Davut Güleç Arşiv Sayfası O Bir Dünya Markası, Kayseri Modeli
ADD ŞUBE BAŞKANI KEMAL CEYLAN: ZEYTİN HAYATTIR ZEYTİNLİKLERE KIYMAYIN EFENDİLER!
Resmi Gazete’de yayınlanan yönetmelik değişikliğiyle zeytinlik cinayetinin önünün açıldığına dikkat çeken ADD Kayseri Şube başkanı Kemal Ceylan bu konuda şu açıklamayı yaptı.
Ulu Önder M.Kemal ATATÜRK’ün vefatından sonra ülkemiz üzerinde emekleri olan emperyalist devletler ve işbirlikçileri 1950 yıllarında milli ekonomimizin temel taşlarından olan zeytinyağı ve tekstil ürünlerimizi hedef alarak zeytin yağı yerine margarini (vite yağ ) yün dokuma yerine naylon tekstil ürünlerini halka yardım adı altında bağış yaparak bu ürünlerin üretilmesini engelleme amaçlarını iktidar mensuplarına yeni yönetmeliklerle değiştirmekle “Zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 kilometre mesafede zeytinyağı fabrikası hariç, zeytinliklerin vegatatif ve generatif gelişmesine mani olacak kimyevî atık bırakan, toz ve duman çıkaran tesis yapılamaz ve işletilemez.” diyen 3753 sayılı “Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılattırılması Hakkında Kanun”a aykırıdır.
İktidarın Zeytin Yasasını işlevsiz hale getirecek bu yönetmelik değişikliğiyle, birçok maden projesinin önü açılmış olacaktır.
Bu bir doğa katliamıdır. Atalarımızdan emanet aldığımız, çocuklarımıza borçlu olduğumuz yaşam alanlarımızın yok edilmesine giden yolun kapı eşiğidir.
Değişiklik “Ülkenin elektrik ihtiyacını karşılamak üzere yürütülen madencilik faaliyetlerinin tapuda zeytinlik olarak kayıtlı olan alanlara denk gelmesi ve faaliyetlerin başka alanlarda yürütülmesinin mümkün olmaması durumunda, madencilik faaliyetini yürütecek kişinin faaliyetinin bitiminde sahayı rehabilite ederek eski haline getireceğini taahhüt etmesi şartıyla, Genel Müdürlük tarafından belirlenen çalışma takvimi içerisinde zeytin sahasının madencilik faaliyeti yürütülecek kısmının inşa edilmesine KAMU YARARI dikkate alınarak Bakanlıkça izin verilmesi” ne olanak sağlamaktadır.
Bu tam anlamıyla gaflettir, dalâlettir.
İkizköy köylülerinin aylardır Akbelen ormanına kömür ocağı yapılmaması için sürdürdükleri onurlu direnişlerinin arifesinde alınan bu karar, bir dizi soru işaretini de ardı sıra getirmektedir.
ZEYTİN, SONSUZLUK AĞACIDIR!
Birçok medeniyet için kutsaldır, bereketin, barışın simgesi, birlikte yaşamanın tutkalıdır ZEYTİN AĞACI.
Nazım’ın dediği gibi yani…
“yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
yaşamak yani ağır bastığından.”
ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ; Anadolu’nun kadim dostu zeytinliklerimizin, gözünü yer altı ve yer üstü kaynaklarımıza dikmiş doymak bilmez tek dişi kalmış canavarların talanına açılmasına karşı, büyük acılarla bu toprakları vatan yapan kahramanlarımızın izinden giderek KEMALİZM’in NAMUS sesini bir SİS ÇANI gibi yurdumuz semalarına asacağını, doğamızı, ormanlarımızı, akarsularımızı ve zeytinliklerimizi korumak için halkımızla birlikte mücadele edeceğini kamuoyu ile paylaşmayı görevi saymaktadır.
MAZOTTAN ÖTV KALDIRILMALI TARIM ÜRÜNLERİNE DEVLET ALIM GARANTİSİ VERMELİ
Büyük Birlik Partisi Merkez Karar ve Yürütme Kurulu üyesi Nevzat Yıldız, iktidara çiftçiler ve besiciler için seslendi. Acil olarak tarım ve hayvancılıkla uğraşanların nakliyesinde tükettiği mazotta KDV indirilmesini çağrısını yapan MKYK üyesi Yıldız, “Çiftçiler tarafından ekilecek ürünler şimdiden belirlenmeli ve çiftçilerin ürünlerinin alımı konusunda devlet şimdiden garanti vermeli” dedi.
