.0 çağıdır.” İşte Toplum 5.0 yeni dünyanın ta kendisi. Toplum 5.0’ın merkezindeki sürdürülebilir kalkınmanın temel felsefesinde, kurumsal yönetim algısıyla hareketle; müşterilerimizi, paydaşlarımızı, tedarikçilerimizi, üreticilerimizi, iş ortaklarımızı, çalışanlarımızı memnun ederken, toplum ve çevrenin de refahını gözetmek var. Ancak bu şekilde dünyanın sürdürülebilirliğini sağlayabiliriz.” dedi.

Döngüsel ekonominin üzerine inşa edilen bir büyüme stratejisi 

AB’nin Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında yeni karbon vergisi düzenlemesine de değinen Birol Celep şöyle sözlerine şöyle devam etti:

“AB, Yeşil Mutabakat ile sürdürülebilir kalkınmayı; hammaddeden, üretime, tedarikçiden lojistiğe kadar her aşamada AB ile ticaret yapan herkesi ve dolayısıyla ülkemizi de doğrudan etkileyecek bir stratejiye çevirdi. 2020 dünya için bir dönüm noktası ve bütün dengelerin değiştiği bir kırılma anıydı. Çoğu insan pandemi döneminde salt karlılığı düşünerek hayatta kalmaya ya da bu durumdan kurtulmaya odaklandı. Bizim bakış açımız her zamanki gibi farklıydı. 2020, inovasyonu/yeniliği/değişimi kurum kültürü haline getirmiş, dönüştürücü liderlikte öncü olan bizler için her alanda yeni fikirlere kapılarını açtı ve kreatif bir kırılma oldu. Gerçek inovasyon budur, bakış açısıdır, farklı düşünmek ve denemektir, geleceği okumaktır, gelecekten bugüne konuşmaktır, manifestodur (duyurudur).”

Katma değer “sosyal fayda” ile yaratılır

Katma değerli ürün üretmenin, üretilenin üstüne inovasyon eklenerek mümkün olacağını ve inovasyonun ekonomik değer yaratmaktan öte bir kavram olduğunu anlatan Celep, “sosyal fayda” vurgusu yapıyor.

“İnovasyon çevreden insan haklarına kadar dünyanın farklı yerlerinde yaşanan sorunlara kafa yorarak, yenilikçi fikirleri hayata geçirmekten, hızlı ve kolektif adımlar atmaktan geçiyor. Egeli ihracatçılar olarak dijitalleşme ve sürdürülebilirlik hamlelerimizle, yenilikler yaratma potansiyeli olan fikirler etrafında dönen, gurur duyabileceğimiz bir ekosistem inşa ediyoruz. İnovaLİG’e 2017’de Ege Bölgesi’nden 100 firma, 2018’de 124 firmamız başvururken, 2019 yılında bu sayı 162’ye yükseldi. Hedefimiz bu sayının 200’ü aşması. Her adımımızın ileriye dönük bir açılım olması lazım. Firmalarımızı güncel bir vizyon ve stratejiyle aksiyona geçmeye, sosyal fayda çerçevesinde hizmetler üretmeye davet ediyorum.”

Yarışma detayları

2019 yılında İnovaLİG’e 61 ilden toplam 1.236 firma www.inovalig.com web sitesi üzerinden başvurdu.

Ödüller her yıl inovasyonun 5 ana kategorisinde (İnovasyon Stratejisi, İnovasyon Organizasyonu ve Kültürü, İnovasyon Döngüsü, İnovasyon Kaynakları, İnovasyon Sonuçları) dağıtılıyor.

İnovasyon değerlendirmesini tamamlayan her firmaya kapsamlı inovasyon değerlendirme ve kıyas analizi raporu ücretsiz olarak sunuluyor.

Şampiyon olan firmalar, her yıl Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımı ile düzenlenen Türkiye İnovasyon Haftasında ödüllerini alırken, tüm ulusal mecralarda programın ve başarılı firmaların tanıtımı yapılıyor.

Fabrikalar Neden Robotik Etiketlemeyi Tercih Etmeli?

