15 Temmuz’la ilgili açıklamalar…

15 TEMMUZ DEMOKRASİ VE MİLLİ BİRLİK GÜNÜ PROGRAMI

15 Temmuz 2018 Pazar günü saat 11.00’de İlimizdeki Kayseri Garnizonu ve Kartal Şehitliği ile Asri Mezarlık Polis Şehitliğindeki şehit mezarları; Vali, Garnizon Komutanı, Büyükşehir Belediye Başkanı, il protokolü, sivil toplum temsilcileri, şehit yakınları, gazilerimiz ve vatandaşlarla birlikte ziyaret edilecektir. İlçelerimizde de benzer programlar icra edilecektir.

15 Temmuz 2018 Pazar günü öğle namazına müteakip İl Merkezi Hunat Hatun Camiinde, ilçelerimizde ise seçilen bir camide, Şehitlerimizin ruhu için Mevlid-i Şerifler okunacak ve okunan Hatm-i Şeriflerin duası yapılacaktır.

15 Temmuz 2018 Pazar günü, oluşturulacak heyet tarafından şehit ve gazi aileleri ziyaret edilecektir. İlçelerde de Kaymakamlarca şehit aileleri ve gaziler ziyaret edilecektir.

Büyükşehir Belediye Başkanlığınca düzenlenen “15 Temmuz Bulvarı Temel Atma Töreni” (Saat: 18.00 – Yer: Seher Bulvarı Gül Caddesi Kesişimi)

15 Temmuz Milli İrade Bisiklet Turu Başlangıcı (Saat: 19.00 –  Yer: Seher Bulvarı Gül Caddesi Kesişimi), Bisikletçilerin Bayraklarla Cumhuriyet Meydanına Girişi ve Kurşunlu Otoparkında Bisiklet Turu Bitişi.

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü anma etkinlikleri; 15 Temmuz 2018 Pazar günü saat 20.00’den itibaren Cumhuriyet Meydanında tüm halkın katılımıyla yapılacaktır.

Cumhuriyet Meydanı Etkinlik Alanında Protokol Konuşmaları (Saat: 21.00)

Vali Kamçı’nın “15 Temmuz Şehitlerini Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü” Mesajı

Ülkemizin anayasal düzenle teminat altına alınmış demokratik kazanımlarını, milli birlik, beraberlik ve bağımsızlığımızı ortadan kaldırmayı hedefleyen menfur silahlı darbe teşebbüsü, Türk demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçmiştir.

O gece; vatanımızın bölünmez bütünlüğüne, milletimizin bağımsızlığına, demokrasimize ve aydınlık geleceğimize yönelik olarak, ihanet içerisinde bulunan hainlerin, kalleşçe ve kanlı bir darbe teşebbüsünde bulunmasıyla şanlı tarihimize kara bir leke olarak geçirilmeye çalışılmıştır.

Ancak o gece, Aziz milletimiz; kendi silahını yine kendi milletine doğrultan ihanet içerisindeki bu hainlere karşı göğsünü siper ederek, tankların önüne çıkarak, ardında şanlı tarihine yakışır yeni kahramanlık destanları yazdırmak suretiyle onurlu bir direniş göstermiş ve tarihimize kara bir leke olarak geçirilmek istenilen bu geceyi dünyadaki tüm mazlum milletlere öncü olacak, rehber olacak, ışık tutacak bir kahramanlık destanı, şanlı bir direniş, demokrasiye ve milli birliğe sahip çıkma gecesine çevirmeyi başarmıştır.

15 Temmuz 2016 Cuma gecesi yaşanan bu hain kalkışma ve darbe girişimini Aziz Türk Milleti, Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısı üzerine meydanlara inerek, canlarıyla ve mallarıyla hainlerin yoluna çıkarak başarısızlığa uğratmıştır.

Şanlı tarihimizin sayfalarına yeni bir kahramanlık destanı daha yazdıran, kahramanlık genlerini bünyesinde daima muhafaza eden bu Aziz Millet, sabahında aydınlığı gördüğümüz o karanlık gecenin ardından günlerce ve  geceler boyunca tuttukları demokrasi nöbetleri ile vatan ve bayrak sevgilerini tüm dünyaya bir kez daha haykırmıştır. Kayserili hemşerilerimizde, o gece coşku ve heyecanla üzerine düşen kutsal vatan görevini en güzel şekilde yerine getirmiştir.

15 Temmuz gecesinde olduğu gibi bundan sonrada bu Millet; Anayasa ve demokrasimizi askıya almak isteyen şer odaklarına ve onlara uşaklık eden hainlere asla prim vermeyecek, bu tür hain girişimlere ve tüm düşmanca saldırılara, her zaman aynı iman gücü ve vatan sevgisi ile karşı koyacaktır.

Bu duygu ve düşüncelerle 15 Temmuz darbe girişimine karşı canlarını veren şehitlerimize ve ebediyete intikal etmiş tüm şehitlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet diliyor, gazilerimizi şükran ve minnetle anıyor, aziz milletimizi en derin sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.

ERÜ Rektörü Güven’den “15 Temmuz Milli Birlik ve Demokrasi Günü” Mesajı

Erciyes Üniversitesi Rektörü (ERÜ) Prof. Dr. Muhammet Güven,  15 Temmuz darbe girişiminin ikinci yıldönümü münasebetiyle yayımladığı mesajda, demokrasi tarihimize kara bir leke olarak kazınan hain darbe gecesinde ülkemizin milli birlik ve beraberliğine canı pahasına sahip çıkmasını bilen Büyük Milletimizin, terör örgütlerine karşı kararlı duruşu ile geleceğin güçlü Türkiye’sinin inşasında üzerine düşen vazifeyi en iyi şekilde yerine getirdiğini kaydetti.

Rektör Güven’in mesajı şöyle:

“Tarih boyunca çok sayıda devlet kuran Türk Milleti, asla başka ülkelerin boyunduruğu ve esaretine girmediği gibi, bağımsız ve hür yaşamdan hiçbir zaman taviz vermemiştir. Savaşlarla, türlü entrika ve oyunlarla, kendisini zayıflatmaya ve yıkmaya çalışan düşmanlara karşı sürekli dik duran bu Büyük Millet, en zayıf durumunda dahi küllerinden adeta yeniden doğmuş ve düşmanlarına karşı sürekli galip gelmiştir.

Malazgirt’te, Kosova’da, Niğbolu’da, Varna’da, Çanakkale’de, Dumlupınar’da, Sakarya’da, adını uzun uzaya sıralayabileceğimiz daha birçok zaferde, hiçbir zaman unutulmayacak destanlar yazan Büyük Türk Milletimiz, 15 Temmuz 2016’da çeşitli kılıf ve kisvelere bürünmüş FETÖ/PDY terör örgütünün hain darbe girişimi ile karşılaşmış ve milli egemenliğimiz ile bağımsızlığımızı yok etmeye çalışan bu hain örgüte gereken dersi vermiştir.

O gece Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısı ile sokaklara çıkan ve meydanları hınca hıç dolduran vatan sevdalıları, ülkenin sürekli sahibi olacaklarını, hain örgüt ve işbirlikçilerine en iyi şekilde göstermiştir.

Ben bu vesileyle öncelikli olarak 15 Temmuz gecesi şehit olan demokrasi bekçisi şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize ise şükranlarımı sunuyorum. Bu ülke sizlerin kahramanlıklarını hiçbir zaman unutmayacaktır. O gece yazdığınınız destan ebediyete kadar hatırlanmaya devam edecektir.