Büyük Birlik Partisi Merkez Karar ve Yürütme Kurulu üyesi Nevzat Yıldız, tarım ve hayvancılık konusunda önemli açıklamalarda bulundu. Mazotta KDV indirimi isteyen Yıldız, çiftçinin ürettiği ürünün de alımı noktasında devletin garanti vermesini istedi.
Yazılı bir açıklama yapan BBP MKYK üyesi Nevzat Yıldız, ” Günümüzde ülkemizde iliklerimize kadar hissettiğimiz satın alma gücümüzün gün geçtikçe zorlaştığı süreci yaşıyoruz. Bu satın alma gücümüzün gün geçtikçe zorlandığı günlerde ülke dışında cerayan eden Rusya’nın işgalinden tutun bir çok etkenlerin olduğunu biliyoruz. Hükümetimizden öncelikle çözüm odaklı kararlar ve adımların atılmasını bekliyoruz. Çok acil olarak tarım ve hayvancılık faaliyetleri ve bunların nakliyesinde tüketilen mazottan ÖTV’nin geçici de olsa kaldırılmasını istiyoruz. Yine ekilecek ürünlerin mahsul fiyatlarının şimdiden belirlenerek, alımlarda ise devlet garantisi altına alınmasını istiyoruz. Böylelikle hayvancılık ve tarım sektöründe faaliyet gösteren vatandaşlarımızın üzerlerindeki tedirginlikleri atacaklarını umut ediyorum. Aksi takdirde nasıl ekip, biçip üretip satacağının karamsarlığı içerisinde olan tarım ve hayvancılık sektöründe faaliyet gösteren vatandaşlarımıza destek sağlanmadığında Allah korusun ihtiyaç duyulan bütün gıda maddelerinin yetersizliği ile karşı karşıya kalabiliriz. Bu duygu ve düşüncelerle gerekli ihtimamı hükümetimizin göstereceğine inancımız tamdır.” şeklinde konuştu.
Davutoğlu tarım ve ekonomi kurmaylarıyla birlikte Konya’da olacak
Gelecek Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu, tarım ve ekonomi ile ilgili önemli açıklamalar yapmak ve çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere 7 Mart Pazartesi günü Konya’ya gidecek.
İki günlük bir program çerçevesinde Konya’ya gidecek olan Davutoğlu, tarım ve ekonomi ekibi birlikte düzenleyecekleri basın toplantısında önemli açıklamalarda bulunacak. Bu ziyaretle ilgili konuşan Gelecek Partisi Konya İl Başkanı Hasan Ekici şunları kaydetti:
“Genel Başkanımız, hem şehrimiz Ahmet Davutoğlu, her fırsatta Şehrimize gelerek vatandaşlarımızın ve şehrimizin sıkıntılarını gündeme getirmeye devam ediyor. Bu vesile ile 7 Mart Pazartesi günü şehrimizde olacak olan Genel Başkanımız öncelikle tarım ve ekonomi ekibi ile birlikte Dedeman otelde basınımızın değerli temsilcileri ile bir araya gelerek önemli açıklamalarda bulunacak. Basın buluşmasının ardından ilçelerimizde ve şehrimizde iki gün boyunca ziyaret ve açılışlarda bulunacak olan Genel Başkanımız 8 Mart akşamı Konya’dan ayrılacak” dedi.
Fatih Erbakan’dan 6’lı masadaki 5 partiye kritik çağrı
Yeniden Refah Partisi lideri Erbakan, altılı masayı oluşturan 5 muhalefet partisine seslenerek, “CHP dışındaki partilere çağrıda bulunuyoruz; gelin bu yanlıştan dönün ve gelin Milli Görüş ilkeleri ve çatısı altında bir ittifak kuralım. Gelin Sayın Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı yapma planına, 60 sene sonra ülkenin başına CHP’li bir cumhurbaşkanı getirme planına ortak olmayın.” çağrısında bulundu.
Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, partisinin Antalya’da bir otelde gerçekleştirilen Aylık Olağan İl Başkanları Toplantısı’ndan ülke ve dünya gündemine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Enflasyon rakamlarında dünya şampiyonuyuz
Vatandaşın en önemli gündem maddesinin ekonomi olduğunu ve her geçen gün alım gücünün düştüğünü belirten Erbakan, konuya ilişkin şunları söyledi: “Türk lirasının değerinin her geçen gün kar topu gibi erimesi vatandaşın en önemli gündem maddesidir. Açıklanan enflasyon rakamlarına baktığımızda resmi rakamlarda dahi Türkiye yüksek enflasyonda maalesef Arjantin’i geçerek dünyada 8. sıraya, yüzde 64,47’lik gıda enflasyonuyla bu alanda dünyada dördüncü sıraya yükseldi. Bir de bağımsız kuruluşların hesap ettiği enflasyon var, ENAG’a göre şubat ayında yıllık enflasyon yüzde 124 olarak gerçekleşmiş. Biz aylar öncesinden döviz kurlarındaki bu hızlı artış dolayısıyla bu işin gideceği yer ‘hiper enflasyondur’ diye uyarmıştık. Artık aylık enflasyon neredeyse yüzde 20’ye yaklaşmış durumda. Bu enflasyon oranları, alım gücünün düşmesi, geçim sıkıntısı sonucunda, 2020 yılında kredi ve kredi kartı borcu nedeniyle yasal takibe düşen toplam kişi sayısı 690 bin iken, 2021 sonu itibariyle bu sayı 1 milyon 704 bin kişiye yükseldi. Yani bir yılda banka borcu nedeniyle yasal takibe düşen kişi sayısında yüzde 211,9 artış yaşandı.”
6’lı masayı oluşturan 5 partiye kritik çağrı
‘İktidar böyle de muhalefet ne durumda’ diyen Erbakan, sözü 28 Şubat’ta yapılan 6’lı masa toplantısına getirerek, 5 muhalefet partisine şu önemli çağrıyı yaptı: “28 Şubatçılar, Bilderbergçiler, Chatham House’çular, İstanbul Sözleşmesi severler, yıllarca ekonomiden sorumlu bakanlık yapıp ekonominin bugünkü hale gelmesinde en büyük pay sahibi olanlar, daha şimdiden her hafta İngiliz-Amerikan Büyükelçileriyle bir araya gelenler bir masada toplanmışlar. Erbakan Hocamızın tabiriyle “alt alta mı gelelim üst üste mi gelelim, yan yana mı gelelim” bunu tartışıyorlar. Kim üstte olsun, kim altta olsun, kim yanda olsun bunu tartışıyorlar… Buradan CHP dışındaki partilere çağrıda bulunuyoruz; gelin bütün bu yanlışlarınızdan dönün ve gelin Milli Görüş ilkeleri ve çatısı altında bir ittifak kuralım. Yaşanabilir ve Yeniden büyük Türkiye’nin kurulması için, dış politikada Avrupa’nın G20’nin, ABD’nin peşinden koşmaktan kurtulup D-60 projesini yürütmek için ve ekonomi alanında da borç ve faiz ekonomisi yerine üretim istihdam ihracat odaklı bir ekonomi modeline geçmek için, paylaşımda ve yönetimde adaleti tesis etmek için, önce imtiyazlılar değil önce millet diyen bir iktidarın Türkiye’nin başına gelmesi için geliniz yeni bir ittifak kuralım. Geliniz Sayın Kılıçdaroğlu’nu Cumhurbaşkanı yapma planına, 60 sene sonra ülkenin başına CHP’li bir cumhurbaşkanı getirme planına ortak olmayınız. Gelin Önce imtiyazlılar diyen, paylaşımda ve yönetimde adaleti unutmuş olan bu iktidarı değiştirelim.”
