Başbakan “İktidarın milletten başka sahibi olmayacak”

Başbakan Binali Yıldırım, anayasa değişikliği halk oylamasına ilişkin partisince Kayseri Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen mitingde halka hitap etti.

15 Temmuz’dan sonra mevcut düzenin değişmesinin şart olduğunun ortaya çıktığını belirten Yıldırım, “Bu mesele memleket meselesi, bu mesele memleketin beka meselesi” anlayışıyla hareket ettiklerini belirtti.

Yıldırım, AK Parti ve MHP’nin bir araya gelerek, anayasa değişiklik teklifini hazırladığını hatırlatarak, “Anayasa değişiklik teklifini Meclise götürdüğümüz zaman dedik ki bu değişiklik, Meclisin tamamının onayını da alsa biz işi mutlaka sahibine, millete, Kayseri’ye götüreceğiz. Kararı Kayseri, Kayseri’nin hanımefendileri, yiğit insanları, gençleri, beyefendileri verecek. Biz bugüne kadar gücümüzü hep sizden aldık, siz ne dediyseniz onu yaptık. İstemediğiniz, razı olmadığınız hiçbir işin içinde olmadık.” şeklinde konuştu.

Kayseri’nin halk oylamasında rekor kıracağını ifade eden Yıldırım, şöyle devam etti:

“Bu anayasa değişikliğiyle ne yapıyoruz? Kayserililer, garanticidir, garanti işi severler. İşte bu anayasayla birlikte hükümet işi garanti. Sandık kapandı, Türkiye’de hükümet kuruldu. Böyle vekilleri seç, Ankara’ya gönder, onlar, günlerce partiler uğraşsın, ‘hükümet kurdu, kurmadı’ derdi ortadan kalkıyor. Hükümet kurma işini vekillerden alıyoruz, aslına, millete veriyoruz. Siz kuracaksınız hükümeti, cumhurbaşkanını seçeceksiniz, hükümeti de kuracaksınız. Bundan sonra Türkiye’yi hep güçlü hükümetler yönetecek. İktidarın milletten başka sahibi olmayacak. Ne bürokrasi ne yargı ne de askeri bürokrasi milli iradeye, sizin kararınıza asla karışamayacak. Millet kimi seçtiyse ülkeyi o yönetecek, hesabı veren de o olacak.”

Meclis’in yeni sistemle eskisinden daha güçlü olacağını, cumhurbaşkanını, hükümeti denetleyeceğini ve kanunları çıkaracağını vurgulayan Yıldırım, kanunları memleketin, milletin faydası için seçilen milletvekillerinin yapacağını, yargının hem tarafsız hem de bağımsız olacağını belirtti.

Devletin işlerinin hızlanacağının altını çizen Yıldırım, “Kayserililer tüccar kafalıdır. Siz zaman kaybının ne demek olduğunu, paranın nasıl kazanıldığını bilirsiniz. İşte bu sistemde hem zaman tasarrufu var hem de mesarif yok. Çünkü iki seçimi bir arada yapacağız. Hem cumhurbaşkanı seçimi hem de milletvekili seçimi. Birini yazın, birini kışın yapmak yok. Dolayısıyla aynı anda seçim oluyor, iş bitiyor, ondan sonra herkes işine bakıyor. Planlar, projeler, vaatler yerine getiriliyor. Ekonomi daha istikrarlı hale geliyor, büyüme artıyor, Türkiye güç kazanıyor. Türkiye’nin dış politikası daha da güçleniyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Binali Yıldırım, muhalefetin, “Tek adam rejimi gelecek.” eleştirisine yönelik de “Milletin, seçimin olduğu yerde, iki sefer seçimle cumhurbaşkanının geldiği yerde tek adam olur mu? Tek adam görmek istiyorsa CHP kendisine, geçmişine, aynaya baksın. Biz anayasadaki değişiklik paketinde açıkça belirttik, cumhurbaşkanı en fazla iki dönem seçilir. Milyonlarca insanın yüzde 50’den fazla oyla seçtiği yerde diktatörlük olur mu? Onun için tek adam doğru, tek adam olacak ama patron siz olacaksınız, millet olacak.” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle halkın önüne cumhurbaşkanı ve milletvekillerinin seçileceği iki sandık geleceğini belirten Yıldırım, bu sistemle yetki verilen cumhurbaşkanın hemen hükümetini kurarak çalışmalarına başlayacağını kaydetti.

