Anket ve enflasyon.. (Köşe yazısı 19.07.2017 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ

GAZETECİ

davutgulec@hotmail.com

Çocukluğumuzda büyüklerimizden ‘kıtlık, yokluk’ ve de ‘fırsatçılık’ la ilgili pek çok şey duyduk.

Gençliğimizde, fırıncıların  ‘zam’ için eylemleri ve vatandaşı ekmeksiz bırakmaları, ardından kamyonlarla Adana’dan Kayseri’ye ekmek getirilmesi, rahmetli Niyazi Bahçecioğlu’nun Belediye Ekmek Fabrikası’nı kurmasından sonrada Ankara’ya kamyonlarla Kayseri’den ekmek götürüldüğü günleri hiç mi hiç unutmuyorum.

Ayrıca,  tezgâh altı yağ, şeker, çay ve diğer bazı gıda maddeleri ile sigaraların nasıl karaborsaya düştüğünü, düşürüldüğünü de.

Yine gençliğimizde, gündüz gazetecilik yaparken gece okuduğumuz dönemde, karne ile akaryakıt dağıtımını, belediye otobüsleri ve dolmuşların çalışmaması, bu nedenle o günki terör olaylarına rağmen korkusuzca yaya gidip geldiğim günleri de film şeridi gibi hatırlıyorum.

Herkes o günlerde enflasyon canavarından, yüksek faizlerden, karaborsacılardan, fırsatçılardan, tefecilerden bahsederdi. Enflasyonla işyerlerinde bekleyen malın satılmadığında daha çok kazandırdığını çok dinledik.

Son yıllarda ise, dükkânda bekleyen malın zarar ettirdiğini duymaya başladık.

Merkez Bankasının yaptığı ankette, kafaları biraz karıştırdı.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) anketinde, cari yılsonu beklentileri revize edildi. Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) beklentisi yüzde 9,55’den, yüzde 9,49’a geriledi.

Merkez Bankası’ndan yapılan açıklamaya göre, cari yılsonu TÜFE beklentisi bir önceki anket döneminden yüzde 0,6 gerileyerek yüzde 9,49’a çekildi. Anketin bir önceki döneminde yüzde 8,32 olan 12 ay sonrası TÜFE beklentisi, bu dönem için yüzde 8,41’e; 24 ay sonrası TÜFE beklentisi de 7,93’e yükseldi.

Bir önceki anket döneminde Temmuz 2017 ayı için yüzde 0,25 olan TÜFE beklentisi yüzde 0,18; Ağustos ayı beklentisi yüzde 0,21; Eylül ayı TÜFE beklentisi de yüzde 0,57 oldu.

Açıklamaya göre, anket katılımcılarının 12 ay sonrasına ilişkin olasılık tahminleri şöyle sıralandı:

TÜFE yüzde 28,8 olasılıkla yüzde 8,00-8,49 arasında, TÜFE yüzde 21,4 olasılıkla yüzde 8,50-8,99 arasında ve TÜFE yüzde 19,2 olasılıkla yüzde 7,50-7,99 arasında gerçekleşeceği öngörülüyor.

2017 yılı Temmuz ayı anket döneminde, 24 ay sonrasına ilişkin olasılık tahmin olasılıkları da TÜFE’nin yüzde 49,5 olasılıkla ise yüzde 7,50 ve üzerinde; yüzde 43,5 olasılıkla da yüzde 6,50-7,49 Aralığında artış göstereceği biçiminde belirdi.

Anketin 24 ay sonrası TÜFE enflasyonu beklentileri de katılımcıların yüzde 88,7’sinin beklentilerinin yüzde 7,50 ve üzerinde olacağı; yüzde 11,3’ünün beklentilerinin de yüzde 6,50-7,49 Aralığında olacağını gösterdi.

BİST Repo ve Ters-Repo Pazarı’nda oluşan cari ay sonu gecelik faiz oranı beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 11,96’dan bu anket döneminde yüzde 11,95’e; MB Ağırlıklı Ortalama Fonlama Maliyeti beklentisi ise bir önceki anket döneminde yüzde 11,97’den bu anket döneminde yüzde 11,96’ya geriledi.

2017 yılsonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 3.76 lira iken, bu anket döneminde 3.75 lira oldu. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise 3.90 lira olarak değişmedi.

Ankette 35.8 milyar dolar olan 2017 yılı cari işlemler açığı beklentisi, bu anket döneminde 36.3 milyar dolara yükseldi. 2018 yılı cari işlemler açığı beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla 38.7 milyar dolar ve 38.5 milyar dolar olarak gerçekleşti. Yüzde 3,4 olan GSYH 2017 yılı büyüme beklentisi bu anket döneminde yüzde 4,1’e yükseldi. Önceki dönem yüzde 3,7 olan 2018 yılı büyüme beklentisi de yüzde 3,9’a yükseldi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya, Türkiye Bankalar Birliği ve Türkiye Katılım Bankaları Birliği Üyeleri ile gerçekleştirilen toplantıda şu mesajları verdi:

“Küresel ekonomiye dair büyüme tahminlerinin yukarı yönlü güncellenmesi ve düşük seviyelerini koruyan oynaklıklar risk iştahını desteklemektedir. Son dönemde açıklanan veriler iktisadi faaliyetteki toparlanmanın güçlendiğine işaret etmektedir. Son aylarda yaşanan maliyet yönlü gelişmeler ve gıda fiyatlarında beklenen kısmi düzeltmenin sınırlayıcı etkisine rağmen, fiyatlama davranışlarına dair riskler önemini korumaktadır. Finansal koşullar iktisadi faaliyeti destekleyici konumdadır. Merkez Bankası fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edecektir. Enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar para politikasındaki sıkı duruş sürdürülecektir.”