Milletimizin demokrasi ve egemenlik sayfasında 15 Temmuz bir milat olmuştur. O gece küllerinden adeta yeniden doğan bu Millet, sergilediği kahramanlıkla tüm dünyaya adeta parmak ısırtmıştır.

Hain girişimin yaşandığı o geceden sonra Yenikapı ruhu ile tek vücut olan Milletimiz, bu kutsal vatan topraklarına kirli emeller güden ve adı ne olursa olsun, arkasında kim olursa olsun, tüm terör örgütlerine karşı devletimizin başlattığı mücadeleye en iyi şekilde destek vermiş, kahraman güvenlik güçlerimizin gerek sınır içi ve gerek sınır ötesi düzenlediği harekâtlarda, teröristlere saklandıkları inleri dar etmesini sağlamıştır.

Terörle mücadelede devletimizin kararlılığı, Silahlı Kuvvetlerimizin azmi ve gücü, milletimizin inancı ve desteği ile birleşince, artık terör örgütleri kaçacak in daha bulamamaktadır. Bundan sonra da bulamayacaklardır.

Ülkemiz için tehdit unsuru içeren bir terörist dahi kalmayana kadar devletimizin kararlıkla sürdürmeyi taahhüt ettiği terörle mücadeleyi, millet olarak tüm varlığımızla desteklemeye devam edeceğiz.

Türkiye’nin 2023, 2053 ve 2071 hedefleri ve bu hedeflere ulaşma için gösterilen çabaya terörle mücadeledeki mevcut başarının hızlandırıcı etki yapacağından şüphemiz yoktur. Milletimiz, tıpkı ülkemizin milli birlik ve beraberliğini, demokrasi ve egemenliğini korumaya yönelik gösterdiği tavrın benzerini, Büyük Türkiye’nin inşasında da sergilemeye devam edecek ve ülkemizin her yönüyle kalkınması için seferber olacaktır.

Bizler, bize verilen görevler doğrultusunda, sorumluluğumuzun da, vazifemizin bilincindeyiz. Ve mevzu bahis vatan olduğunda, canımızı seve seve feda etmesini de, en iyi şekilde çalışıp üretmesini de bilen bireyleriz.

Atalarımızdan böyle gördük, çocuklarımıza böyle göstereceğiz, torunlarımız da bunu böyle bilecekler. Bizim sığınacak ikinci bir vatanımız asla olmadı, bundan sonra da olmayacaktır.

Bu duygu ve düşüncelerle, 15 Temmuz hain darbe girişiminin ikinci yıldönümünde demokrasi şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize ise bir kez daha minnetlerimi sunuyorum. Kahraman Milletimizin, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü kutlu olsun.

Bu millet var oldukça ezanlar susmayacak, ay-yıldızlı bayrağımız dalgalandıkça düşmanlarımız korkmaya, dostlarımız ise kendilerini güvende hissetmeye devam edeceklerdir.

Her karış toprağında şüheda fışkıran bu kutsal vatanımızın sonsuza kadar bekçisi olmayı sürdüreceğiz.

Birliğimiz, beraberliğimiz, kardeşliğimiz daim olsun…”

TGF: TÜRK BASINI HAİN DARBELERE HER DAİM KARŞI OLACAKTIR

Türkiye Gazeteciler Federasyonu Yönetim Kurulu adına, 15 Temmuz hain darbe girişiminin yıldönümü nedeniyle yapılan açıklamada, “Demokrasinin yanında saf tutan Türk basını, darbelere her daim karşı olacaktır” denildi.

TGF Genel Başkanı Yılmaz Karaca’nın yaptığı açıklamada, 15 Temmuz hain darbe girişimi kınanırken, şehitlerimiz minnet ve şükranla anıldı. TGF’nin açıklaması aynen şöyle:

“Yazılısı, sözlüsü, görüntülüsü ve internet medyasıyla tüm Türk basını 15 Temmuz’da canı pahasına demokrasinin safında yer tutmuş, darbecilere asla prim vermemiştir. Halkın iradesine silah zoruyla el koyma anlamına gelen darbelerde, ilk önce basın ve ifade özgürlüğünün engellendiğinin bilincindeyiz. Nitekim 15 Temmuz gecesi de darbeciler öncelikli olarak basın yayın ve medya kuruluşlarını işgale yeltenmiştir. Meslektaşlarımızın canları pahasına direnişleri, darbe heveslilerinin girişimlerini sonuçsuz burakmış, kahraman halkımızın da desteğiyle, vatan hainlerinin emellerine ulaşmaları engellenmiştir. Güzel ülkemizin üzerinde yıllar yılı oynadıkları oyunlardan vazgeçmeyen ve asla da vazgeçmeyeceklerini bildiğimiz emperyalist güçlerin, 15 Temmuz 2016’da, bu kez kullandıkları eli kanlı ihanet şebekesi FETÖ başta olmak üzere, Türk basını her türlü şer odağının karşısındadır, bedeli ne olursa olsun karşısında olmaya da devam edecektir. Şiarımız ve hedefimiz; dün olduğu gibi bugün de, evrensel insan hak ve özgürlüklerine dayalı; ifade, basın ve her türlü iletişim hürriyeti ile zenginleştirilmiş tam demokrasidir. Zira biliyoruz ki; ancak her açıdan gelişmiş ve çağdaş medeniyetler seviyesine ulaşmış ülkelerin literatüründe darbeler kader olmaktan çıkar. Bu düşünceler ışığında 15 Temmuz hain darbe girişimini şiddetle kınıyor, kendi halkına acımasızca ateş açıp, üzerine bomba yağdırarak yüzlerce vatandaşımızın kanına girenleri lanetliyoruz. O hazin gecede demokrasi destanı yazan yurtsever halkımızla omuz omuza veren Türk basınının yılmaz temsilcileri olarak, ülkemizi büyük bir işgalden kurtaran şehitlerimizi bir kez daha rahmetle anıyor, gazilerimize de şükranlarımızı sunuyoruz. Yüce Allah, vatanımıza bir daha böyle bir acıyı yaşatmasın, topraklarımızda böylesine akıl almaz türde kanlı hain tuzaklara fırsat vermesin. Kahrolsun darbe heveslileri, yaşasın demokrasi ve özgürlükler.”

ALTINKAYA: DEVLETİN, MİLLETİN VE DEMOKRASİNİN YANINDAYIZ

Kayseri Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Veli Altınkaya da 15 Temmuz hain darbesinin yıldönümü nedeniyle  yaptığı açıklamasında, “Kayseri basını olarak o gün devletimizin, milletimizin yanında yer aldık. Hiç bir çatlak ses çıkmadı. Bugün de yarın da Kayseri basını olarak safımız demokrasi, vatan, millet tarafında olacaktır” dedi.

Altınkaya açıklamasında şunları söyledi, “Vatanımız, 15 Temmuz 2016 günü Cumhuriyet tarihinde daha önce emsali görülmemiş, alçakça bir saldırı yaşadı. Bu ülkenin korunması amacıyla kendilerine teslim edilen silahlarla Türkiye’mizi hedef alan hainlerin o meş’um darbe ve kıyım gecesi, aziz milletimizin vatanperverliği sayesinde başarısızlığa uğratıldı. Gazi Meclisimize, neredeyse devletimizin bütün kurumlarına saldırarak ‘ele geçirmeye’ çalışan alçakların karşısında tarih yapan ve yazan milletimiz, hain planı bertaraf ederek tüm o zor zamanlardan daha da güçlenerek çıkmamızı sağlamıştır.”

ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ KAYSERİ ŞUBE BAŞKANI KEMAL CEYLAN’IN AÇIKLAMASI

15 Temmuz “Hükümet Darbesi” Değil,Cumhuriyete Saldırıdır

 15 Temmuz 2016 gecesi yaşadığımız ABD destekli FETÖ darbe girişiminin üzerinden iki yıl geçti. Darbe girişimi sonrası açılan yüzlerce dava, kamudan atılan yüz bini aşkın memura rağmen henüz darbe girişiminin perde arkası aralanamadı. Darbenin siyasi ayağı ise neredeyse dokunulmaz olarak kaldı.

Siyasal iktidar mağduriyet üzerinden oy devşirme hesapları ile olayın bir “hükümet darbesi” girişimi olduğunu söylese de darbe girişiminin hedeflerine bakıldığında gerçek hedefin laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti olduğu bütün çıplaklığı ile ortada duruyor.

Darbe girişimi bastırıldıktan sonra yapılan tasfiyeler, darbecilerin Cumhuriyetin temel kurumlarına nasıl sızdığını açıkça gösteriyor. TSK bünyesinden temizlenen 35 bin civarında asker, polis teşkilatından bunun yarısına yakın üst düzey polis, içlerinde HSYK üyesi, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, Yargıtay üyesi beş bine yakın hakim  savcı, onlarca vali, kaymakam, binlerce öğretmen, imam ve kamu görevlisi hep Cumhuriyetimizin temel kurumlarında yuvalanmıştı. Bu kurumlardan tasfiye edilenler siyasal iktidarın darbeci cemaate “ne istediler de vermedik” diyerek yerleştirdiği unsurlar.

Darbe girişiminin esas hedefinin hükümet değil, Cumhuriyet kurumları olduğunun esas göstergesi ise darbe girişimi sonrası kapatılan kurumların önemli bir kısmının siyasal iktidarın önceden beri hedefinde olan kurumlar olması. Darbe girişiminden hemen sonra Türk Silahlı Kuvvetlerine kaynak sağlayan askeri liseler başta olmak üzere diğer okulların ve GATA’nın kapatılmış olması ilginçtir.

Yine darbe girişiminin üzerinden altı ay geçmeden Türkiye Cumhuriyetini kuran Gazi TBMM’yi devre dışı bırakıp işlevsizleştiren, hükümet sistemini kaldıran, yasama, yürütme ve yargı erkini tek adam emrinde toplayan Başkanlık Anayasasının dayatılması ve 24 Haziran 2018 seçimleri ile fiilen tek adam yönetimine geçilmesi tesadüf değildir.

15 Temmuz darbe girişiminde gözlerden kaçırılan en önemli konu ise darbe girişiminin ardındaki emperyalist merkezler, özellikle ABD emperyalizmi ve NATO’dur. Darbenin lideri olarak bilinen Fethullah Gülen’in 20 yıla yakın süredir ABD’de tam bir koruma altında yerleşik olması, darbe girişimi öncesi uygulayıcıların ABD ile Türkiye arasında mekik dokuması, darbe girişimi süresince girişime katılan savaş uçaklarının İncirlik üssünden kalkan tanker uçaklardan yakıt ikmali yapması, darbenin başarısızlığa uğraması sonrası tarihimizde hiç olmadık ölçüde subay ve resmi görevlinin NATO ülkelerine iltica talebi ve bu taleplerin kabul görmesi darbenin dış ve esas ayağını apaçık göstermektedir.

16 yıl önce iş başına gelen siyasal iktidar, uzun yıllar Cumhuriyetin en önemli kurum ve kadrolarını Feto ve benzer tarikat ve cemaatlerle paylaşmış, kendilerine engel olabilecek en önemli kurumları “kumpas” davaları ile bertaraf etmiş, 12 Eylül 2010 anayasa değişikliği ile yargıyı tamamen ele geçirmiş, ÖSYM ile sınav sistemini ele geçirerek devlete egemen olmuştur. Ne varkiFeto’cu örgüt tek başına iktidar olmak üzere darbe girişiminde bulunmuş ancak başaramamış, darbe girişimi, yok edilmek istenen Türk Silahlı Kuvvetlerinin Cumhuriyete bağlı subayları ve “kumpas” davaları ile ordudan atılan yurtseverlerin üstün gayretleri sonucu bertaraf edilmiştir.

Yöneticileri darbecilerin ölüm listesinde yer alan Atatürkçü Düşünce Derneği, daha ilk andan itibaren “Türkiye Muz Cumhuriyeti Olmayacak” diyerek bu darbe girişiminin karşısında durmuş, sadece bu girişime karşı olmakla yetinmeyerek daha sonra Cumhuriyet’e karşı her girişime de kararlılıkla karşı durmuş, durmaya da devam edecektir.

Bu 16 yıl sonunda Cumhuriyet’in pek çok kalesini kaybettik.  Ancak Cumhuriyet bir devrimdir. Devrim başlamıştır, şüphesiz kesintilere uğrasada, sürecek ve sonuçta mutlaka kazanacaktır.

Nehirler geriye akmaz, tarihin akışı hep aydınlığa, ileriye dönüktür.Sonunda Cumhuriyet kazanacaktır. Bu inançla mücadelemizi eksiksiz sürdüreceğiz.Yaşasın Bağımsız, Demokratik, Laik Türkiye Cumhuriyeti

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI EROL BİLECİK: “15 TEMMUZ DEMOKRASİ VE MİLLİ BİRLİK GÜNÜ’NDE HEDEF ÇAĞDAŞ BİR TÜRKİYE”

“Türkiye Cumhuriyeti iki yıl önce, 15 Temmuz akşamında alçakça bir darbe girişimine maruz kaldı. Halkımız, Cumhurbaşkanımız, Parlamentomuz, Hükümetimiz, siyasi partilerimiz, sivil toplum kuruluşları ve toplumumuzun tüm kesimleri 15 Temmuz 2016 gecesi demokrasimize sahip çıktı. Darbe girişimine karşı kahramanca mücadele verirken yaşamını yitiren şehitlerimizi bir kez daha saygı ve minnetle anıyoruz. Bu hain girişimin hemen ardından uluslararası medyada yayınladığımız ilan metninde de ifade ettiğimiz üzere, “demokrasiye müdahaleler ancak demokratik standartları yükselterek ve hukukun üstünlüğünü güçlendirerek önlenebilir”. Toplum olarak demokrasi için verdiğimiz mücadele önümüzdeki döneme de ışık tutmalıdır. Türkiye özgürlükler, güvenlik, adalet ve refah ülkesi olarak ancak toplumsal uzlaşma ve çoğulculuk içinde 15 Temmuz’un yarattığı sarsıntıyı geride bırakabilir. TÜSİAD olarak bu süreçte evrensel demokratik ilkelerin ve Cumhuriyet değerlerinin savunucusu olmaya ve bu yönde emek vermeye devam edeceğiz.”

MHP MYK ÜYESİ SERAP ŞULE KALIN 15 TEMMUZ KALKIŞMASI YILDÖNÜMÜ MESAJIDIR

Kahramanlar sadece isim değiştirir diyoruz ya hani..

Tam da öyle…

15 Temmuz gecesi Demet Sezen, Gülşah Güler , Kübra Aydoğan, Sevda Güngör, 97 yıl önce düşman karargâhının önünde  şehadete selam duran Rahmiye Hanım kadar korkusuz, gözü pek ve kararlıydı. Ruh aynı ruh, maya aynı mayadır.