Yıldırım, bu sistemle zaman kaybının ortadan kalkacağına işaret ederek, “Cumhurbaşkanı yetki alır almaz yatırımlara başlayacak. Eskiden nasıldı. Seçim yapılır, sonuçları açıklanır, bildiğimiz tek şey hangi parti ne kadar oy aldı. Hükümeti kim kuracak, bizi kim yönetecek, belli değil. İşte böyle bir ortamda araya çeteler, cuntalar ve vesayet heveslileri giriyor, otel odalarında pazarlıklar, medya patronlarının evinde hükümet kurulmaya çalışılıyordu. Güç bela kurulan hükümetler de millete değil, kendilerini iş başına getirenlere karşı sorumlu oluyor ve milletin beklentilerine kulak asmıyor.” diye konuştu.

Çetelere ve cuntalara hizmet etmeyen hükümetlerin manşetlerle alaşağı edildiğini dile getiren Yıldırım, mevcut sistemin Türk halkına yakışmadığını ifade etti.

Yıldırım, mevcut sistemin 16 Nisan’da tarihe gömüleceğini anlatarak, şöyle konuştu:

“Kayseri’de en güçlü ‘evet’i kadın ve genç kardeşlerimden bekliyorum. Bu referandum gençliğin referandumu. Çünkü 18-25 yaş arasındaki gençlerimiz bugün seçilemiyor. Oy veriyor ama aday olamıyor. Ne muhtar olabiliyor ne de belediye meclis üyesi olabiliyor. CHP buna karşı çıkıyor. Biz siyasetin gençleşmesini istiyoruz. Onlar da bırakın gençleri, biz devam edelim diyorlar. Biz Türkiye’nin genç beyinlerinin enerjisini siyasete yansımasını istiyoruz. Ey Kılıçdaroğlu, dinle dinle 15 Temmuz gecesi senin beğenmediğin gençler tankların önündeydi, mermilere göğüs gerdi, bayrağı indirmedi, ezanları dindirmedi. İşte bu gençler ülke ne zaman dara düşse her zaman ön saftalar. Kurtuluş Savaşı’nda da böyleydi 15 Temmuz’da da böyleydi.”

Muhalefetin, gençleri, kendi istismar siyasetlerine bir dolgu malzemesi olarak gördüğünü dile getiren Yıldırım, CHP’nin 2011 seçim beyannamesinde gençlerin seçilme yaşının 18’den 21’e indirilmesinden bahsedildiğine dikkat çekti.

Yıldırım, CHP’nin bu konuda çifte standart yaptığını ifade ederek, “CHP Milletvekili Mahmut Tanal 3 Şubat 2015’te kanun teklifi veriyor. Diyor ki, ’21 çok, 18’e indirelim.’ Seçilme yaşını 18’e indirelim diye kanun teklifi veriyor. Bunu da Kılıçdaroğlu, mühürlüyor, olur diyor ve meclise geliyor. Şimdi bunlar kalkmış 18 yaşa karşı çıkıyorlar. Bunların ipiyle kuyuya inilmez. Bunlar anayasa değişikliğine karşı değiller, bunların derdi, bugüne kadar büyük büyük projeler nasıl tarihe mührünü vurduysa bu da bizim bu ülkeye, çocuklarımıza kazandıracağımız yeni bir reformdur. İşte bunu istemiyorlar.” şeklinde konuştu.

CHP’nin, AK Parti’nin Türkiye’ye eser kazandırmasına ve hizmet etmesine tahammül edemediğini belirten Yıldırım, CHP’nin bu tahammülsüzlük neticesinde farkında olmadan millete düşmanlık yaptığını kaydetti.

Yıldırım, Kayseri’nin 15 Temmuz’da destan yazdığını anlatarak, Kayseri halkının Cumhurbaşkanına, Başbakanına, hükümetine ve demokrasisine sahip çıktığını anlattı. Yıldırım, 16 Nisan’ın yaklaştığını; PKK, FETÖ, HDP’nin kol kola girip “hayır” çıkması için ellerinden gelen gayreti gösterdiğini söyledi.

