Cemiyet seçimi…(Köşe yazısı 14.05.2018 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ

GAZETECİ

davutgulec@hotmail.com

Kayseri Gazeteciler Cemiyeti Olağan Genel kurulu tamamlandı.

Her zaman dediğim gibi kazanan Kayseri Gazeteciler Cemiyeti, üyeleri ve çalışan gazeteciler olsun.

Yeni seçilen yönetim, denetim, disiplin, TGF delegeleri ve onur kurulu üyelerini de kutlarım.

Sözün başında şunu hatırlatmakta yarar görüyorum.

Bir seçim geldi geçti. Kırmadan, dökmeden, medeni ölçülerde eleştiri hakkımızı, sosyal medyada kullanarak geride bıraktık. Bundan sonra seçilenleri hazmederek, geçmişte olduğu gibi her zaman ‘O Cemiyet hepimizin’ anlayışı ile doğru bulduğum faaliyet, etkinliklerde, sağlığım el verdiği sürece yanlarında olacağım.

Geçmişte de bunun örneklerini oy vermediğim bazı yönetimlerin yanlarında olarak gösterdim.

Ancak burada bir iki konuyu gündeme getirmek istiyorum.

Sosyal medyadan ‘Tek oyda çıksa hodri meydan bende Kayseri Gazeteciler Cemiyeti’ne adayım’ diyerek çıktığım yolda son iki güne kadar bu tavrımı, yine sosyal medya mesajları ile gezmeden, tozmadan, kimseye yalvarmadan, tehdit etmeden devam ettirdim.

Kalpten pıhtı atması sonucu 3,5 aydır, sağ bacak eklem yerindeki ödem nedeniyle birden yürüyemez hale gelince hiperbarik (Oksijen-basınç) tedavisi ile yavaş yavaş kısa mesafelerde yürümeye başladım. Halen de tedavim devam ediyor. Bir yıl yaklaşık sürecek gibi. Buna da şükür.

Olağan genel kurula iki gün kala gençler adına liste yapan ve nabız yoklaması ile yola çıkan diğer aday Olcay Düzgün ile bir araya geldik.

‘Abi gençlerin önünde engel olma. Güçlerimizi birleştirelim’ deyince bende her zaman savunduğum ‘Duayenlerin-ustaların, gençlerin-çırakların önünü açmalı’ düşüncemi belirterek ‘Listenizde yer alayım, almayayım önemli değil. Size tam destek veriyorum ve sizin yanınızdayım’ diyerek güçlerimizi son dakikaya kadar açıklamadan birleştirdik.

Olcay Düzgün’de benim gibi herkesi fazla gezmeden, tozmadan, teknolojik imkanlarla görüşmeler yaparak, gençlerle bir araya gelerek yola çıkmış.

Oysa Veli Altınkaya uzun zamandır ekibi ile kapı kapı dolaşarak adeta ‘Bana oy verin’ diyerek yatırım yaptı. Ekibindeki çatlak seslerle kulislere girdi. Aslında Veli’nin yaptığı gibi yola çıkmak gerekiyordu. Ama benim sağlığım, Olcay’ın da ‘çırak olması’ nedeniyle bulduğu zamanı fırsata çevirerek çıktığı yolun sonunda ipi kucaklayan Veli Altınkaya’nın listesi oldu.

Peki, üç adaylı seçime giderken neler oldu.

Listeye baktığınız zaman ‘pazarlıklar’ son dakikaya kadar devam etmiş.

Karşılarında Davut Güleç ve gençler olunca, duayenler-patronlar-işverenler Kayseri Gazeteciler Cemiyeti delegesi olanlara baskı, tehdit yoluna başvurmuş.

Benim Kayseri Gazeteciler Cemiyeti seçimleri ve bu tür istenmedik olayların yaşanmaması, delegelerin zorda kalmaması için ‘çarşaf liste.’ Herkes, yönetim, denetim, disiplin, onur kurulları ve TGF delegeliği için isim yazdırır,  en çok alanlar nereye adını yazdırdıysa oradan kurullar, yedekler oluşur. Bu tip basit ayak oyunları da ortadan kalkar.

Son Kayseri Gazeteciler Cemiyeti olağan genel kurulunda, adımı önce yazdırmadığım için söz vermeyen Divan başkanı Oktay Ensari, adayların konuşmasına 10 dakika süre verdi. Olcay Düzgün bu süreyi kısa tuttu, net mesajlar verdi. Veli tam 25 dakika konuştu.

İlginç olan Olağan genel kurullarında, gündem maddeleri okunur, oylanır daha sonra divan uygular. Böyle oldu, oylandı, kabul edildi.

Ama iş dilek ve temennilere gelince, oy kullanma başlatan Divan’a itiraz edince ‘İsteyen çıksın konuşsun’ diyerek bu seçimin nasıl sulandırıldığı ortaya kondu. Yani konuşmak için dilek ve temennileri bekleyenlere söz hakkı verilmedi ‘yeni bir model’ yaratıldı. Aslında itiraz etsen seçim iptal bile edilir ama değmez.

Kayseri Gazeteciler Cemiyeti’nin, gazeteci kökenli-değil 204 üyesi yani delegesi var.

Genel kurula, daha öncesinde beni aradıkları ya da konuştuğum için tam 54 üye protesto ederek bahane uydurarak katılmadı. Katılanların 46’sı Olcay Düzgün’e verdi. 3 oy geçersiz sayıldı. 101 Veli Altınkaya aldı.

Şimdi düşünün, duayenler, patronlar, abilerden oluşan kişilerin alacağı oy sayısı, tüm baskılara, tehditlere rağmen bu kadar yani 101 olarak tahmin ediyordum.

Peki, Olcay Düzgün’ün yani bizim listenin aldığı 46 oy, 3 geçersiz, 54 protesto eden gelseydi ne olurdu sizce? Veli’nin sık kullandığı ‘Bardağın dolu tarafından bakın, hep boş tarafından bakmayın’ diye. Sizde öyle bakın.

Başa baş olurdu olmazdı. Çıkan sonuç bile, duayenlere, patronlara, abilere ‘uyarı.’

Aslında kazanan bu sonuçla çıraklar, kalfalar oldu. En azından sesleri yükseldi, güçlendi. Eğer söz veren diğer çırak-kalfalarda yamuk yapmasaydı, belki de ileri de ‘Elim kırılsaydı da’ diye söylemeyecekti.

Sözün başında dediğim gibi, artık seçim bitti, şimdi kenetlenme, Kayseri Gazeteciler Cemiyeti’ni daha da güçlendirme, ileri götürme zamanı.

Hepimize hayırlı uğurlu olsun.