Destanlaşan Türk Kadını  savaşta,barışta,bağımsızlığımız ve egemenliğimiz için son nefeslerine kadar gayret etmişlerdir.

O zaman Türk Milletini ve devletini yok etmek isteyen güçlere karşı verilen Kurtuluş Savaşı şüphesiz Türk kadınının desteği ile destanlaşmıştır. 15 Temmuz  darbesinde gördüğümüz kadınlarımız da tam da bu ruhun yeniden tecellisi gibiydi sanki.

Adına ne derseniz deyin ama bu topraklarda kadınlara giydirilen ruh, vatan aşkı, bayrak ve millet aşkı vatanın ve milletin bütünlüğü söz konusu olduğunda destanlaşan varlığıyla yine gün yüzüne çıkmaktadır.

Bu topraklar Nene Hatunların, Asker Saimelerin,Binbaşı Ayşelerin ,Gördesli Makbulelerin ve isimlerini saymakla bitiremeyeceğimiz kahramanlarımızın toprağıdır.

O zaman top mermilerini çocuğun battaniyesine saran kadınımız ile , 15 Temmuz gecesi tankın karşısına dikilen ve “Benim olmadığım yerde kimse yoktur” duruşunu tüm dünyaya haykıran aynı kadınımızdı.

15 Temmuz günü tankın önüne dikilen  elbette milli bir vicdandı. Demokrasinin ve Vatanın namusunu koruyanlar bu Memleketin kadınlı erkekli vatan evlatları idi. Adeta siperler açıldı yurdumun dört bir yanındaki meydanlarda. Ve Milli Siperlere yatanlar , bile bile ölümü kucaklayanlar bu kahramanlardı.

Kökü geçmişe dayanan bir kinin kahpe bir yansımasını yaşadığımız 15 Temmuz gecesi Türk Milletinin yeniden dirilişine vesile olmuştur.

Askeriyle,polisiyle,siviliyle devletin tüm kademelerine sızmış hainlerin karşısında yine Mehmetçiklerimizle, polisimizle ve tüm vatandaşlarımızla tek yürek mücadele ettiğimiz o geceyi unutmadık.

Bugün iştahla ve azimle dağılmamızı bekleyenler karşısında tek yürek ve tek bilek Türk Milleti olarak tüm şer odaklarına karşı mücadelemizi sürdürmekteyiz.

“Anımız bir, adımız bir” diye haykırdığımız tüm 81 şehir meydanımız ve “Ne Mutlu Türküm diyene” diye and içtiğimiz tüm sabahlar şahit olsun ki ; Biz kadını ile erkeği ile Türk Milletiyiz !

Bu vatanın evlatları olduğu müddetçe bir kalkışmaya, darbeye ya da gerilememize vesile olabilecek hiçbir müdaheleye de  asla izin vermeyeceğiz.

Kadını ile erkeği ile şehadet şerbeti içmiş, bir gül bahçesine girer gibi ölüme koşa koşa gitmiş, askeriyle, polisiyle, siviliyle mücadele etmiş,  “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” diyerek bu sözü kanlarıyla tarihe bir kez daha yazarak tescil ettirmiş ;  249 aziz şehidimiz ;

Ruhunuz şad olsun.

Mücadeleniz mücadelemizdir ve bu şuur hiç değişmeyecektir.

Ne Mutlu Türk’üm diyene!

AB Grup Holding Yönetim Kurulu Başkanı Muhsin Bayrak: 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü kutlu olsun

Devletimiz ve milletimizin el ele yazdığı 15 Temmuz Destanı’nın 2. Sene-i devriyesini hüznü, heyecanı, coşkusu, onur ve gururuyla milletçe hep birlikte yaşıyoruz.

Ülkemizin karşı karşıya kaldığı bu hain ve elim olay, Türk halkının tüm kesimlerinin, tüm siyasi liderlerin, iş dünyasının ve sivil toplum örgütlerinin birlik ve beraberlik içinde harekete geçmesiyle başarısızlıkla sonuçlanmış, böylece Türkiye demokratik anayasal düzene ve hukuk devletine olan bağlılığını ortaya koymuştur.

Tarihimizin en karanlık hadiselerinden biri olan 15 Temmuz 2016 darbe kalkışması ve işgal girişimi, milletimizin verdiği destansı mücadele neticesinde parlak bir zafere ve aydınlığa dönüşmüştür. Aziz Milletimiz o gece, tıpkı Çanakkale’de, İstiklal Harbimizde olduğu gibi tüm fertleriyle tek yürek, tek bilek olmuştur. Tankın, topun, tüfeğin, helikopterin, uçağın, füzenin karşısına sadece ve sadece imanıyla, inancıyla, yüreğiyle dikilerek demokrasisine, istiklaline ve istikbaline sahip çıkmıştır.

Bu kararlılıkla bir kez daha milletimizin şeref ve istiklali için cennete kanatlanan başta 15 Temmuz şehitlerimiz olmak üzere tüm şehitlerimizi rahmetle ve şükranla yâd ediyoruz. Bu şanlı direniş sürecinde gazilik mertebesine erişen kahramanlarımıza şükranlarımızı sunuyoruz. Adeta Çanakkale’de olduğu gibi yedi düvele göğsünü siper ederek, bu aziz vatanı yeniden vatan kılan necip milletimizi şükranla ve saygıyla selamlıyoruz.

İçinde bulunduğumuz bu dönemde gerek aşiretimiz içinde gerekse ülke olarak birlik ve beraberliğe her zamankinden daha çok ihtiyacımız olduğu aşikârdır. Mutki aşireti ve soyadını Mustafa Kemal Atatürk’ten almış Bayrak Ailesi olarak, dün olduğu gibi bugün ve yarın da daima devletimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Soyadımızın bize verdiği görev kutsaldır. Ve biz bu bilinçle hareket ediyoruz, etmeye de devam edeceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın.

15 Temmuz darbesi uluslararası sempozyumla ele alınacak

15 Temmuz darbe girişiminin ikinci yıl dönümde, İstanbul uluslararası katılımcılarla bir sempozyuma ev sahipliği yapacak. Dünyadan ve Türkiye’den akademisyen, gazeteci, siyasetçi ve sivil toplum temsilcilerinin katılacağı Uluslararası 2. Darbe İle Mücadele ve 15 Temmuz Sempozyumu’nda darbe ile mücadele ve darbesiz bir gelecek için çözüm önerileri de tartışılacak.

İstanbul’da düzenlenecek “Darbe ile Mücadele ve 15 Temmuz Sempozyumu”na yerli ve yabancı çok sayıda devlet adamı, siyasetçi, hukukçu ve STK temsilcisi katılacak.

