Üniversitelerden haberler (11.05.2018)

ERÜ KONSEYİ YENİ ÜNİVERSİTE İÇİN TOPLANDI

Erciyes Üniversitesi Öğrenci Konseyi Başkanı Berat Deniz, rektörlük önünde bir basın açıklaması yaptı. Yeni kurulan üniversiteye karşı olmadıklarını dile getiren Deniz, üniversitenin kurulma sürecinde öncelikle öğrencilerin ihtiyaçlarının giderilmesi gerektiğini söyledi. Erciyes Üniversitesi’nin bölünerek yeni bir üniversite kurulması hakkında Erciyes Üniversitesi Öğrenci Konseyi bir basın açıklaması yaptı.

Erciyes Üniversitesi Rektörlük önünde bir araya gelen öğrenciler adına konuşan Erciyes Üniversitesi Öğrenci Konseyi Başkanı Berat Deniz yaptığı açıklamada, “Bilindiği üzere yeni üniversite kurulması kararı TBMM den geçerek onaylanmıştır. Üniversitemizde de gerçekleşen bölünme işlemi tüm öğrenci arkadaşlarım tarafından itidalli bir şekilde izlenmiş büyüklerimiz, hocalarımız bizler için en iyisini düşünür düşüncesiyle bekleyişimiz bu ana kadar sürmüştür. Lakin bölünme sürecinde birim değiştirme talebi olan hocalarımızı veya değiştiren hocalarımızı duyunca umutlarımızın kırıldığını belirtmek isterim. Basın açıklamamızın sebebi bölünme neticesinde öğrenci arkadaşlarımızın yaşaması olası mağduriyetleri dile getirmek amacı iledir. Bu süreçte öğrenciler İlgili Rektör Yardımcısı tarafından susturulmak istenmiş, tavır alırız şeklinde tehdit vari konuşma yapılmıştır. Yeni Üniversitelerin kurulması Ülkemizin gelişmesi açısından önem taşımaktadır. Öğrenciler olarak yeni Üniversitelerin kurulmasına karşı değiliz. Ayrıca Yüksek Öğretim Kurumunun da konu ile alakalı öğretim elemanı başına düşen öğrenci sayını düşürerek kaliteli bir eğitim amaçlamasını yerinde buluyoruz. Ancak Üniversitelerin kurulması sürecinde öğrenci yerleştirmeleri yapılmadan önce öğrencilerin temel ihtiyaçları olan barınma, yurt imkânları, ulaşım, yemekhane, kütüphane ve benzeri ihtiyaçlarını giderecek tesislerin kurulması gereklidir. Bir başka açıdan da İlgili bölümle alakalı eğitim imkanlarının eksiksiz ve kaliteli olması açısından alt yapı çalışmalarının yapıldıktan sonra tercih kılavuzunda yer alıp öğrenci yerleştirmeleri yapılmasının doğru olacağını düşünüyoruz. Bu düşüncelerle; Üniversitemizin bölünerek yeni kurulan Kayseri Üniversitesine 2017-2018 Eğitim-Öğretim sezonu sonunda devri yapılacak olan Fakülte ve Meslek Yüksekokulları ve bu okullarda öğrenim gören öğrenci arkadaşlarımız için isteklerimiz, -Öncelikle bu arkadaşlarımız Erciyes Üniversitesini tercih etmiş olup öğrenimleri bitene kadar Üniversitemizde başladıkları gibi aynı bina ve imkanlarda öğrenimlerini tamamlamaları; -Üniversitemizin sağlık, spor gibi imkân ve tesislerinden faydalanmaya devam etmeleri, -Üniversitemizin kütüphane, yemekhane gibi tesis ve imkanlarından faydalanmaları, -Üniversitemizden Yeni kurulan Kayseri Üniversitesine geçen bölümlerde gerek öğrenci konseyi üyelerimiz gerekse üniversitemizin çeşitli kulüplerinde faaliyet gösteren arkadaşlarımızın faaliyet ve görevlerine devam etmelerini talep ediyoruz. İlgililerden konu ile ilgili hassasiyet ve açıklama beklediğimizi belirtiriz ” dedi.