Bunlar yetmezmiş gibi, bir de Avrupa’daki bazı ülkelerin de “hayır” kampanyasına katıldığını ifade eden Yıldırım, “Tam bir şer ittifakıyla karşı karşıyayız. Kandil’dekiler, terörist başları, gece gündüz açıklama yapıyorlar. Diyorlar ki ‘Aman ha evet çıkarsa biz biteriz, onun için hayır kampanyasına devam. O kandili söndüreceğiz, onların kandilini söndüreceğiz, milletin rüzgarı onların kandilini söndürecek.” diye konuştu.

Yıldırım, teröristlerin Avrupa şehirlerinde istediği gibi paçavraları açarak “hayır” propagandası yaptığını, bölücübaşının resimlerini boy boy gösterdiklerini, alenen Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nı ölümle tehdit ettiklerini aktardı.

Bu tehditlerin tüm Avrupa’nın gözü önünde yapıldığını belirten Yıldırım, “Biz ‘evet’i anlatmak istediğimiz zaman, Avrupa’nın kapıları bize kapanıyor, Avrupa bize duvar oluyor. Niye? Çünkü evetten korkuyorlar. Korkunun ecele faydası yok.” dedi.

Kendisini dinleyenlere, “Kayseri, 16 Nisan’da ‘evet’ diyerek, Avrupa’nın, Pensilvanya’nın, Kandil’in uykusunu kaçıracak mı? Avrupa’yı, Pensilvanya’yı, Kandil’i titretmeye var mısın? 16 Nisan’da sandıkları evetle gümbür gümbür dolduracak mısın?” sorularını yönelten Yıldırım, “evet” yanıtını alınca, “Maşallah, Kayseri çoktan kararını vermiş. Kayseri’nin bu duruşu çok önemli. Kayseri’nin bu mesajı, Türkiye’nin mesajıdır.” karşılığını verdi.

Başbakan Yıldırım, bir süre önce Kayseri’ye gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, burada yaptığı konuşmada “Biz, Binali Bey’in makamını korumak istiyoruz, onun için ‘hayır’ diyoruz.” dediğine işaret ederek şöyle konuştu:

“Bak, bak, bak, herhalde Kılıçdaroğlu kendisiyle bizi karıştırıyor. Biz, senin gibi makam, koltuk meraklısı değiliz, koltuk sevdalısı değiliz. Biz, millete sevdalıyız, millete. Milletimizin geleceği neyi gerektiriyorsa, biz orada varız. Bizde Kayseri’nin yeri ayrı. Kayseri bu ülkenin göz bebeği. AK Parti hareketi yola çıkarken, Kayseri bizimle beraberdi. Abdullah Gül bizimle beraberdi, Başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı yaptı. Hizmetleriyle AK Parti’ye, ülkemize katkıları oldu. Kayseri’nin her zaman AK Parti’nin bu kutlu yürüyüşünde bizimle en önde birlikte yürüdüğünü biliyoruz. 16 Nisan, Kayseri için yeni bir dönem olacak. Kayseri’nin zenginliği aynı zamanda etraftaki illerin, bölgenin, Türkiye’nin de zenginliğidir. Kayseri doğrudan dış pazarlara açılmış, güçlü, üretken bir ekonomiye sahip. Biz, baştan beri Kayseri’nin ülke kalkınmasındaki öncü rolünü biliyoruz. Bu nedenle Kayseri’nin ihtiyacı neyse yerine getirmek için 14 yıl boyunca hiçbir fedakarlıktan kaçınmadık.”

Kayseri’ye 14 yılda 17 milyar yatırım yaptıklarını dile getiren Yıldırım, “Helali hoş olsun, Kayseri daha fazlasına layık.” dedi.