Demokrasi mücadelesi, 15 Temmuz ve İslam dünyası, darbe yargılamaları, ulusal ve uluslararası medyadaki yansımalar, Türkiye’nin Avrasya ilişkileri ekseninde 15 Temmuz gibi başlıkların olacağı sempozyumda darbesiz bir gelecek için çözüm önerileri tartışılacak

Sempozyumun düzenleyicilerinden Türkiye Hukuk Platformu Genel Sekreteri Ahmet Akcan ve Uluslararası Hukukçular Birliği Genel Sekreteri Necati Ceylan AA muhabirine, etkinliğin amacına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Siyasetçiler, hukukçular, STK temsilcilerinin katılacağı sempozyumun 5 oturumdan oluşacağını anlatan Akcan, başta Afrika ülkeleri olmak üzere, Güney Amerika, Ortadoğu hatta Avrupa ülkelerinde pek çok askeri darbe yaşandığını belirterek, şunları söyledi:

“Dünyada yaşanan bu acı tecrübelerden maalesef Türkiye de payına düşeni aldı. Kurulduğu 29 Ekim 1923 tarihinden bu yana 27 Mayıs 1960, 12 Eylül 1980 ve 28 Şubat 1997 askeri darbelerine, 27 Nisan e-muhtırasına maruz kaldı. Bunun yanında sonuncusu 15 Temmuz 2016 yılında olmak üzere pek çok darbe girişimi yaşadı. Türkiye tarihinde ve belki dünya tarihinde ilk kez sivil halk 15 Temmuz 2016 tarihinde askeri darbe girişimine karşılık silah kullanmadan karşı koydu ve dış destekli bu darbe girişimini başarıyla püskürttü.”

Sempozyumda “15 Temmuz ve İslam Dünyası” başlığı altında Tunus Nahda Hareketi lideri Raşid Gannuşi, Irak eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık el Haşimi, Samir Altunkaya, Muhammed Muhtar’ın Arap dünyasındaki yansımaları ve demokrasi umutlarını konuşacaklarını dile getirdi.

Darbe yargılamalarındaki sürecin de uzmanlar tarafından paylaşılacağını dile getiren Akcan, “Darbe ve işgal girişimi karşısında sivil halk tamamen hiçbir silah kullanmadan direndi. Belki de darbeler tarihinde ilk defa böyle bir başarı elde edildi. Biz de ‘darbeyle akademik ve hukuksal zeminde nasıl mücadele edilebilir?’ hukuk ve demokrasi temelli darbeyle mücadele platformları oluşturarak bu konularda farkındalık oluşturmak istiyoruz.” ifadelerini kullandı.

Uluslararası Hukukçular Birliği Başkanı Ceylan ise 35 ülkede teşkilatlarının bulunduğunu belirterek hak ihlalleri ile ilgili çalıştıklarını ifade etti.

Darbelerin uluslararası boyutlarına dikkat çeken Ceylan, bazı İslam ve diğer ülkelerdeki darbelerden örnek vererek FETÖ’nün de darbede egemen güçlerin taşeron örgütü olarak görev aldığını vurguladı.

FETÖ’nün hain darbe girişiminin Arap ülkelerindeki darbelerin şekline benzediğini belirten Ceylan, bir amaçlarının da darbe yaşayan ülkelerde tehlikelere karşı kamuoyu oluşturmak olduğunu aktardı.

Türkiye Hukuk Platformu, Uluslararası Hukukçular Birliği, Anayasa Hukukçuları Derneği, Türkiye Adalet Akademisi ve İstanbul Üniversitesi ortaklığında İbn Haldun Üniversitesi ve Adalet Bakanlığının destek verdiği ve bu yıl ikincisi düzenlenecek olan “Uluslararası Darbe İle Mücadele ve 15 Temmuz Sempozyumu”, 16 Temmuz Pazartesi günü İstanbul Üniversitesinde gerçekleştirilecek.

Sempozyumun açılış konuşmasını ise eski Başbakan Binalı Yıldırım ve Adalet Bakanı Abdulhamit Gül yapacak.

Sempozyumda ayrıca eski Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal, SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran, Prof. Dr. İlber Ortaylı, İstanbul Medeniyet Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Refik Korkusuz, Av. Hüseyin Aydın, Tunuslu Nahda Hareketinin lideri Dr. Raşid Gannuşi, Av. Samir Altunkaynak, Tarık el Haşimi, AK Parti Genel Başkan Danışmanı Prof. Dr. Yasin Aktay ve Aleksandr Dugin’in de aralarında bulunduğu çok sayıda isim konuşacak.

Polis Cennet Yiğit – Kübra Doğanay Havalı Tabanca Turnuvası Ödül Töreni

Kayseri Gençlik Hizmetleri ve Spor il Müdürlüğü tarafından düzenlenmekte olan 15 Temmuz Demokrasi Şehitleri Polis Cennet Yiğit – Kübra Doğanay Havalı Tabanca Turnuvasının ödül töreni İl Protokolünün katılımı ile 14 Temmuz 2018 Saat 16:00’da 2. Ana Bakım Fabrikası Müdürlüğü İlk Kurşun Hasan Tahsin Poligonu’nda yapılacak.

NNYÜ REKTÖRÜ PROF. DR. KERİM GÜNEY’DEN 15 TEMMUZ DEMOKRASİ VE MİLLİ BİRLİK GÜNÜ MESAJI

Nuh Naci Yazgan Üniversitesi (NNYÜ) Rektörü Prof. Dr. Kerim Güney, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü sebebiyle bir mesaj yayınladı.

Hain darbe girişiminin üzerinden iki yıl geçtiğini ve bir kez daha lanetlediklerini hatırlatan Rektör Prof. Dr. Kerim Güney, “15 Temmuz’u unutmayacağız, unutturmayacağız” dedi.  Rektör Güney mesajında şu ifadelere yer verdi:  “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın, ülkesini, vatanını, milletini seven herkesi meydanlara çıkmaya, devletini ve demokrasisini sahiplenmeye davet etmesi ve kararlı duruşu hainlerin çabalarını boşa çıkarmıştır. Darbe girişimine karşı, Aziz Milletimizin onurlu duruşu ve milli iradeye sahip çıkması her türlü takdire şayandır. Milli birlik ve beraberliğimize ve ülke yönetimini ele geçirmeye yönelik 15 Temmuz 2016 tarihinde yaşanan ve demokrasi tarihimize kara bir leke olarak geçen hain darbe girişimine, her türlü tehdit ve tehlikeye karşı şanlı bir direniş ortaya koyarak şerefine, onuruna, milli irade ve demokrasiye sahip çıkan Aziz Milletimizin 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü kutlar,  şehitlerimize Allah’tan rahmet diler, gazilerimize sonsuz şükranlarımızı sunarız. Ülkemizin yaşadığı bu büyük ihaneti, hain darbe girişimini bir kez daha lanetliyoruz. 15 Temmuz’u unutmayacağız, unutturmayacağız. Darbeyi engelleyen milli birlik ve beraberlik ruhumuz ilelebet yaşayacaktır.”

15 TEMMUZ FOTOĞRAF SERGİSİ TAKSİM MEYDANI’NDA AÇILDI

Türk Milletinin 15 Temmuz gecesi darbecilere karşı yazdığı kahramanlık destanını anlatan“Demokrasinin Zaferi 15 Temmuz 2016” fotoğraf sergisi Taksim Meydanı’nda açıldı. Serginin açılış töreninde konuşan Başkan Demircan, “Bizim milletimiz istiklalini ve istikbalini hiçbir zaman devretmedi. Zaten ordu milletiz. Bu coğrafyada bu ordu, bu millet ve ruh olmasaydı zaten burada var olmazdık ve yaşayamazdık.” dedi.

 Beyoğlu Belediyesi, 15 Temmuz Darbe Girişimi’nin ikinci yıl dönümü münasebetiyle düzenlediği 15 Temmuz Şehitlerini Anma Etkinlikleri kapsamında “Demokrasinin Zaferi 15 Temmuz 2016” fotoğraf sergisini vatandaşlarla buluşturdu. Serginin Taksim Meydanı Açık Hava Sergi Alanı’nda gerçekleştirilen açılış törenine; 15 Temmuz Derneği Başkanı Tarık Şebik, AA İstanbul Haberleri Editörü Hüseyin Altınalan, İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz, Beyoğlu Kaymakamı Savaş Ünlü ve Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürü İsmail Kılıç’ın yanı sıra çok sayıda vatandaş katıldı. Anadolu Ajansının objektiflerinden 38 fotoğraf yer aldığı sergi, 10 Ağustos 2018 tarihine kadar ziyaret edilebilecek.