Bölünme sürecinde ilgili rektör yardımcısı tarafından öğrencilerin susturulmak istendiğini ileri süren Deniz, hocalarının birim değiştirme talepleri umutlarını kırıldığını söyledi. Erciyes Üniversitesinde okuyan öğrencilerin eğitimlerinin bitene kadar okumalarına müsaade edilmesi gerektiğini belirten Başkan Deniz, öğrencilerin sağlık, spor ve tesislerden faydalanmalarına devam etmeleri gerektiğini dile getirdi.

ERÜ’de “Düşüncenin İzinde XXXV: E. Levinas” Konulu Konferans Düzenlendi

 Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Bilim-Kültür ve Sanat Komisyonu tarafından “Düşüncenin İzinde XXXV: E. Levinas” konulu konferans düzenlendi.

Edebiyat Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen etkinliğin açış konuşmasında Felsefe Bölüm Başkanı Prof. Dr. Arslan Topakkaya, Emmanuel Levinas’ın çağdaş felsefenin önemli filozoflarından olduğunu söyledi.

 Topakkaya, “Bütün filozoflar dikkat çekici. Levinas birçok filozof gibi Alman felsefesinden etkilenmiş bir isim” dedi.

Konferansın konuşmacısı Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cevriye Demir Güneş de konuşmasında şunları kaydetti: “Çağdaş Fransız filozoflarından Litvanya asıllı Yahudi bir filozoftur Levinas. Son çalışmalarımdan hareket ederek kutsiyetin filozofu diyorum ona. 1906 yılında doğup 1995 yılında ölmüştür Levinas.”

Konferans soru-cevapların ardından sona erdi.

ERÜ Mühendislik Fakültesinin Kuruluşunun 40. Yılı Kutlandı

Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Mühendislik Fakültesinin kuruluşunun 40. yılı nedeniyle etkinlik düzenlendi.

Özel bir restoranda düzenlenen etkinliğe, Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatih Altun ile çok sayıda yüksekokul müdürü, akademik ve idari personel katıldı.

Mühendislik Fakültesi’nin tanıtım filminin gösterimi ile başlayan etkinliğin açılış konuşmasını yapan Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatih Altun, fakültelerinin 40. yılını kutladıklarını belirterek, kuruluşundan bu yana fakülteye katkı veren akademisyen ve personele teşekkür etti.

Dekan Altun, “Erciyes Üniversitesi’nin önemli bir fakültesi olarak araştırma üniversitesi olmakla bizim yükümüzün ne kadar da arttığının her zaman farkındayız. Yaptığımız çalışmalar ve araştırmalarımız belirli bir çizgisini korumak suretiyle adeta bir aile ortamında coşkulu bir şekilde yüksek motivasyonla çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bunun gerçekleşmesinde önceki dönem dekanlarımızın ve rektörlerimizin fakülteye katkıları çoktur. Mühendislik Fakültesi olarak biz üniversitemize uygun bir lokomotif görevini her zaman üstlenmekte ve bunu gururla taşımaktayız. Bu manada özellikle kalite geliştirme anlamında akreditasyon süreçlerimizde yüzde yüze yakın bir seviyeye gelmiş durumdayız. Biz ortaya koyulan gelişmelerde fakülte olarak her zaman öncü olmaya gayret ediyoruz. Bu öncü hareketimizi gerçekleştirirken de geriye dönüp tarihimize bakıyoruz” dedi.

Konuşmaların ardından 2017 yılında akademik başarı elde eden ve unvan değişikliği olan öğretim üyelerine plaket takdim edildi.

ERÜ’de Suriye Tanıtım Günü etkinliği

Erciyes Üniversitesi’nde (ERÜ) Uluslararası Öğrenciler Koordinatörlüğü ve Suriyeli Öğrenciler Birliği tarafından “Suriye Tanıtım Günü” etkinliği  düzenlendi.

İletişim Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen etkinliğe; Vali Yardımcısı Ali Uslanmaz, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Kemal Apalak, Erciyes Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi (ERSEM) Türkçe Öğrenim Koordinatörü Okutman Emre Gökduman’ınyanı sıra çok sayıda akademisyen ve öğrenci katıldı.

Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan etkinliğin açılış konuşmasını yapan ERSEM Türkçe Öğrenim Koordinatörü Okutman Emre Gökduman, ERSEM Türkçe Eğitim Hazırlık Programında 240 Suriyeli öğrenciye eğitim verdiklerini söyledi.