Binali Yıldırım, Kayseri’nin 2002 yılında sadece 350 milyon dolar ihracat yaparken, bugün ihracatının 1,5 milyar dolara ulaştığına dikkati çekerek şunları söyledi:

“İşte Kayseri’nin farkı bu. Kayseri’ye 14 yılda, 4 binden fazla derslik yaptık. 13 bin 600 konut yaptık. Erciyes Üniversitesini büyüttük, yedi fakülte, bir yüksekokul, altı meslek yüksekokulu, iki enstitü ve tekno park açtık. Ayrıca Erciyes Üniversitesinde Türkiye’nin en büyük, Avrupa’nın üçüncü büyük kök hücre merkezini kurduk. 2009’da Kayseri’ye iki üniversite daha açtık, Nuh Naci Yazgan, Abdullah Gül üniversitelerini Kayseri’ye kazandırdık. Ayrıca dört hastane, bir eğitim araştırma merkezi yaptık. 2002 yılına kadar Kayseri’de sadece 83 kilometre bölünmüş yol vardı, 14 yılda, 80 yılda yapılanın kat ve kat fazlası bölünmüş yolu Kayseri’ye kazandırdık, tam 524 kilometre bölünmüş yol yaptık. İşte Kayseri’ye hizmet bu, işte Kayseri’yi sevmek bu. Yolları böldük, hayatları birleştirdik. Yolları böldük, gönülleri birleştirdik. Yolları böleriz, Türkiye’yi böldürtmeyiz. Bu ay yıldızlı bayrağı indirtmeyiz.”

Kayseri’ye yaptıkları hizmetleri anlatan Yıldırım, bölünmüş yollar, köprülü kavşaklar yaptıklarını, Kayseri Havalimanı’nın iç ve dış hatlar terminal binalarını büyüttüklerini vurguladı. Yıldırım, Kayseri’ye 2002’de, hava yoluyla yılda 300 bin yolcu gelirken, bugün bu sayının 2 milyona çıktığını dile getirdi.

Kayseri Büyükşehir Belediyesinin çalışmaları hakkında da bilgi veren Yıldırım, toplu taşıma projelerinin hayata geçirildiğini, her alanda Kayseri’nin ihtiyacı olan hizmetleri yerine getirmenin büyük bir gururunu yaşadıklarını bildirdi.

Yıldırım, tarım ve hayvancılığı ihmal etmediklerini, 261 bin dönüm araziyi suyla buluşturduklarını, barajlar, göletler inşa ettiklerini, Sarıoğlan sulamasını tamamladıklarını, tünel ve kanalları bitirdiklerini, 33 bin seyirci kapasiteli Kadir Has Stadyumu’nu hizmete verdiklerini, kongre ve spor merkezleri yaptıklarını, Kayseri’yi doğalgazla buluşturduklarını belirtti.

Başbakan Yıldırım, 2002’de Kayseri’de 22 bin kişinin çalıştığı bir adet Organize Sanayi Bölgesi’nin (OSB) bulunduğunu, şimdi üç OSB’de 71 bin kişinin aş, iş imkanına kavuştuğunu söyledi.

Kayseri’de yurt kapasitesini 3 binden 9 bine çıkardıklarını, adalet sarayları yaptıklarını, Anadolu Harikalar Diyarı Projesi’ni kazandırdıklarını, Erciyes Dağı Kış Turizm Projesi’ni tamamladıklarını ifade eden Yıldırım, Kayseri’ye yapılan hizmetlerin devam edeceğini vurguladı.

“Şimdi, sıkı durun, müjde, Kayseri’ye tam bin 600 kapasiteli şehir hastanesi yapıyoruz. Bu sene açılacak, hayırlı uğurlu olsun.” diyen Yıldırım, güney çevre yolları başta olmak üzere toplam 14 yol projelerinin devam ettiğini aktardı.

Kayserililere hızlı tren ihalesini bu yıl başlatacakları müjdesini de veren Yıldırım, Kayseri’den hızlı trenle Yerköy, Kırıkkale, Ankara, İstanbul, Konya, Sivas ve Erzincan’a daha kısa sürede gidilebileceğini kaydetti.

Alana asılan üzerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım’ın fotoğraflarının yer aldığı, “Türkiye düşmanları inleye dursun, Avrupa mehteri dinleye dursun, yürekler imanı kınlaya dursun, 16 Nisan zaferi görme vaktidir” yazılı pankart dikkat çekti.

Başbakan Yıldırım, konuşmasının ardından eşi Semiha Yıldırım ile alandaki vatandaşlara satranç takımı ve karanfil dağıttı.

Mitinge, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, eski Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik, AK Parti İl Başkanı Hüseyin Cahit Özden ile milletvekilleri ve diğer yetkililer katıldı.