2. Ulusal Proloterapi Sempozyumu

Pamukkale, 8-10 Mayıs tarihleri arasında çok önemli bir sempozyuma ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Çok değil, birkaç yıl öncesine kadar ülkemizde adı dahi bilinmeyen ‘Proloterapi’ yöntemi Pamukkale’de en kapsamlı ulusal bilimsel sempozyuma dönüşecek. Kas – eklem sisteminin kronik hastalıklarını ameliyat olmaktan kurtaran yöntem olan Proloterapi’nin masaya yatırılacağı bu etkinlik bu konuda ihtisaslaşmış yüzlerce insanı ağırlamasının yanı sıra en kapsamlı ve en bilimsel etkinlik olarak da öne çıkacak. “Bel Sorunlarında Proloterapi” üst başlığıyla start alacak sempozyuma tamamlayıcı tıp uygulamaları hakkındaki son gelişmeler damgasını vuracak.

Bilimsel Proloterapi eğitimi almış ve kursu tamamlamış, uzman hekimler tarafından uygulanan Proloterapi yöntemi; rahatsızlığa neden olan hasarlı doku üzerine özel bir solüsyonun enjeksiyonla uygulanması ile o bölgede iyileştirici hücreleri harekete geçirerek bağışıklık sisteminin hızla devreye girmesini sağlıyor. Cerrahi müdahale gerektiren hastalıkların tedavisinde bile, vücudun kendi kendini iyileştirme özelliğini devreye sokan tamamlayıcı tıp uygulamalarından Proloterapi yöntemi sayesinde, birçok rahatsızlık tedavi edilebiliyor. Hastalığa neden olan sebebi ortadan kaldırmak amacıyla uygulanan Proloterapi yöntemi, kalıcı iyileşme sağladığı için her gün daha fazla insanın Proloterapi tedavisine olan ilgisini arttırıyor. Bilimsel Proloterapi Derneği (BPoD) Başkanı, Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Hasan Doğan tarafından uygulanan ve öğretilen, yakın zamanda da Sağlık Bakanlığı tarafından da kabul edilen Proloterapi yöntemi, başta; bel- boyun fıtığı, menüsküs, kas ve, iskelet sistemi kaynaklı ağrılar, migren, topuk dikeni, femur başı rahatsızlığı, tenisçi dirseği, eklem kireçlenmeleri gibi birçok hastalığın cerrahi müdahaleye gerek kalmadan iyileşmesini sağlıyor.

En Kapsamlı ve En Bilimsel Sempozyuma İlgi Büyük

Proloterapi’yi Türk hekimlerine öğreten, Op.Dr. Hasan Doğan; 2. Ulusal Proloterapi Sempozyumu’nun birincisine oranla çok daha geniş katılımlı ve kapsamlı olacağını, bilimsel verilerden oluşan sunumların yanı sıra hasta uygulamalarının yapılacağını belirterek sempozyuma çoğunlukta uzman doktorların ve akademisyenlerin katılacağını açıkladı. Verilecek eğitimin katılımcılarda önemli farkındalık yaratacağını belirten Doğan, sayılı günler kala pek çok önemli ismin katılacağını ifade etti.

2. Ulusal Proloterapi Sempozyumu’na Sağlık Bakanlığı yetkililerinin de katılacağının bilgisini veren Op.Dr. Hasan Doğan, sempozyuma katılan doktorların; kas, iskelet ve omurga kaynaklı hastalıklarda çok başarılı sonuçlar veren Proloterapi tedavisi hakkında kapsamlı bir eğitim göreceklerini belirtti. Proloterapi Uzmanı ve Eğitmeni, Op. Dr. Hasan Doğan; ülkenin dört bir tarafından çok sayıda doktor, uzman doktor ve akademisyenin katılacağı bu sempozyumla daha çok hastayı tedavi etme imkânlarının artacağını söyledi.

2. Ulusal Proloterapi Sempozyumu’nun Türkiye için çok önemli olduğunun altını çizen Op. Dr. Hasan Doğan, sempozyuma Adnan Menderes Üniversitesi’nden, Karadeniz Teknik Üniversitesinde, Cumhuriyet Üniversitesinden, Pamukkale Üniversitesinden akademisyenlerin ve birçok özel hastane sahibinin, başhekimlerin, Ortopedist, Fizik tedavi, Dahiliye uzmanı, Beyin cerrahı, Nörolog ve aile hekimlerinin katılacağına dikkat çekerek 2. Ulusal Proloterapi Sempozyumu’nun kalıcı ve doğal tedavi açısından önemine vurgu yaptı. Özellikle müzmin sorun olarak bilinen ve toplumda hemen hemen herkes de görülen bel ağrısı sorunlarının “Bel Sorunlarında Proloterapi” üst başlığıyla da bu sempozyum da irdeleneceğini vurgulayan sözlerini şöyle noktaladı.

Doğan: “ Tamamlayıcı Tıp Üniversitelerde Ders Olarak Verilmeli”

Proloterapi yönteminin yakın zamanda mutlaka üniversitelerde verilecek derslerin arasına alınacağına dair inancının tam olduğunu belirten Op. Dr. Hasan Doğan, Proloterapi tedavi yöntemi hakkında şunları söyledi: “Daha birkaç yıl önce ülkemizde, tamamlayıcı, alternatif ve geleneksel tıp kelimeleri telaffuz edilmezken, artık şimdi Sağlık Bakanlığı’na bağlı bu isimde bir daire var. Bu dairenin başındaki insanlar modern dünyada, bilimsel olan tamamlayıcı tıp uygulamalarını yerinde incelemekte ve bizlere zaman zaman yol göstermektedirler. Yönetmelik taslağı resmi gazetede yayınlanmıştır.”

Türk hekimlerinin, özellikle birinci basamakta çalışan hekimlerin ve aile hekimlerinin katılımı ve bu yöntemi öğrenmeleri çok önemlidir. dedi.