Davut Güleç Arşiv Sayfası O Bir Dünya Markası, Kayseri Modeli
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztunç, Kayseri Milletvekili Çetin Arık, Kırşehir Milletvekili Metin İlhan, Yozgat Milletvekili Ali Keven ve Kayseri İl Başkanı Ümit Özer ile Kayseri’de kooperatif mağdurlarının sorunlarına dikkat çekerken ‘Kayseri kooperatif mezarlığı olmuş. Temel atılırken olanlar şimdi nerede?’ diye sordu ve kendilerine randevu vermeyen Vali Şehmus Günaydın’a tepkigösterdi.
CHP Kayseri il binasında yapılan basın toplantısının açılışında konuşan il başkanı Ümit Özer, şehirdeki 8 ayrı kooperatifin mağdurları ile bir araya geldiklerini, yaşadıkları sıkıntıları kısaca dile getirirken ‘Vatandaşın yoksulluğunu, çaresizliğini ranta çeviren her türlü düzenin, her türlü organize kötülüğün karşısındayız ve her zaman karşısında olacağız. Hep birlikte bu adaletsizliklere dur diyeceğiz… Biz, ballı işlerle, ballı maaşlarla, şatafat içinde olanlardan, sırça köşklerden, saraylardan halka bakanlardan, halkın gerçeklerinden uzak yaşayanlardan, yoksulun sırtından doyanlardan değiliz. Halk nerede, biz oradayız… Gn. Bşk. Yardımcımız Ali Öztunç ,Milletvekillerimiz; Çetin Arık , Ali Keven CHP Yozgat Milletvekili , Metin İlhan ile birlikte “kooperatif” mağduru vatandaşlarımızı dinledik, ardından yaşanan sıkıntıları gündeme getirdik. Milletin sesi olmaya devam. Umutsuzluk yok. Geliyor gelmekte olan’ dedi.
CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık’ta ‘Nerede ‘mağdurum, haksızlığa uğradım, ben dara düştüm’ diyen her vatandaşın yanında olduklarını belirtti “Bugün kooperatif mağdurlarıyla görüştük. Orada şehit anası var, kanser hastası var, engelli çocuk ve onların ailesi var. Engelli kardeşim bizi görünce korktu, babası ‘Polis zannediyor’ diyor. Dar gelirli vatandaşlarımız kara kışta sokağa atılmış. Vatandaş, ‘Bu kooperatif kurulurken o dönemin belediye başkanı geldi söz verdi, kurdeleyi beraber kestik, ama şimdi yanımızda hiçbiri yok, yanımızda siz varsınız’ diyor. Şunu gördük ki adaletin bittiği yerde zulüm başlamış. Biz, bu mağduriyeti çarşamba günü araştırma önergesi verip dile getireceğiz. Sayın Vali’yi iki kez aradım. ‘Müsaitseniz sizi ziyaret etmek isteriz, konunun özü budur’ dedim. Sayın Vali, ‘Bu konu adalete intikal etmiş, ben de ailelerle görüştüm, adalet ne karar verirse’ dedi. Ama daha adalet sonuçlanmadan bu aileler sokağa atılmış” diyerek kooperatif mağdurlarının durumunu özetledi.
CHP Genel başkan yardımcısı Ali Öztunç’ta Kayseri’de gerçekleştirilen Belediye başkanları çalıştayı sırasında Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşen bir grup Kayserili mağdur vatandaşın, kooperatiflerle ilgili yaşadıkları sıkıntıları dile getirdiğini, bunun üzerine Kılıçdaroğlu’nun kendilerine görüşmek için talimat verdikleri için Kayseri’ye geldiklerini, mağduriyetin yaşandığı bölgeye ziyaret ettiklerini açıkladı, şunları söyledi.