“BİZİM MİLLETİMİZ İSTİKLALİNİ VE İSTİKBALİNİ HİÇBİR ZAMAN DEVRETMEDİ”

Açılış töreninde konuşan Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, Türkiye’nin çok kıymetli bir coğrafyada bulunduğuna dikkati çekerek “Merkez bir ülkeyiz. Buraya hükmeden bu coğrafyaya hükmediyor. Bu coğrafyanın her zaman düşmanları ve rakipleri oldu. Bunu fiili bir işgalle başaramadılar. Kurtuluş Savaşı’nda bu vatan evladı Kuva-yi Milliye ruhuyla nasıl sahaya indiyse, 15 Temmuz gecesi de aynı ruhla sokaklara inerek vatanını hiçbir zaman bırakmadı. Bizim milletimiz istiklalini ve istikbalini hiçbir zaman devretmedi. Zaten ordu milletiz. Bu coğrafyada bu ordu, bu millet ve ruh olmasaydı zaten burada var olmazdık ve yaşayamazdık. Bu vatanı ele geçirmek için terörle, açıktan saldırıyla işgal etmek, ele geçirmek mümkün değil. O halde neye başvurmaları gerekiyor? İhanete. Hiçbir kulun kabul edemeyeceği ihanetin ve entrikaların bin bir türlüsünü yaşadık. Hem de bunu dini duyguları kullanan bir grubun yaptığına şahit olduk.” ifadelerini kullandı.

FOTOĞRAFLA HER ŞEY ANLATILIYOR

 Hain darbe girişiminin milli hafızada her zaman canlı tutulması gerektiğini vurgulayan 15 Temmuz Derneği Başkanı Tarık Şebik ise “Fotoğrafla her şey anlatılıyor. Kahraman bir halkın elinde taş dahi bulunmaksızın verdiği bu mücadelenin kutlu destanını anlatması bakımından bu fotoğraflar çok önemli. Bu topraklarda bu tür girişimleri yaşamayız inşallah. Rabb’im bizi kahramansız da bırakmasın. Toplumumuzda bu süreçte bu darbecilerin bir mağduriyet algısı oluşturmaya çalıştıklarını görüyoruz. Silivri’de de verilen kararlar sonrasında da bunu yine yaşadık. Gerek OHAL sürecinde gerekse de OHAL’den sonra devletin kendi çalışanını kapı önüne koyduktan sonra ya da yargılamalar sürecinde ‘Biz mağduruz. İşimize son verildi.’ denildi. Almanya birleştiğinde bir gecede devlet 500 bin kişiyi kapının önüne koydu. Liyakatinden veya eksikliğinden dolayı değil. Devletine sadakatinden dolayı. Dünyanın her yerinde devletine sadakati olmayan herkesin sonunun bu olması lazım.” dedi.

“DÜNYANIN EN ALÇAK DARBE GİRİŞİMİ”

AA İstanbul Haberleri Editörü Hüseyin Altınalan da Türkiye’nin 15 Temmuz’da dünyanın en alçak darbe girişimine maruz kaldığını dile getirerek, “Nesilden nesile aktarabileceğimiz halkımızın kahramanca direnişini tarihe kayıt düşen medya mensubu arkadaşlarımızın eserlerinin burada sergilenmesini önemli buluyorum. İnsanlık tarihinde benzeri bulunmayan hain darbe girişiminin unutulmaması için bu ve benzeri etkinlikler çok önemli. Bu etkinliklere katkı sunan herkese teşekkür ederim.” şeklinde konuştu.

BAŞKAN ÇOLAKBAYRAKDAR’DAN 15 TEMMUZ MESAJI

Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar, 15 Temmuz darbe girişiminin yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.  Başkan Çolakbayrakdar, mesajında “15 Temmuz da istiklaline ve istikbaline sahip çıkmak için sokaklara çıkan, ülkemize pranga vurmak isteyenlerin karşısına dikilen;  ey Türk halkı, ey Kayserili hemşehrilerim; hepiniz birer kahramansınız”dedi.

15 Temmuz darbe girişiminin yıldönümünde bir açıklama yapan Başkan Çolakbayrakdar, şu ifadeleri kullandı: “Bundan iki yıl önce 15 Temmuz Cuma günü akşamı, devletimize ve milletimize karşı hainler tarafından ağır bir darbe vurulmak istenmiştir. Başkomutanımız, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla milletimiz sokaklara, meydanlara çıkarak hainlerin yapmak istediği darbeyi engellemiştir. Vatan hainlerinin ve yurt dışındaki işbirlikçilerinin ortak hedeflerinde milletin iradesine el koymak, devletin bekasına kast etmek, vatanın bütünlüğünü ortadan kaldırmak vardı. Bu girişim karşısında millet olarak hepberaber dimdik durduk ve durmaya da devam edeceğiz.

Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi; ‘meydanlarda nöbet bitti’ ama bunun dışında nöbetimiz hiç bitmedi. Her gün, her an ve her dakika yüreğimizde bu nöbet devam ediyor. Allah bir daha böyle bir tablo yaşatmasın. ‘Su uyur, düşman uyumaz’ misali her daim uyanık olmamız gerekiyor. Nöbetlerimiz meydanlarda değil her yerde devam edecek. Bundan sonra daha güzel, daha iyi şartlarda,  gelecek nesiler için çalışmaya üretmeye devam edeceğiz. Yaşadığımız olaylar bu topraklara ve insanlarımıza olan aşkımızı, sevgimizi ve muhabbetimizi daha da çok artırdı.Daha güzel Türkiye için bugün pekiştirilmiş birlik, beraberlik ve kardeşlik ruhunun ilelebet devam etmesini diliyorum.

Bu duygu ve düşüncelerle,15 Temmuz darbe girişiminin yıldönümünde, 15 Temmuz şehitleri başta olmak üzere bu toprakları vatan yapan aziz şehitlerimizi sonsuz minnet, şükran ve rahmetle anıyorum.Gazilerimize sağlıklı, sıhhatli hayırlı ömürler diliyorum.”

TOK: 15 TEMMUZ GECESİ ÖLMEYE GİTTİK

Milliyetçi Hareket Paritisi Kayseri İl Başkanı Serkan Tok 15 Temmuz Hain Darbe girişinin yıldönümü münasebetiyle yazılı bir açıklama yaptı. Tok, “Ülkücülerin özelliği Türk milletinin en ilerisinde olmalarıdır.  Dikkatle bakıldığında görülecektir ki bizim 15 Temmuz gecesi  milletimiz sokağa inmiştir. Milletimiz sokağa indiği için ülkücüler de sokağa inmiştir.” Dedi.

15 Temmuz gecesini değerlendiren Serkan Tok, “Darbenin olduğu gece Emniyet müdürlüğüne gittim. Burada benimle birlikte herhalde 50 kişiye yakın vatandaş vardı. daha sonra sayı gittikçe yükseldi. Sayın Valimiz ve İl Emniyet Müdürümüzde oradaydı. Hemen yanlarına gidip sayın valimize “Efendim Ben Milliyetçi Hareket Partisi Kocasinan İlçe Başkanı SerkanTok dedim. “Ben buraya ölmeye geldim dedim.” Sayın valimizde bana hiç birimiz ölmeyeceğiz ifadelerini kullandı ve o gece protokolümüzle birlikte sabaha kadar beraberdik” dedi.