Gökduman, “Eğitim gören Suriyeli öğrencilerimiz artık kendilerini evlerinde hissettikleri için ve daha önce üniversitemizde yapılmış diğer ülke tanıtım programlarından da esinlenerek bu programı hazırladılar. Bu bağlamda bugün düzenlenen etkinlik ile Suriye’yi tanıma fırsatımız oluyor” dedi.

Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Kemal Apalak da, konuşmasında Suriye’de yaşanan savaşın biran önce bitmesi temennisinde bulundu.

Prof. Dr. Apalak, “Bu coğrafyada tek bir bayrak altında uzun yıllar aynı kaderi, aynı görevi ve misyonu yüklendik. Dolayısıyla bu coğrafya hepimizin ortak kaderi. Bu coğrafyada bizler birbirimize sahip çıkmadığımız sürece bu coğrafyada tutunmamız ne Suriyeli olarak, nede Türk olarak mümkün değil. Suriye toprakları sizlerin topraklarıdır. Biran önce savaşın bitmesi ve gerçek topraklarınızda, vatanınızda inşallah sizden doğacak yeni nesilleri yetiştirmeniz ve Suriye Devletine yeni şekilleneceği şekilde sahip çıkmanız en büyük temennimizdir” dedi.

Vali Yardımcısı Ali Uslanmaz ise, ülkemizde 3,5 milyon, Kayseri’de ise yaklaşık 73 bin Suriyelinin misafir edildiğini belirtti.

Vali Yardımcısı Uslanmaz, “Sizlerle soframızı, ülkemizi her şeyimizi paylaştık. Her zamanda paylaşmaya devam edeceğiz.  Bugün ülkemizde anasınıfından üniversiteye kadar siz kardeşlerimiz ülkemizde eğitim ve öğretim görebilmektesiniz. Sizlere her zaman başarılar diliyoruz” diye konuştu.

Etkinlik, Suriye tanıtım videosu gösterimi ile öğrenciler tarafından tiyatro ve geleneksel dans gösterisinin ardından sona erdi.

ERÜ Hastaneleri’nde “4. Erciyes Çocuk Romatoloji Akademisi” Etkinliği Düzenlendi

 Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından “4. Erciyes Çocuk Romatoloji Akademisi Tedavine Uy, Spor Yap, Daha İyi Ol 2018” etkinliği düzenlendi.

 Çocuk Hastanesi’nde düzenlenen etkinliğe, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hakan Poyrazoğlu, Çocuk Romatoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ruhan Düşünsel ile çok sayıda doktor, hemşire,  romatizma hastası çocuklar ve aileleri katıldı.

Etkinlikte Çocuk Romatoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ruhan Düşünsel, Erciyes Çocuk Romatoloji Akademisi hakkında bilgiler verdi.

Prof. Dr. Düşünsel, “Çevreden gelen hastalarımızla birlikte çok sayıda hastaya hizmet vermekteyiz. Tüm hastalarımızla bir aile gibiyiz. Bu toplantılar hastalıklar hakkında toplumda farkındalık yaratmak için yapılmaktadır. Tabi buraya gelenler daha çok bizim hasta grubumuz. Ama dışarda yapılan etkinliklere farklı hastalarda katıldığı için romatizmal hastalığı duyurmuş oluyoruz. Hastalarımız ve ailelerimizle birlikte güzel bir vakit geçirmiş oluyoruz. Hasta, hasta sahibi ve sağlıkçıların uyumu olmazsa bütün kronik hastalıklar gibi romatolojik hastalığında tedavisinde başarıya ulaşmak mümkün değil.  Bu sebepten dolayı da biz bu etkinliği düzenliyoruz. Bu yıl 4.’sünü yapmakta olduğumuz toplantı artık gelenekselleşti. Bundan sonrada her yıl devam edeceğiz” dedi.

Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hakan Poyrazoğlu da konuşmasında amaçlarının hastalık hakkında farkındalık yaratmak olduğunu söyledi.

Dekan Poyrazoğlu, “Topluma çocuk romatolojisini anlatmak gerekiyor diye düşündük. Bu konuda da etkinlikler yaparak farkındalık oluşturalım kararını verdik. Bugün hem eğleniyoruz, hem öğreniyoruz. Sadece akademik personel değil, hastalarımıza ve hasta yakınlarımıza neler yapmaları gerektiğini anlatmaya çalışıyoruz” diye konuştu.