Ukrayna ve Rusya savaşında Batı da en az Rusya kadar suçlu
Dünyanın gözünü çevirdiği Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin, ülkemizi yakından ilgilendirdiğini kaydeden Erbakan, “En başta söylenmesi gereken hangi ülke olursa olsun toprak bütünlüğüne yapılan saldırıları kabul etmemiz mümkün değildir. Burada da Ukrayna’nın bağımsızlığına egemenliğine toprak bütünlüğüne yapılan saldırıyı kabul etmemiz mümkün değildir. Hiçbir zaman savaşın hele de sivillerin öldürülmesini kabul etmemiz mümkün değildir. Bir an önce savaşın durması, ateşkesin ilan edilmesi ve Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne saygı duyulması çağrısında bulunuyoruz. Ancak tabii Rusya’nın bu davranışları sergilemesi de durup dururken olmadı… Bu saldırıları her ne kadar tasvip etmesek de bütün dünyanın jandarması ve kaosun, fesadın başı ABD’nin NATO aracılığıyla son 15 senedir Rusya’yı tahrik etmekten geri durmamıştır. 2009’dan beri Gürcistan’da yapılan NATO tatbikatları, Kafkasya’dan Rusya’yı kuşatma planı doğrultusunda Gürcistan ve Ukrayna’yı Avrupa Birliğine aday ülke haline getirilmesi, Turuncu ve Gül devrimleri ile değiştirilen iktidarların NATO yanlısı olması, Ukrayna’ya yerleştirilebilecek orta menzilli füzelerle Moskova’nın vurulabilecek noktaya gelmesi, Ukrayna’nın Odessa Limanı’nın bir NATO limanı haline gelmesi gibi tehditler bu savaşa neden olmuştur. 1994 yılında İngiltere, ABD, Ukrayna ve Rusya arasından yapılan Lizbon ve Budapeşte anlaşmalarına ABD ve İngiltere, ‘NATO’yu Doğu Avrupa’ya doğru genişletmeyeceğiz’ sözlerini tutmadılar. Özellikle ABD sözünü tutmuyor ve Gürcistan’a ve Ukrayna’ya varıncaya kadar NATO’ya katmak için harekete geçiyor. Yeniden Sovyet hayali kuran Putin gibi bir liderin de NATO’nun bu yayılmacı politikasına karşı kayıtsız kalması da tabii ki düşünülemez. Ayrıca Rusya’nın doğalgaz silahını da henüz kullanmadığını da söylemek lazım. Bu tablo karşısında Türkiye’nin mutlaka Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne sahip çıkması lazım. NATO, Ukrayna ve Rusya nezdinden bu savaşın durması için elinden geleni yapması lazım. Montrö anlaşmasının önemi bu savaş vesilesiyle bir kez daha öne çıktı. Tavizsiz bir şekilde uygulanması lazım.” şeklinde konuştu.
Erbakan’dan Batı’nın ikiyüzlü tavrına sert tepki
Batı’nın mülteci konusunda iki yüzlü politikasını da eleştiren Erbakan, sözlerine şöyle devam etti: “Bu olaylardan çıkartılacak ders, Milli Görüş’ün her zaman söylediği gibi Batı’nın ve Avrupa Birliği’nin ikiyüzlü ve çifte standartçı tavrı. 44 milyon nüfuslu Ukrayna’dan en az 1 milyon mülteci geldi. Ne kadar mülteci gelirse gelsin kapımız açık deniyor. Suriye’den, Afganistan’dan gelenlere kapıları açmayı bırakın üzerlerine kaynar su döküyorlar, plastik mermi sıkıyorlar. Tel örgülü duvarlar örmeler, denizde şişme botları delip ölüme terk etmeler… Oysa aynı AB üyesi ülkeler; daha birkaç ay önce Suriye ve Libya iç savaşından, Afganistan’da Taliban zulmünden kaçarak Belarus sınırına yığılan on binlerce insana sınırları kapattılar. Mültecileri durdurmak maksadıyla sınırlarına takviye askeri güç gönderdiler. Binlerce insan soğuktan perişan oldu, çok sayıda insan da donarak hayatını kaybetti. Neden çünkü bunlar Afganlı, Suriyeli, Iraklı, Afrikalı bunlar Müslüman öyle ise bunlar ölsünler ne halleri varsa görsünler. Cesedi Bodrum kıyılarına vuran Aylan bebeğin babasına dahi sığınma hakkı verilmedi. Babası Aylan bebeğin naaşını da alarak Kuzey Irak’a dönmek zorunda kaldı. Daha geçen ay 19 mülteci Yunanistan tarafından geri itilerek Meriç sınırında donarak ölmüş halde bulundu. Bütün bu yaşananlar Batı’nın Çifte Standartçı tutumunu ortaya koymakta, Milli Görüş’ün haklılığını göstermekte ve içimizdeki Batı aşıklarına da ibretlik bir ders olmaktadır.”
Giresun Örneğinden Yola Çıkarak; Siyasetin Yeni Odak Noktası Gelecek Partisi mi?