Başkan Tok şunları söyledi:  “Ankara’da ki siyasetle uğraşan arkadaşlarımız bir hareketlenmenin olduğunu belirtmeleri de bizim düşüncemizi iyice kuvvetlendiriyordu. O akşam saat 21.30’da bir darbe girişimi olduğunu duyunca iyice olaya vakıf olunca darbe olduysa devlet olarak vatandaş olarak darbeye karşı durmamız gereği noktasında Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin açıklamasını bekledik. Genel Başkanımızın sokağa çıkınız çağrısını duyduktan sonra ‘darbeye karşıyız, hükümetin yanındayız’ çağrısını duyunca darbeye karşı durduk. Yapmamız gereken Sayın Valimizin, Sayın Emniyet Müdürümüzün yanına gidip siyasi kimliğimizi açıklayıp devletimizin yanındayız demek için emniyete gittik.  Yanılmıyorsam yaklaşık saat 23.30 civarında emniyete gittik. Biz ilk gidenlerden biri bizdik. Hatta Sayın Valimiz bir çok yerde dile getirmiştir. Gittik sayın Valimizin yanına İl Emniyet Müdürümüz de yanındaydı. Gidip, ‘Efendim ben Milliyetçi Hareket Partisi Kocasinan İlçe Başkanı Serkan Tok buraya ölmeye geldik’ dedim. Sayın Valimiz ‘Hiç birimiz ölmeyeceğiz. Hepimiz bu hain darbe girişimine karşı duracağız’ dediler. Ben genel başkanımızın sözünü yere eğdirmeyip tepkimi yerine getirdim.  Sabaha kadar da Sayın Valimiz ve Sayın İl Emniyet Müdürümüz yanında nöbette bekledik.  Çok şükür ki İstanbul yada Ankara’da olan o hazin görüntüler Kayseri’de oluşmadı.  Burada bir kan ve gözyaşı durumu olmadı. Olsaydı da biz oraya her şeyi göze alarak gitmiş durumdaydık.

“ÜLKÜCÜ HAREKET SOKAĞA İNEBİLİYOR ŞARTI, TÜRK MİLLETİNİN SOKAĞA İNMESİNE  BAĞLIDIR”

Türk Devletinin yanında yer almak her ülkücünün dünya görüşüdür. Başbuğumuzun bize öğretmiş olduğu ve sonrasında Genel Başkanımızın bize emretmiş olduğu bir dünya görüşüdür.  Ülkücülerin varlığının temel nedeni devlete olan sadakat ve millete olan bağlılıktır.  Yıllarca arkadaşlarımız olsun yada dışarıdan insanlar olsun; ülkücüler neden dışarı çıkmıyor gibi bize yönelik eleştiriler oldu. Bizim genel başkanımızın bir sözü vardı. Ülkücüler sokağa, Türk Milleti inerse iner. Türk milleti sokağa inerse ülkücüler de Türk milleti olarak sokağa iner.  Ülkücülerin özelliği Türk milletinin en ilerisinde olmalarıdır.  Dikkatle bakıldığında görülecektir ki bizim 15 Temmuz gecesi  milletimiz sokağa inmiştir. Milletimiz sokağa indiği için ülkücüler de sokağa inmiştir.  Ankara’da İstanbul’da tankın üstünde bozkurt işareti yapan arkadaşlarımız, kardeşlerimiz  basına yansımıştır.  Ülkücü hareket sokağa inebiliyor, şartı Türk milletinin sokağa inmesine bağlıdır.

Bugün 2018 yılındayız. Türk devleti ile uğraşmak her babayiğidin harcı değildir. Çünkü nerdeyse 5 bin yıllık geleneği olan yüce bir devlettir. 5 bin yıllık geleneği olan yüce bir millettir. Bu milletin yanında da rabbim o gece bulunmuş bu milletin evlatlarını İsrail’e, Amerika’ya boğdurtmamıştır.

Milli ruh; bezginlik, baygınlık, durgunluk, teslimiyet ve mağlubiyet tanımaz, kabul etmez.Dayanışma ve kucaklaşmayla her mihnet aşılacaktır.

15 Temmuz’da destan yazan milletimle övünüyorum. Aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize uzun ömürler diliyorum.

Yanılıp yenilip yeni bir darbe girişimini aklından, havsalasından geçiren varsa ölümü göze almış demektir, bunu da özellikle hatırlatıyorum.

Milliyetçi-Ülkücü Hareket konu vatan ve millet olunca fedakârlıkta sınır tanımaz. Ülkücülük en kutlu vasıf, Ülkücü ise en şuurlu varlıktır.”

ÜLKÜ OCAKLARI KAYSERİ İL BAŞKANI VOLKAN ÇOLAK’TAN 15 TEMMUZ AÇIKLAMASI:

ÜLKÜCÜ HAREKET KUTLU DEVLETİMİZİ HAİNLERE BIRAKMAYACAKTIR

 Ülkü Ocakları Kayseri İl Başkanı Volkan Çolak, 15 Temmuz hain darbe girişiminin 2. Yıldönümü münasebetiyle bir açıklama yaparak Ülkücü Hareketin her dönem Türk Devleti’ni tehdit edecek unsurlara karşı tetikte olduğunu ifade etti.

Türk Milleti’nin 15 Temmuz 2016 tarihinde, FETÖ ve onun kamuya sızmış teröristleri tarafından büyük bir saldırıya muhatap olduğunu belirten Ülkü Ocakları Kayseri İl Başkanı Volkan Çolak, “Aziz milletimiz FETÖ ve onun uşaklarının devletimiz üzerinde kurmak istediği tahakküme müsaade etmemiş, bu uğurda 250 şehit ve binlerce gazi vermiştir. Gururla belirtmek isterim ki Bilge Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin müthiş öngörüsüyle yıllar öncesinden uyardığı bu tehdide karşı, bu devletin sigortası olan Ülkücüler daha ilk anda meydanlar ve caddeler boşken sokağa dökülmüş, darbeci hainlere karşı gelmiştir. Stratejik önem içeren noktalarda hainlere geçit vermeyen kahraman ülküdaşlarımız, daha sonra milletimizin de desteğiyle bu vatansızları bozguna uğratmıştır. Bir kez daha görülmüştür ki Ülkücü Hareket bu devleti 3-5 haine bırakmayacak, bu uğurda serden geçecek kadar kararlıdır. Devletimizin bekasının tehdit altında olduğu her dönemde ülkücüler canı pahasına mücadele etmiştir, bundan sonra da etmeye devam edecektir. Tarih aklı başında her kişi için ibret vesikasıdır. Türk tarihi de bizleri tecrübesiz kılmayacak kadar tarihi olayları içerisinde barındırmaktadır. Hak dinimiz İslam’ı kullanarak, gerçek yüzünü gizleyen bu terör örgütü resmi kurumlara kadar sızmış, devlet yapımızı tehdit ortadan kaldırmaya teşebbüs etmiştir. Milletimiz derin acılar yaşayarak bu tür örgütlere müsamaha edilmemesi gerektiğini öğrenmiştir. Türk Milleti’nin hiçbir güç karşısında boyun eğmeyeceğini yinelerken 15 Temmuz hain darbe girişiminin 2. Yıldönümünde aziz şehitlerimi rahmetle anıyor, gazilerimize tekrar geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.” cümlelerini kullandı.