Açılış konuşmalarının ardından Arş. Gör. Nihal Şahin tarafından romatolojik hastalıklarda tedavi ve izlem süreci hakkında bilgi verdi.

Daha sonra etkinlik kapsamında çocuk hastanesi bahçesinde egzersiz ve rehabilitasyon, yoga, refleksoloji ve jimnastik etkinliği düzenlendi.

Buradaki etkinliklere, Talas Belediye Başkanı Dr. Mustafa Palancıoğlu ile Başhekim Prof. Dr. Kudret Doğru’da katıldı.

AGÜ Çocuk Üniversitesi’nden Girişimcilik Atölyeleri

Çocuk Girişimciliği Eğitimleri Devam Ediyor

Abdullah Gül Üniversitesi (AGÜ) ile Orta Anadolu Kalkınma Ajansı (ORAN) Kayseri Yatırım Destek Ofisi arasında imzalanan işbirliği protokolü kapsamında uygulanan “Çocuklar için Uygulamalı Girişimcilik” eğitim atölyeleri devam ediyor.

AGÜ Çocuk Üniversitesi “Çocuklar için uygulamalı girişimcilik” atölyesinin bu ayki katılımcıları Yeşilhisarlı çocuklar oldu. Sümer Kampüsü’nde iki gün süren atölye çalışmalarına 9-11 yaş aralığındaki 20 çocuk  katıldı.

“Çocuklar için Uygulamalı Girişimcilik” projesinde Yaratıcılık, İnovasyon ve Marketing atölyeleri yer aldı. Eğitim atölyeleri ve saha ödevleri sayesinde, çocuklara öğrendiklerini birebir gerçek hayatta pratiğe dönüştürme fırsatı tanındı.

Çocuk Üniversitesi Koordinatörü H. Fikri Ulusoy, “Projenin amacı, girişimcilik becerisini, çocuklarımıza erken yaşlarda kazandırıp, girişimcilik konusunda çocuklarda farkındalık oluşturmaktır” dedi.

Ulusoy, atölye çalışmalarında girişimcilik, kritik düşünme, problem çözme, iletişim, işbirliği, yaratıcılık, iş fikri, strateji, pazarlama, satış yapma içerikleri ve uygulama çalışmalarına yer verdiklerini atölye çalışmalarına katılan çocukların sayısının 150’yi geçtiğini söyledi.

Karpuzsekisi Köyü Öğrencileri AGÜ’de

Hacılar Karpuzsekisi Köyü İlkokulu Öğrencileri Laboratuvarları Gezip Deneylere Katıldılar

Kayseri’nin Hacılar İlçesi Karpuzsekisi Köyü İlkokulu  öğrencileri, öğretmenleriyle beraber, Abdullah Gül Üniversitesi’ni (AGÜ) ziyaret ederek, üniversiteyi gezdiler.

Okul Müdürü Erol Erdoğan başkanlığında 3 öğretmen ve 45 öğrenci, Sümer Kampüsü’nde Kimya ve Biyogenetik laboratuvarlarını gezdi. Yapılan çalışmalar ve cihazlar hakkında bilgilendirilen öğrenciler, mikroskopla bakterileri incelediler ve deneylere katıldılar.

Robotik çalışmalarını izleyen öğrenciler, daha sonra  sağlıklı beslenme konusunda seminere katıldılar. Sümer Kampüsü içindeki Cumhurbaşkanlığı Müzesini de gezen öğrenciler ve öğretmenler güzel bir günün ardından üniversiteden ayrıldılar.

Rektör Prof. Dr.  İhsan Sabuncuoğlu, öğretim üyeleri ile geçtiğimiz 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü, Hacılar Karpuzsekisi Köyü İlkokulu ve Ortaokulunda öğretmen ve öğrencileri ile birlikte kutlamıştı.

Rektör Sabuncuoğlu bu ziyarette, AGÜ’nün imkanlarından öğretmen ve öğrencilerin faydalanmaları için kapılarının her zaman açık olduğunu ifade ederek, öğrencileri ve öğretmenleri üniversiteye davet etmiş, üniversitenin olanaklarını kullanabileceklerini belirtmişti.

AGÜ’den Bilgisayar Oyunları ile Dünya Tarihi Dersi

Türkiye’de ve Dünyada Örnek Bir Ders Olması ve Geliştirilmesi Hedefleniyor.

