Bağışçılıkta çok geriyiz.. (Köşe yazısı 21.07.2015 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ

GAZETECİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ
davutgulec@hotmail.com

Zaman zaman Türkiye’de yaşayan insanların bağışlar konusunda bırakın ülkemizdeki Kayseri gibi belli bölgelerini, Dünyaya örnek olduğunu söyler ve övünürüz.
Ama yapılan Uluslararası bağışçılık araştırmaları ve analizleri hiçte öyle söylemiyor.
Hudson Institute’e bağlı Center for Global Prosperity tarafından dünyada bağışçılığın geldiği durum analiz edildi. Bu analiz sonunda hazırlanan “Filantropi Özgürlüğü Endeksi 2015” (The Index of Philanthropic Freed om 2015) yayınlandı.
Avustralya, Brezilya, Mısır, Hindistan, Çin, Japonya, Meksika, ABD ve Türkiye gibi ülkelerin bağışçılık alanındaki yasal altyapı ve vergisel uygulamalarının karşılaştırmalı olarak incelendiği Endeks’te Türkiye, 64 ülke arasında 47’inci sırada yer aldı.
Endekste, ülkelerin bağışçılık alanındaki yasal-vergisel durumu 3 temel kritere göre incelendi.
-Sivil toplum kuruluşlarının kurulma ve faaliyet göstermesinin kolaylığı
-Bağışçılıkla ilgili vergi politikaları; vergi indirimleri ve muafiyetler
-Ülkeler arası nakdi ve ayni bağış yapma ya da alma prosedürlerinin kolaylığı.
Bağışçılık alanındaki deneyimlerini uluslararası kuruluş ve ağlar yoluyla yaygınlaştıran Türkiye Üçüncü Sektör Vakfı (TÜSEV), Endeksin Türkiye bölümünün yazılmasına katkıda bulundu.
Batı Avrupa bölgesinde sınır ötesi bağışçılık konusundaki engellerin kaldırılmaya başlamasının etkisiyle, bölgedeki en elverişli ortamlardan birine sahip olan Hollanda, 64 ülkenin analiz edildiği endeksin ilk sırasında yer aldı.
Bireyler için yüzde 10’a, kurumlar için yüzde 50’ye varan vergi indirimi, sivil toplum kuruluşları için belirli bir asgari ana varlık tutarının bulunmaması, yabancıların sivil toplum kuruluşu kurabilme izni olması ve devlet tarafından ödenen kamu hizmeti sağlamadıkları sürece raporlama zorunluluğunun olmaması, Hollanda’yı endeksin ilk sırasına taşıyan nedenler arasında gösterildi.
Dünyada bağışçılık konusundaki düzenlemelerin kapsamının geliştirilmesi yönünde atılması gereken adımlarla ilgili önemli bir yol haritası olarak kabul edilen endekse göre, kişi başına düşen geliri 25 bin doların altında olan ülkelerin yüzde 36’sı endeksin üst sıralarında yer aldı.
Kişi başına düşen geliri en yüksek ülke olan Katar sondan ikinci, yabancı kaynaklı bağış toplamanın yasak olduğu Suudi Arabistan ise endeksin en alt sırasında yer alan ülke oldu.
TÜSEV Genel Sekreteri Tevfik Başak Ersen ‘bağışçılık analizini şöyle değerlendirdi.
“Türkiye’de sivil toplum kuruluşları için vergi istisna veya muafiyetlerinden yararlanmanın en önemli aracı, kamu yararına çalışan dernek veya vergi muafiyetine sahip vakıf statüsüne sahip olunmasıdır. Türkiye’deki vakıfların yüzde 5’i, derneklerin ise sadece binde 4’ü bu statüye sahiptir. Gelir vergisi mükellefi bireyler ve şirketler beyan edilmiş gelirlerinin yüzde 5’ine kadar olan kısmını kamu yararı statüsüne veya vergi muafiyetine sahip olan dernek veya vakıflara bağışlamaları kaydıyla vergiden düşebilmekted ir. Araştırma sonuçlarına göre, Türkiye, Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgeleri’ne göre ortalama değerlere sahip olsa da, küresel standartlarla karşılaştırıldığında, sivil toplum kuruluşlarının bağış alması ve toplamasını düzenleyen yasalar konusunda hala atılması gereken adımlar bulunmaktadır.”
Bu arada Charities Aid Foundation (CAF) tarafından 2006 yılından bu yana düzenli olarak her sene Gallup Küresel Anketi bilgilerinden faydalanılarak hazırlanan Dünya Bağışçılık Endeksi’ne göre (World Giving Index) Türkiye, “tanımadığı bir kimseye yardım etme”, “sivil toplum kuruluşlarına maddi yardımda bulunma” ve “gönüllü zaman harcama” başlıkları altında belirlenen 3 kategoride yapılan değerlendirmeye göre; 2014 yılında 135 ülke arasında 128. sırada yer almıştı.
Endeks verileri, 2006 yılında TÜSEV’in yaptığı Türkiye’de Hayırseverlik: Vatandaşlar, Vakıflar ve Sosyal Adalet Araştırması’nın sonuçlarıyla da benzerlik gösteriyor.
Araştırmaya göre, Türkiye’deki toplam bağışlar toplam hane halkı gelirinin yüzde 1’ine bile ulaşmıyor. Bu da Türkiye’de bağış yapma eğiliminin ne kadar düşük olduğunu gözler önüne seriyor. Türkiye’de bağışçılığın durumunu değerlendiren Tevfik Başak Ersen, “Bağışçılığın gelişebilmesi için vergi teşviklerinin artırılması, kamu yararı için çalışan vakıf ve derneklere vergi indirimlerinin genişletilmesi, kurumsal sosyal sorumluluk politikalarının desteklenmesi, kamu yararı ve vergi muafiyeti statülerinin iyileştirilmesi ve çalışan bireylerin bağışlarına vergi indirimi uygulanması konuları gündeme alınmalıdır. TÜSEV olarak Türkiye’de bağışçılığın 2006 yılından bu yana nasıl bir değişim gösterdiğini analiz etmek üzere 2016 yılının ilk yarısında yeni bir araştırma sunacağız. Bu araştırmayla bireylerin bağış yapma motivasyonları değerlendirilecek, hangi alanlarda, ne şekilde ve ne kadar bağış yapmayı tercih ettikleri incelenecek” diye konuştu.
Yapılan araştırmalar, analizler, rakamlar ortada.
Bağışçımıyız değil miyiz yorum sizlere kalmış.