Beraber ama..(Köşe yazısı 03.09.2018 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ

GAZETECİ

davutgulec@hotmail.com

Son yıllarda ‘beraber yürüdük bu yollarda’ diyen çoğaldı.

Evet yanlış yazmadım.

Diyen çoğaldı.

Gerçekte yürüyen kaldı mı onu bilmem.

Hele bizim meslekte, o kadar beraber yürüyen var ki.

Siyasette olduğu gibi arkanı dönme yeter.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemine kadar ‘kader arkadaşı’ olanlara bir bakın.

Bir de şimdi birbirlerine söylediklerine, söylenenlere.

24 Haziran seçiminden önceki sözlere, alkışla tempo tutanlara ve şimdi hakaret edenlere.

Bolluk derken neredeyse fiyatlardan kıtlık dönemine girildi.

Dolar, Euro, altın, akaryakıt, elektrik, doğalgaz fiyatları aldı başına gidiyor.

Okulların açılmasına da sayılı günler kaldı.

Birde havalar artık yavaş yavaş soğuyor.

Yani, tatildi, kurbandı derken hayatın gerçeği ile yüzleşme geri geldi.

Ekmek fiyatlarının artacağının söylenmesi ve zam talebi milleti zıplattı, iktidara geri adım attırdı.

Ama onun dışında geri atılan bir şey yok.

Bedelli çıkmayacaktı çıktı.

Yeniden yapılandırma olmayacaktı oldu, birde süre uzadı.

İthal kurban gelmeyecekti geldi, ithal edilmeyen bir şey kalmadı. Getirilen kurbanlar yüzünden şarbonlu et tartışmaları, zehirlenmeleri aldı başını gidiyor.

Herkesin yakındığı Suriyelilerin ülkelerine dönme beklentileri artarken, yeni grupla Afganlar park, bahçeleri doldurmaya, ‘bunlar gelsin’ diye adeta yarışanlar çoğaldı.

Kayseri sanayi üretimi bırakıp, ihracatını yüzde 10, ithalatını yüzde 132’ye kadar çıkardı.

Seçim sonrası ilk karışan İYİ parti sonrasında CHP oldu. İkisi de dengeyi sağladı ama hizipler durmuyor. İl ve ilçe teşkilatlarında revizyonlar, AK Parti’den sonrada devam edecek.

Siyasiler halkın içine çıkmaya korkar oldu. Gerçeğe bakarsanız zaten içlerinde hiç olmadı. Onlar gündemi açıklamalar ve lüks araçlar, devlet imkanları ile korumalı yaşıyor.

Pazardaki fiyatlardan haberleri yok. ‘Önlem alınacak, bunu yapanların yanına kar kalmayacak, hesap sorulacak’ açıklamaları ile idare ediliyor.

Millet açlıktan kırılıyor, ama olsun yeni saraylarda yolda.

İşsizlik artmış, millet karnını doyuramıyormuş, semt pazarlarında tezgah arkasına atılanlara ilgi artmış, satılmayan kuru ekmekleri ucuz almak için yarışanlar çoğalmış hiç önemli değil.

Yerel seçimlerin bile, 24 Haziran’da yapılan seçimdeki ilk’leri gibi olacağı iddiaları var.

Bugünlerde, takım elbiseli ‘belediye başkan adayları’ çoğaldı.

Hatıra fotoğrafı çektirip paylaşanların şansı olmasa da ‘Güçlüyüm, tek adamım’ mesajı veriyor.

MHP, son seçim öncesi verdiği ‘kısmi, belli suçlara af’ konusunda ısrarlı.

İktidar partisinde, en büyük korku ‘tepki oyları’ ile yerel seçimlerde önemli başarı elde edememek.

Zaten 24 Haziran’da da bence bir başarısı yok.

Kayseri eğer döküldü ise Türkiye normal.

Halen Kayseri cezalı şehir gibi. Devlet yatırımlarından, teşviklerinden doğru dürüst yararlanamıyor.

Proje ayakları ile gününü dolduruyor.

Yüksek Hızlı Tren gelmiyor, Havalimanı genişletilemiyor, Savunma sanayi ve yerli otomobil’den belli ayakları alamıyor.

Gördükleri yeşil alanları ‘şantiyeye çevirmeye kararlı olan rantiyeciler’in gözü kulağı İlk Tayyare fabrikası Hava İkmal’in arazisinde.

Çoğu halka tepeden baktığı, kapıları vatandaşa sürekli kapalı olduğu, belli kişilere sürekli randevu verdikleri için yapılan araştırmalar aleyhlerine.

‘Herkes işine gücüne baksın. Ben yaptım, doğru yaptım’ sözlerinin cezasını çekecekler ama, 7 sülalesini doyuracak genişlemeyi yapmaktan, hırslarından çekinmiyorlar.

Yukarıdaki başlık vatandaşın sözü.

‘Beraber yürüyorduk ama’ artık ‘yürümüyoruz. Çünki, onların mutlu yaşamları ile bizlerin mutsuz yaşamları birbirine uymuyor. Bizi yeterince kullandılar. Bundan sonra halkın içine de, oy istemeye de nasıl çıkarlar bilmiyoruz’ diyorlar.

Ben sadece aracıyım, Kayseri’nin kaybettiklerini, beklentileri ve tepkileri yazdım.

Zaten milletvekili eski bakan Mehmet Özhaseki’nin yerel seçim sözleri bile ‘o endişeyi’ anlatıyor.

Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Herkes ayağını denk alacak. Meydan birilerine ‘Yap-işlet-devret ve devam et’ anlayışı ile gitmeyecek.

Bu yollarda ‘beraber yürürken’ ve ‘aynı gemide yolculuk’ ederken kazanan o birileri değil, Kayseri, Türkiye ve Türk milleti, Türkiye Cumhuriyeti Devleti olsun.