Yapay Zeka Yöntemleri ile Tarihi Bir Nebze Kopyalamaya Çalışan Strateji Oyunlarıyla Öğrencinin O Tarihsel Dönemler İçinde Rol Alması Sağlanıyor

Abdullah Gül Üniversitesi’nde (AGÜ)  tarih temalı bilgisayar oyunları ile dünya tarihi dersi tasarlandı. Öğrenciler tarih dersini klasik eğitim yöntemlerin yanı sıra tarih temalı bilgisayar oyunlarını da kullanarak yapıyor.

AGÜ Mimarlık ve Bilgisayar Mühendisliği Bölümlerinin ortaklığıyla tasarlanan “Tarih ile Oyun Oynamak (Playing with The Past) isimli derste, öğrenciler klasik eğitim yöntemlerin yanı sıra tarih temalı bilgisayar oyunlarını da kullanarak dünya tarihine giriş yapıyorlar.

Mimarlık Dr. Öğretim Üyesi A. Erdem Tozoğlu ve Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Dr. Öğretim Üyesi M. Şükrü Kuran’ın birlikte yürüttüğü derste bir yandan Ortaçağ’dan başlayıp günümüze kadar gelen zaman diliminde oldukça detaylı strateji oyunları kullanarak öğrencilerin ilgili devirler hakkında tecrübe temelli, derinlemesine bilgiye ulaşması hedefleniyor.

Oyunlar üzerinden verilen eğitimde ezber temelli tarih dersi yapısından kurtulmak hedeflenirken, tarih “Ben orada olsaydım ne yapardım” düşüncesi etrafında anlatılmaya çalışılıyor.

Derste İsveçli Paradox Interactive firmasının geliştirmiş olduğu çeşitli strateji oyunları (ör: Europa Universalis IV) kullanılırken, öğrenciler oyunlarda elde ettikleri tecrübeleri her hafta Internet üzerindeki bir blog sayfasında yayınlıyorlar (playingwithpast.wordpress.com).”

Mimarlık Dr. Öğretim Üyesi A. Erdem Tozoğlu, dersi öğrenciler açısından oldukça keyifli hale getirdiklerini ve tarih dersine farklı bir yaklaşım getirdiklerini söyledi.

Tozoğlu,  “Böylelikle öğrencilerin tarihsel dönemlerle kendileri arasında oluşan mesafeyi biraz kapatmalarını sağlamak amacındayız. Öğrenciler tarihsel dönemleri anlamakta güçlük çekiyorlar. Biz burada teknolojiyi kullanarak, bilgisayar oyunlarıyla tarih dersini eğlenceli hale getirerek, öğrencilerin kolay anlamalarını sağlıyoruz” dedi.

Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Dr. Öğretim Üyesi M. Şükrü Kuran da, normal klasik bir tarih dersinde öğrencilerin konunun içinde bir şahıs olmayıp, konunun dışında üçüncü bir şahıs olduklarını ifade etti.

Kuran,  dersle ilgili şu bilgileri verdi:

“Biz burada dersin metodolojisinde öğrencilerin orada gibi olmalarını ‘Ben orada olsaydım ne yapardım’ sorusunun cevabını düşünmelerini ve derin bir şekilde öğrenmelerini sağlamaya çalışıyoruz. Biz dersimizde buna imkan sağlayacak çok detaylı strateji oyunları kullandık. Bu strateji oyunları, ortaçağ, yeni çağ, yakın çağ gibi bazı tarihsel dönemlerin sosyal yapılarını modelleyerek, bu model üzerinde belli yapay zeka yöntemleri ile tarihi bir nebze kopyalamaya çalışıyor. Öğrenci de burada genel olarak bir ülkeyi kontrol ediyor. Sistemin içinde kendisinin nasıl davranabileceğini düşünüyor. Öğrenciler derste tecrübe edindikten sonra, playingwithpast.wordpress.com adresli blog sayfasında görüşlerini paylaşılıyorlar. ”

Yeni eğitim yöntemlerinden biri olarak denenen ve deneysel bir ders olan Bilgisayar Oyunları ile Dünya Tarihi Dersinin Türkiye’de ve dünyada örnek bir ders olması ve geliştirilmesi hedefleniyor.