AK Parti kurucularından ve Giresun da bir dönem belediye başkanlığı da yapmış olan Hurşit Yüksel’in Ahmet Davutoğlu liderliğindeki Gelecek Partisine geçmesi gündemdeki sıcaklığını korurken, Milli Görüş’ün simge isimlerinden yazar Ahmet Çıtlakoğlu da konuyla ilgili çarpıcı açıklamalar da bulundu.
Siyasette yeni odak noktasının Gelecek Partisi olduğuna işaret eden Çıtlakoğlu, Milli Görüş emekçisi olarak nitelendirdiği eski belediye başkanı Hurşit Yüksel’in dürüstlüğüne ve ahlakına, belediye başkanı olarak görev yaptığı süre içerisinde hiçbir yolsuzluk ve hukuksuzluğa bulaşmadığı gibi geçit de vermediğine bizatihi şahit ve kefil olduğunu belirtti.
Gelecek Partisi’nin, ‘’Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’’ çalışmaları kapsamında 5 muhalefet partisiyle birlikte fotoğraf vermesi ve mutabakat metnine imza atması, kulislerde bu partinin iktidar olma iddiasının güçlenmesi şeklinde değerlendirilirken, hemen akabinde AK Parti’nin Giresun belediye eski başkanı Hurşit Yüksel’in Gelecek Partisi’ne katılması siyasi çevrelerde adeta deprem etkisi yarattı. Daha öncede iki dönem Görele belediye başkanlığı yapan Ertuğrul Melikoğlu’nun da Gelecek Partisi’ne katılması, İl Başkanlığına ise AK Parti’den 10 yıl Duroğlu Belediye Başkanlığı yapan Murat Kılıçaslan getirilmesi ve ayrıca uzun süre AK Partinin çeşitli kademelerinde siyaset yapan Göreleli Mehmet Kuğu’nun Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı olması ardından eski belediye başkanı Hurşit Yüksel’in de Gelecek Partisine transferi hususunda Milli Görüş hareketinin duayen ismi yazar Ahmed Çıtlakoğlu bu transferin siyasi dengeleri ciddi şekilde değiştireceğini savundu.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan ve “Hurşit Yüksel de Davutoğlu saflarına katıldı’’diyerek sözlerine başlayan Çıtlakoğlu şunları söyledi;
– 2001’de AK Parti’nin Giresun’da teşkilatlanmasında emek sarf eden ve Kurucu İl Yönetiminde yer alan, bir dönem AK Parti kimliğiyle Giresun Belediye Başkanlığı yapan, Millî Görüş mektebinde yetişmiş İnşaat Mühendisi Hurşit Yüksel siyasî tercihini kurucuları arasında yer aldığı iktidar partisinden yana değil de acaba neden yeni kurulmuş bir muhalefet partisinden yana kullandı?” Dedi ve “her halde esas sorulması gereken sual, bu olsa gerek’’ şeklinde sözlerine devam etti. ‘’AK Parti’den ayrılıp başka saflarda yer alanları (sebeplerini araştırmadan ve düşünmeden) peşinen hain damgasıyla damgalamaya alışmış bazı parti taassubunda olanların zanla hareket edip vebal altında kalmamaları için not düşelim ki; Millî Görüş saflarında birlikte omuz omuza mücadele verdiğim ve yakinen tanıdığım sevgili Hurşit Yüksel kardeşimizin dürüst olduğuna, helâl ve haram hassasiyeti olduğuna inanırım… Belediye Başkanlığı döneminde rüşvetle, yolsuzlukla itham edilen bir uygulamasına şahit olmadım…’’ dedi.
Giresun Belediye eski Başkanı Hurşit Yüksel’in, Gelecek Partisi’ne katılmasının yankıları bu şekilde sürerken, yaptığı son ataklarla iktidar kapılarını aralamaya çalışan Davutoğlu ve ekibine ciddi katılımlar olacağı bilgileri de bizlere ulaşmakta.
KAYSERİ YOZGATLILAR FEDERASYONU’NDAN ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKAN YARDIMCISI ERTUĞRUL SOYSAL’A ZİYARET
Kayseri Yozgatlılar Federasyonu Başkanı Deniz Çağan ve yönetim kurulu üyeleri, Başkent temasları kapsamında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Ertuğrul Soysal’ı ziyaret ettiler. Heyet ziyarette, gerek federasyon çalışmaları ve gerekse de karşılıklı yapılabilecek çalışmalar hususunda görüş alışverişinde bulundu.