Endüstri 4.0’ın bir sonucu olarak otonom ve robot sistemleri gün geçtikçe yaygınlaşmakta. Bunun sonucu olarak otomotivden beyaz eşyaya, gıdadan kişisel bakım ürünlerine birçok sektör neden robotlu etiketleme sistemlerini tercih etmeli?

Robotlu etiketlemenin sağladığı avantajların başında hiç kuşkusuz hızlı ve kesintisiz üretime imkan tanıması geliyor. Robotik etiketlemenin yürüyen bant üzerinde ürünün yavaşlamasına gerek kalmadan yüksek hızlarda etiketlerin taşınarak, etiketlemeye imkan tanıması verimliliği artıran unsurlar arasında yer alıyor.

Fabrikaların robotik etiketlemede karşısına çıkan bir diğer avantaj ise kalite standardı. Etiketleme sisteminin otomatize hale getirilmesi ve ucuna entegre edilen vakum padleriyle ürün üzerinde her seferinde tam istenen noktalara etiketleme işleminin yapılmasıyla olası riskler ortadan kaldırılıyor.

ROBOTİK ETİKETLEME SARF MALZEME TASARRUFU SUNMASIYLA FABRİKALARIN DOSTU

Sektörün özelinde ihtiyaca uygun etiketleme otomasyonlarının sunulması ürünler üzerinde farklı yüzeylerin farklı noktalarına etiketleme yapılabilmesini sağlıyor. Öte yandan robotik etiketleme sarf malzeme tasarrufu sunmasıyla da fabrikaların dostu. Ribon tasarruflu yaz-yapıştır modülüyle sarf malzeme tasarrufu sağlanarak giderleri azaltmak mümkün oluyor.

Etiketleme projeleri ile uzmanlığını kanıtlamış Almanya merkezli NOVEXX SOLUTIONS müşterilerinin ihtiyacına özel geliştirdiği etiketleme projeleriyle hem nihai kullanıcılara yönelik ürün ve çözümler sunmakta hem de entegratör firmalara aplikatör parçaları ile destek vermektedir.

Hızlı ve benzersiz Ribon tasarruflu Yaz-Yapıştır modülü ve hızlı entegrasyon sağlayan gelişmiş I/O özellikli farklı yazıcı emülasyonu gibi özellikleriyle öne çıkan sistem kurulumları NOVEXX SOLUTIONS tecrübesi ile 10 gün gibi bir sürede projelendirilip, demo kurulumları ve eğitimleri verilerek, sistem çalışır vaziyette üretim hattına sunulmaktadır.

Tufan Alatan, Mayen CDO’su oldu
Türkiye’nin dört bir yanına yayılmış 4 bini aşkın çalışanıyla, dünyanın en saygın markaları için çağrı merkezleri ve teknoloji temelli BPO hizmetleri sağlayan Mayen, birbirinden deneyimli isimleri ekibine katarak güçlenmeye devam ediyor.   Sektörde 35 yıllık bir tecrübeye sahip olan ve pek çok başarılı projeye imza atan Tufan Alatan, Mayen’de CDO olarak göreve başladı.
Dört yıldır üst üste hizmet ihracatı şampiyonu olan ve güçlenerek büyümesini sürdüren Mayen, kadrosunu da alanında uzman isimlerle genişletmeye devam ediyor. Son altı yılda sektörün büyüme hızından iki kat hızlı büyüyerek sektöründe fark yaratan Mayen’in yeni CDO’su Tufan Alatan oldu. Alatan, Mayen’de Bilgi Teknolojileri, AR-GE, Ürün Geliştirme, RPA, İş Zekası, Veri Ambarı, Veri Analitiği ve Proje Yönetimi fonksiyonlarının tümüne liderlik edecek ve ayrıca şirketin İcra Kurulu Üyesi olarak görev alacaktır.
Tufan Alatan kimdir?
Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nden 1986 yılında mezun olan Tufan Alatan, iş hayatına IBM’de başladı. IBM’de geçirdiği dokuz yılın ardından kariyerine Garanti Bankası’nın bünyesinde bulunan Garanti Teknoloji şirketinde Proje Müdürü olarak devam eden Alatan, Garanti Bankası’nın orta ölçekli bir bankadan büyük ölçekli bir markaya dönüşme yolculuğu sırasında aktif rol aldı ve pek çok projeyi hayata geçirdi. Garanti Teknoloji’de 15 yıl genel müdür yardımcısı olarak görev yapan Alatan, sonrasında Doğuş Grubu’na geçerek dört yıl boyunca Doğuş Teknoloji Genel Müdürü olarak çalıştı. Son olarak Ulusal Faktoring’de sanal servis modelinin dijital transformasyonundan sorumlu CIO olarak görev yapan Alatan; BDDK, KVKK ve TBB gibi devletin düzenleyici kurumlarına karşı BT denetimlerinde de sorumlu kişi olarak görevlerini sürdürdü.