“Gen teknolojisindeki gelişmeler büyük riskler barındırıyor”
Gen teknolojisindeki gelişmeler tıbbi alandan tarıma pek çok sektörde büyük değişimlere yol açarken aynı zamanda önemli tartışmaları beraberinde getiriyor. Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin düzenlediği Uluslararası Gen Hukuku Sempozyumu’nda uzman konuşmacılar gen teknolojisine dair hukuki sorunları masaya yatırdı.
Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi, İstanbul Barosu ve İstanbul Barosu Sağlık Hukuku Merkezi işbirliğiyle hukuk ve akademi dünyasından seçkin konuşmacıların katılımıyla “Uluslararası Gen Hukuku Sempozyumu” düzenlendi.
İstanbul Barosu Sağlık Hukuku Merkezi Başkanı Prof. Dr. Pervin Somer ve Özyeğin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Esra Gençtürk’ün açılış konuşmalarını yaptığı sempozyumda genetik çalışmalardaki etik ilkelerinden verilerin korunması ve soybağı hukukuna kadar pek çok konu tartışıldı. Avusturya ve Polonya’daki ilgili düzenlemelerin de konuşulduğu sempozyuma Bialystok Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden akademisyenler de konuşmacı olarak katıldı.
“Gen teknolojisindeki gelişmeler devrim niteliğinde yenilikler getiriyor”
Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Özyeğin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Esra Gençtürk, “10. yılını geride bırakan genç bir üniversite olmamıza rağmen, dünyadaki çok farklı örneklerden yola çıkarak kendimize has belirlediğimiz bir misyonumuz var. O misyonda da hiç şüphesiz bilim, üretim ve eğitim ana faaliyetimiz olarak tanımlanıyor, ama aynı zamanda hem öğretim üyesi kadromuzun hem de öğrencilerimizin tartıştığımız konuların muhakkak uygulamalarında yer almalarını arzu ediyoruz. Bu yolculukta çok farklı kurumlarla da işbirliği yapıyoruz. En değer verdiğimiz işbirliklerinden bir tanesi de İstanbul Barosu’yla yaptığımız ortak işler. Hepimizin bildiği üzere, teknolojik açıdan hızlı değişkenlik gösteren bir dünyaya doğru ilerliyoruz. Burada her bilim alanının kendine has birtakım çalışmalar yürütüyor olması gerekiyor. Fakat günümüzün gerçeğini göz önünde bulundurursak bu çalışmaların bir bilim alanıyla kısıtlı kalmaması gerektiğini görüyoruz. Çok daha multidisipliner hatta uluslararası boyutuyla konuyu ele almamız gerekiyor.  Bugün Gen Hukuku Sempozyumu’nda bunun çok güzel bir örneğini görüyoruz. Bu tip bir sempozyumda İstanbul Barosu’yla işbirliği yapmaktan onur duyuyoruz” dedi.
Genetik bilgiler biyolojik silah üretiminde kullanılabilir
Gen teknolojisindeki gelişmeler için yasal bir çerçeve çizilmediği takdirde büyük risklerle karşı karşıya kalabileceğimizi belirten Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Dr. h. c. Yener Ünver ise “Gen çalışmalarıyla, insan kopyalamadan embriyo üzerinde yapılacak deneylerle çocuğun cinsiyetinin belirlenmesine kadar insan haklarına aykırı pek çok uygulama yapılması riski bulunuyor. Hatta insanların genetik bilgileriyle herhangi bir savaşta yıkıcı bir biçimde bağışıklık sistemini ortadan kaldıracak veya zayıflatacak biyolojik silahlar üretilebilir. Gen teknolojileri kişilerin sağlık verilerinin başkaları tarafından kötüye kullanılması gibi büyük riskler içerebilir. Bu bağlamda gen hukuku, gen teknolojisinden doğabilecek zararları önlemek, anayasal hakları korumak ve bu kapsamda hak ve yükümlülükleri belirlemek gibi amaçlara hizmet etmektedir. Hukuk hem bilim ve araştırma özgürlüğü hem de insan hakları arasında adil ve hukuka uygun bir denge kurmalıdır. Hukuk bu alanda yasaklayıcı olmayıp, insan hakları ihlalleri ve tehlikeler konusunda güvence getirecek kanuni düzenlemeler ortaya koymalıdır. Örneğin Biyobankalara ve adli veri bankasına tıbben ve hukuken ihtiyaç var, fakat gerekli düzenlemeler insan hakları güvencelerini de içermelidir” diye konuştu.