Cinsel suçlar ve politika…(Köşe yazısı 22.10.2016 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ

GAZETECİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ

davutgulec@hotmail.com

Teknoloji belli bir rahatlığı beraberinde getirdi.

Bu çalışmak, üretmek yerine ‘hazır ve kolaycı’ geçinmeyi artırdı.

Böyle olunca insanlarda kolay yoldan hızlı para kazanma derdine düştü.

Her türlü kaçakçılık, insan hayatı ve sağlığı ile oynama bunun başında gelenler.

Hemen ardından cinselliğini kullanarak ‘bacasız sulu banka’ ayrı bir sektör.

Tabi eskiden insanlar ‘çapkınlık’ yapmaktan korkar ve çekinirdi. Şimdi neredeyse aleni oldu.

Türkiye’de yabancı nüfus, sığınmacı, misafir, turist gibi isimlerle gelen insanlar, Türk aile hayatını olumsuz yönde etkilemeye devam ediyor.

Gençler arasında ‘suç, fuhuş, uyuşturucu, cinsel hastalık’ta tırmanıyor.

Çocuk gelinler, zorla ve tecavüzcüleri ile evlendirilenler, dedesi yaşındakine ‘kadın’ edilenler, daha oyun çağında iken kucağındaki çocuklarına bakanların durumu içler acısı.

‘Özenti ve hava atma’ kültürü ise gençlere kötü örnek oluyor.

Halen cinsel hastalıkların bile doğru dürüst açıklanmadığı, kontrol altında tutulamadığı ülkemizde ‘Aman gizle, aman kimse duymasın’ edebiyatı, ‘görmedim, duymadım, bilmiyorum’ gibi üç maymunu oynamaları, her suçta ve operasyonda ‘namazlı-niyazlı-abdestli’ gibi yalanlar bıktırdı.

Güya Kayseri’de genelev yıkıldı fuhuş bitti.

Oysa toplumu böyle avutan siyasetçiler yüzünden, fuhuş yapanlar, yaptıranlar, kendilerine sürekli sermaye yaratanlar lüks semtlerde bu işin kaymağını yiyor, Kapadokya, Mersin, Antalya, İstanbul, Ankara, Konya, Adana gibi illeri aşındırıyor.

Zaten karşı cinsle fuhuşta ‘çok çeşitli fuhuşa’ döndü.

Cadde, sokak, bulvarlarda otostop yapanlar, kartvizit dağıtanlar, sosyal paylaşımlarda açık ve ilani şekilde bu işi yaşayan, teşvik edenlerde ‘ahlaksızlığı’ körüklüyor.

Kayseri anlatılan yalanlara bakılırsa ‘Dindar, milliyetçi, muhafazakar, mutaassıp’ bir şehir.

Ama Ceza mahkemelerindeki cinsel suçlara bakarsanız  tam tersi ‘bataklık.’

Birleşmiş Milletler’in AIDS ile mücadele kuruluşu UNAIDS yeni yayımlanan küresel raporu bile korkunç.

Rapora göre, son yıllarda AIDS ile mücadelede özellikle de anneden bebeğe HIV virüsü geçişinin durdurulmasında önemli aşama kaydedilmesine rağmen, HIV vakalarında düşüşün durduğuna dikkat çekildi.

Rapora göre, son beş yılda her sene yaklaşık 1,9 milyon kişi HIV virüsüne yakalandı ve Türkiye’de de AIDS hastası sayısında artış gözlemlendi.

Geçen yıl Orta Avrupa ve Kuzey Amerika’da yaklaşık 91 bin kişi HIV virüsüne yakalandığı belirtilen raporda, HIV vakalarının yarısından fazlasının ABD’de, dörtte birinden fazlasının ise Fransa, Almanya, İtalya, İspanya, Türkiye, İngiltere ve Kuzey İrlanda’da görüldüğü ifade edildi.

Doğu Avrupa ve Orta Asya’da 2010-2015 yılları arasında HIV vakalarında yüzde 57 artış yaşandığı kaydedilen raporda, bu iki bölgede her 10 vakadan 9’unun Rusya ve Ukrayna’da görüldüğü, HIV vakaların yaklaşık yarısına ise madde bağımlıları arasında ortak uyuşturucu iğne kullanımının neden olduğu belirtildi.

Raporda, HIV vakalarında daha önce düzenli bir düşüşün gözlemlendiği Karayipler’de son beş yılda yüzde 9, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da ise yüzde 4 artış yaşandığı ifade edildi.

UNAIDS Genel Direktörü Michel Sidibe ise rapora ilişkin yaptığı açıklamada, HIV virüsünün yeniden yayılmaya başlaması durumunda salgını kontrol etmenin imkansız olacağı uyarısında bulundu.

Rapora göre, HIV virüsü baş gösterdiğinden bu yana yaklaşık 78 milyon milyon kişi AIDS’ye yakalanırken, 35 milyon kişi bu hastalık nedeniyle hayatını kaybetti.

Dünya genelinde ise yaklaşık 36,7 milyon kişi HIV virüsü taşıyor. Her yıl yaklaşık 2 milyon kişi HIV virüsü kapıyor, 17 milyon kişi AIDS tedavisi görüyor, 1,1 milyon kişiyse AIDS nedeniyle hayatını kaybediyor.

Tüm Dünyanın  özellikle ‘hızlı, kolay, hazır para kazanma’ ile cinsel suçlardaki patlamalardan başı belada. Yine de önlem ve kontrol altına almaya çalışıyor.

Siz hiç Kayseri’de cinsel hastalıklar, görülme sıklığı, yaşı, cinsiyeti, nedeni,  nasıl bulaştığı, gurbetçiler ve yabancıların neden olma, eş ve çocuklarına bulaştırma, yıllara göre tedavi görenler, bölgelere göre dağılım, fuhuş ve uyuşturucu kaynaklı yaygınlaşma üzerine rakamsal açıklama yapılmasını hiç duydunuz mu?

Ben gazeteci olarak son 20 yıldır istesem de duyamıyorum.  İstesem de bu konuda sağlıklı bir bilgiye bile ulaşamıyorum. TUİK ise bu konuda ister istemez doğru bilgileri zamanında açıklayamıyor.

Biz ise olmadık yalanlarla, toplumdan gizleyerek, yılda bir kez ‘adetten’ açıklama yaparak, hem ülkeye zarar vermeye hem sağlıksız nesilleri özendirmeye devam ediyoruz.

Ne diyeyim, bunun adı da ‘politika.’

Bu politika ile suç yaşı, fuhuş, uyuşturucu yaşı küçüldü, ‘hazır ve kolay para kazanma’ hızla artarak yaygınlaşmaya devam ediyor.

Bu ülkenin, gençlerin, ailelerin hayatı ile oynayanların sonlarını merak ediyorum.