TOYOTA GAZOO Racing Karlı ve Buzlu Finlandiya Arctic Rallisi’nde Başarıya Odaklandı

2021 sezonuna Monte Carlo Rallisi’ndeki kusursuza yakın performansla başlayan TOYOTA GAZOO Racing Dünya Ralli Takımı, 26-28 Şubat tarihlerindeki Finlandiya Arctic Rallisi’nde bir başka başarılı sonuç elde etmeyi hedefliyor.

İlk kez FIA Dünya Ralli Şampiyonası takvimine giren Finlandiya Arctic Rallisi, iptal edilen İsveç Rallisi’nin yerini aldı ve sezonun tamamen kış koşullarına sahip tek yarışı olacak. Pilotlar ralli merkezinin yer aldığı Finlandiya merkezinden kuzeye doğru olan etaplarda mücadele edecekler. Son dört sezonda İsveç’te üç galibiyet alan Toyota, Yaris WRC’nin bu başarısını Finlandiya’da da sürdürmek istiyor.

Sezonun ikinci yarışına gelinirken, Monte Carlo’da sekizinci zaferini elde eden Sebastien Ogier, takım arkadaşı Elfyn Evans’ın önünde şampiyonaya liderlik ediyor. Dördüncü sırada yer alan Kalle Rovanperä ise kendi ülkesindeki yarışta bir başka iyi sonuca imza atmaya hazırlanıyor.

Her yıl Ocak ayında bu bölgede düzenlenen Arctic Lapland Rallisi’nden doğan etkinlikte, merkez Rovaniemi olacak ve bazı etaplar Kuzey Kutup Dairesi içinde gerçekleşecek. Pilotlar ralli etapları boyunca donmuş yollar ve yol kenarındaki yüksek kar birikintileriyle karşılaşılacaklar ve virajlara daha fazla hız taşımak adına bu kar yığınlarını kullanarak yol alacaklar. Özel çivili lastikler buzlu yüzeyde tutunmak için kullanılacak ve pilotların sezonun en yüksek hızlarından bazılarını elde etmelerine yardımcı olacak.

251,08 kilometrelik toplam 10 etaplı ralli Cuma sabahı başlayacak.  Cumartesi rallinin en uzun günü olurken Pazar günü ise Aittajärvi’den iki geçiş ve Güç Etabı gerçekleştirilecek.

Takım kaptanı Jari-Matti Latvala ralli öncesi değerlendirmeler yaparak, “Monte-Carlo’da sezona özel bir başlangıç yaptık ve takımın birlikte ne kadar iyi çalıştığını görmekten dolayı gerçekten mutluyum. Şimdi Finlandiya Arctic Rallisi’ni heyecanla bekliyoruz. Tamamen karla kaplı etaplar, güneş ışığıyla birlikte harika görüntüler ortaya koyacak. Uzun ve hızlı virajlarda kendinize güvenmezseniz çok zaman kaybedersiniz. Bu yüzden aracın dengesi çok önemli. Bizim için normalden daha fazla baskı var çünkü burası kendi evimizdeki bir yarış ve Yaris WRC, Finlandiya’da bu tür şartlarda geliştirildi. Bunun üstesinden geleceğimizden eminiz” diye konuştu.