Gerek Kayseri ve gerekse de Yozgat’ın gelişimine katkı koymak adına kolları sıvayan Kayseri Yozgatlılar Federasyonu Başkanı Deniz Çağan ve yönetim kurulu üyeleri bu kapsamda Ankara’da çeşitli temaslarda bulundu. Heyet ilk olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Ertuğrul Soysal’ı makamında ziyaret etti.
Ziyarette Kayseri Yozgatlılar Federasyonu yönetim kurulu üyeleri, Ersan Dağdeviren, Koray Can, Murat Gencer, Kazım Karagöz, Dursun Açıkyürek’te yer aldı.
Başkan Çağan’ın yönetim kurulu üyelerini tanıtmasının ardından ziyarete ilişkin konuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Ertuğrul Soysal, “Yozgatlılar Federasyonu Başkanı ve yönetimi misafirimiz Deniz bey daha önce aradı ve ziyaret etmek istediklerini söyledi bizlerde başüstüne dedik. Biz yozgatlıları severiz. Kayseri’de de olsa, istanbul’da da olsa İzmir’de de olsa. Hep kapım açıktır. Ayrı gayrımız olmaz. Bu günde kardeşlerimiz burada misafirimiz. Bu zaman içerisinde Yozgat’ı konuşacağız. Yozgat’ta, yapılacak olan ve yaptıklarımızdan bahsedeceğiz. Bakanlık olarak bazı icraatlarımız oldu, asgari ücret tespitidir, maaşların artışıdır. Görüşmeleri devam eden 600 ek göstergenin komisyon başkanlığını da ben yapıyorum. Onunla ilgili fikir telakisinde bulunacağız. Buradan kayseri’de yaşayan Yozgatlı kardeşlerime selamlarımı iletiyorum. Burada bir kardeşleri olduklarını unutmasınlar. Biz burada hem yozgat hem ülkemizi temsil ediyoruz. Yozgat’ın ve bütün ülkemizin hayrına ne varsa biz hep yanlarında yer aldık. Bundan sonra da almaya devam edeceğiz. Bu vesile ile tüm kardeşlerimize bir kez daha hoşgeldiniz demek istiyorum. Bakanlığımızda misafir etmekten de büyük onur duyduğumu ifade ediyorum.” Dedi.
Kayseri Yozgatlılar Federasyonu Başkanı Deniz Çağan ise, yoğun programları arasında taleplerini kabul etmelerinden dolayı bakan yardımcısı hemşehrileri Ertuğrul Soysal’a teşekkür ederek, “Bizlerde biliyoruz ki Yozgatımıza yapmış olduğunuz hizmetlerle, 3 dönem yapmış olduğunuz milletvekilliği döneminizde sadece memleketinizde değil, tüm ilçelerde hizmet vermeniz, eser bırakmanız bu güngüzel şekilde anılmanızı sağlıyor. Biz aslında bu günkü ziyaretimizi biraz gecikmeli de olsa hayırlı olsun ziyareti niteliğinde oldu. Daha önce hava muhalefeti dolayısıyla ziyaretlerimizi ertemek zorunda kaldık. Daha sonra yeni yılda gelince çalışmalarınız hızlı devam etti. Asgari ücretin tespiti ve bakanlık olarak çalışmalarınızın yoğunluğundan dolayı bu güne fırsat oldu. Biliyoruz ki yakın zamanda Yozgat’ı ziyaret ettiniz. İnşallah en kısa sürede bizlerde sizleri Kayseri’ye de bekliyoruz. Kayseri ile olan gönül bağınızın çok eskiye dayalı olduğunu biliyoruz. Kayseri’ye geldiğinizde sizleri ağırlamak, hemşehrilerimizle buluşturmak isteriz. Bu anlamda bizler Kayseri’de yaşayan Yozgatlılar olarak, bizler nasıl yardımda bulunabiliriz, bu konuda bizlerde el birliği ile çalışıp sizlere bu konuda gerekli brifingi, gerekli dosyaları vermeye hazırız. Bizim de fikirlerimizi almak için bu gün burada istişare içerisinde olacağız. Bu anlamda bizleri kabul ettiğiniz için tüm hemşehrilerim adına, yönetim kurulum ve şahsım adına teşekkür ederim” diye konuştu.