“Ekonomik kriz var, dolar aldı başını gitti, millet evine ekmek götüremiyor, her gün zam geliyor. Yurttaş, bir ekonomik buhranla mücadele ediyor ama tüm bunlar yaşanırken bir yandan da evinde huzurla yaşamak istiyor. Bir kooperatife üye oluyorsunuz, ‘Çoluk çocuğumla huzur içinde yaşayayım’ diyorsunuz, kredi çekip borçlanıyorsunuz ve bir kooperatife üye oluyorsunuz. Asgari ücretlisiniz, ama her ay ekmeğinizden kısıyorsunuz ve kooperatife para yatırıyorsunuz. Eve yerleşiyorsunuz, bir gün biri gelip, ‘Çıkın evden’ diyor. Niye? ‘Şu oldu, şu açık var, şuna imza attınız, maliyet yükseldiği için bu evi bu fiyata veremeyeceğiz.’ Birtakım alengirli işler, Ali Cengiz oyunlarıyla ‘Evden çık’ diyorlar. Kış günü, kriz bir taraftan, soğuk bir taraftan, insanları niye evinden çıkarıyorsunuz? Şehidin kayın validesini evden çıkarıyorlar, engelli çocuğu olanı evden çıkarıyorlar, kanser hastası kadıncağızı evden çıkarıyorlar. Çıkmazsa ‘Polis zoruyla çıkartırız’ diyorlar. Şu ana kadar dört evi polis zoruyla çıkarmışlar. Hangi vicdan, hangi kitapta yazıyor bu? Bu ne insanlığa sığar ne siyasete sığar ne Müslümanlığa sığar. Hiçbir şeye sığmaz bu. Kış günü insanlar evinden edilir mi? Üstelik konu mahkemede, yargıda. Yargı süreci bir işlesin, belki adamlar haklı çıkacaklar. Hayır. Adamını bulan gemisini yürütüyor ve bu insanlar evlerinden çıkarılıyor. Tamamına yakını da AK Parti’ye oy vermiş kitle. Bu kooperatifin temeli atılırken Memduh Büyükkılıç orada. Sayın Büyükkılıç, temel atılırken oradaydın, şimdi niye orada değilsin? AK Parti milletvekilleri neredesiniz? Kurdele keserken var, vatandaş mağdurken kayıp. Klasik AK Parti. AK Partililerin tamamına yakını böyledir.
Biz, CHP olarak, Genel Başkanımızın verdiği talimatla bu yurttaşlarımızın bu sorunun çözülmesi için gerekeni yapacağız. Bir tek bu kooperatif de değil. İl Başkanımız ve milletvekilimizin tespitine göre sekiz ayrı kooperatifte aynı sorunlar yaşanıyor. Kayseri, kooperatif mağdurlarının başkenti haline getirilmiş. Kayseri Valisi’nden, seçilmiş milletvekili olarak randevu talep ettik, randevu vermedi. Sayın Vali, sen bu şehrin valisiysen bu şehirde yaşayan herkesin sorunuyla ilgilenmek zorundasın. AK Parti il başkanlığı yapacağına devletin valiliğini yap ve Kayserililerin sorunlarıyla ilgilen. Çarşamba günü TBMM’de bu konuyu konuşacağız. Araştırma önergesi Genel Kurul’a gidecek. Sayın Vali’nin ve Kayseri milletvekillerinin açıklamalarını bekliyoruz. Bu işe bir çözüm bulsunlar. Çağrımızı bir kez daha yapıyoruz. Kayseri’deki kooperatif mağdurlarının sorunlarını çözün. Çözemiyorsanız o koltuklardan kalkın.”
Ali Öztunç, döviz ve altın fiyatlarındaki artışlardan sonra özellikle Türkiye’de Arapların ve Suriyeli yabancıların sosyal medya üzerinden Türk parasının alım gücüne yönelik aşağılayıcı görüntülerin sorulmasını şu tepkiyi verdi.
“Bizim onurumuz, şerefimiz; bayrağımızdır, İstiklal Marşı’mızdır, paramızdır. Kim bizim paramızla, bayrağımızla, İstiklal Marşı’mızla, kutsal kitabımızla dalga geçerse o büyük bir hata yapıyor demektir. Buna da devletin müdahale etmesi gerekir. Suriyelilere biz ev sahipliği yaptık ama ev sahibiyiz diye, siz de savaş mağdurusunuz diye gelip bizim evimizdeki düzeni bozmaya hakkınız yok, bize hakaret etmeye hakkınız yok. Sen benim parama hakaret ederek bana hakaret ediyorsun, Türk milletine hakaret ediyorsun. Bu hale getirenler utansın. Türk lirasını dolar karşısında, euro karşısında, Bulgaristan levası karşısında eritenler utansın. Dün akşam yine konuştu; TÜSİAD’a, oraya, buraya laf ediyor. İş adamı seni uyarıyor, uyarmasın mı, bu kadar mı tahammülsüzsün? Bakara Suresi’nin arkasına saklanıyor. Bakara Suresi’nin neresinde ‘Sen saraylarda otur, millet ev bulamasın’ yazıyor. Hiçbir yerinde yazmıyor, işlerine geldiği gibi yorumluyorlar. İnşallah bugünler de geçecek. Hülya Avşar’ın dediği gibi geçmeyecek ama. ‘Gerekirse simit yeriz’ diyor. Ye simidi görelim, sen havyar yiyorsun Hülya Hanım. Senin keyfin yerinde sayın Hülya Avşar. Türkiye’yi getirdikleri hal budur.”