MİNİK ÖĞRENCİLER 15 TEMMUZ’U RESMETTİ

Çocukların 15 Temmuz Darbe Girişimi sırasında yaşadığı travma ve duyguları gözler önüne sermek amacıyla Beyoğlu Belediyesi Semt Konakları Resim Atölyelerinde resim çalışması yapıldı. Miniklerin ses bombası atan uçakları, vatandaşların üzerine sürülen tankları ve askerleri çizmesi, vahim olayın çocuklar üzerindeki etkisini bir kez daha gözler önüne serdi.

15 Temmuz 2016’da gerçekleşen FETÖ işgalci Darbe Girişimi büyük küçük herkesin bilinçaltında derin izler bıraktı. Bu vahim olaydan en çok etkilenen yine çocuklar oldu. Beyoğlu Belediyesi Semt Konakları Resim Atölyelerinde, çocukların darbe girişimi sırasında yaşadığı travma ve duyguları gözler önüne sermek için ‘Çocukların Gözünden 15 Temmuz’ konulu resim çalışması yapıldı. 15 Temmuz gecesinden akıllarında kalanları resmeden çocukların ses bombası atan uçakları, vatandaşların üzerine sürülen tankları ve askerleri çizmesi, vahim olayın çocuklar üzerindeki etkisini bir kez daha gözler önüne serdi. Miniklerin tek isteği o geceyi bir daha yaşamamak.

“UÇAKLAR BİZİ KORKUTTU”

15 Temmuz gecesinde yaşadığı korkuyu anlatan 7 yaşındaki Zehra Naz Akın “15 Temmuz akşamında bir saldırıya uğradık. Herkes dışarıya çıktı. Tanklar geldi onları ezmeye çalıştı. Çok kişi öldü. Bazıları da çok korktuğu için evlerinden çıkamadı. Uçaklar bizi korkuttu.”derken bir diğer minik öğrenci ise o geceyi “İnsanlar ellerinde Türk bayrakları ile savaşmaya gidiyorlardı. Dışarıda tanklar ve helikopterler vardı. Ellerinde Türk bayrağı olan insanlar kötüleri yendi. Sonunda kazanan halk oldu.” ifadeleriyle anlattı.

Kayseri OSB Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Nursaçan’ın

 15 Temmuz Açıklaması

15 Temmuz gecesi, vatanımızı, ülkemizi, milletimizi, demokrasimizi, Cumhuriyetimizi, yok etmek isteyen vatan hainleri harekete geçmiş,Milletin silahlarını yine bu aziz, cefakâr ve fedakâr millete çevirerek hain ve kanlı bir darbe ve işgal girişiminde bulunmuşlardı.

Ancak, milletimiz, darbe girişimini, Başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan çağrısı ilemeydanları doldurup, ölümü göze alarak bozguna uğrattı.

15 TEMMUZ ÜLKEMİZE YENİ BİR ÇAĞIN KAPSINI AÇTI

Darbe ve işgal girişimlerinin etkisi uzun yıllar boyunca insanların aklında kalıyor ve hayatının her aşamasında önüne çıkıyor. Bu ihanet darbesinin etkisi, vatandaşın memleketine sahip çıkmasıyla uzun olmayacak.

Bundan sonra darbelerin olamayacağı ve yahut darbeleri oluşturacak olumsuzlukların minimize edilmesi noktasında ciddi bir irade söz konusudur.

Sonuç olarak, bu hain darbe ve işgal girişimi bir kez daha gösterdi ki, ülkemiz 2023 hedeflerine ulaşmasını, bu ve benzeri hainler asla engelleyemeyecek.

15 Temmuz ülkemize yeni bir çağın kapsını açmıştır. Türkiye büyük bir devlettir. Milletimiz büyük bir millettir.

Çalışmaya, üretmeye devam eden bir ülke olarak, her türlü zorluğun altında kalkacağımıza inancımız sonsuzdur.

Ülkemiz ve milletimiz, bu vatan hainliğini ve alçaklığı asla unutmayacak, nesilden nesile aktaracak ve hafızasından hiç silmeyecektir.

Şehitlerimize Allahtan Rahmet ve mağfiret, Gazilerimize acil şifalar diliyoruz. Ruhları şad, mekânları cennet olsun, milletimizin başı sağ olsun…

MÜFTÜLÜK PERSONELİNE DİN İSTİSMARI İLE MÜCADELE SEMİNERİ

“FETÖ, BÜTÜN KUTSALLARIMIZI İSTİSMAR ETTİ!”

Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Huriye Martı, 12 Temmuz 2018 Perşembe günü, üç gün sürecek bir dizi program ve ziyaretler için Kayseri’ye geldi.

İl Müftülüğümüzün organize ettiği ve Erciyes Üniversitesi 15 Temmuz Yerleşkesi konferans salonunda gerçekleşen “Din İstismarı İle Mücadele & Din Görevlileri Buluşması” seminerinde, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Huriye Martı, Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Hüseyin Arı ve Diyanet İşleri Uzmanı Mustafa Irmaklı, birer konuşma yaptılar.

Programın açılış konuşmasında söz alan İl Müftümüz Doç. Dr. Şahin Güven, “iki yıl önce 15 Temmuz 2016 Cuma gecesinde vuku bulan hain darbe girişiminde, ülkemizde ilk salaların okunmaya başlandığı illerden birisiyiz. Ayrıca o gecenin sabahında, Cumhuriyet Meydanı’nda yüz bin kişiyle birlikte Sabah namazını kıldık. Geçen yıl da valiliğimizin öncülüğüyle yapılan programlarda, aynı şekilde İl Müftülüğü olarak bizler de katkıda bulunarak yine sabah namazımızı Cumhuriyet Meydanı’ndaki Bürüngüz Camii’nde birlikte kıldık. Bu Pazar günü gerçekleştirilecek programlarda yine İl Müftülüğü olarak etkin bir şekilde görev alacağız” ifadelerini kullandı.

Ayrıca Sayın Güven, önümüzdeki Pazar günü, meydanda, STK’ların kuracağı stantların yanında İl Müftülüğümüzün de standının kurulup, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayınlanan FETÖ ve DAEŞ gibi dini istismar örgütlerini konu alan kitapçıkların orada halkımıza ücretsiz olarak dağıtılacağını söyleyerek bu programa iştirak eden mesai arkadaşlarına teşekkürlerini sundu.

“ÜÇ GÜN BOYUNCA KIRK İLDE SEMİNERLER YAPILACAK!”

Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Sayın Martı, din istismarı ile mücadele konusunda verilen bu seminerlerin Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından organize edildiğini ve yaklaşık bir ay öncesinde başlanılıp 41 ilde gerçekleştiğini söyleyerek şunlara değindi:

“İllerde yapılan bu çalışmalar, yalnızca din gönüllülerimizle buluşma şeklinde değil, STK temsilcileri ve bilim mahfilleriyle buluşma, valiliğimizi ve rektörlüğümüzü ziyaret ederek onları bilgilendirme, yerel TV kanallarında konuyla ilgili programlar icra etme, halka yönelik konferanslar ve öğrenci yurtlarında öğrencilere yönelik bilgilendirme seminerleriyle yaklaşık üç gün boyunca, mümkün olduğunca ili, bu konuda muhatap alma üzerine kuruludur. Daha önce 41 ilimizde gerçekleştirildi. Şimdi de 13-15 Temmuz tarihleri arasında 40 ilimizde bu seminerler yapılacak. Seminerlerde, Diyanet İşleri Başkan yardımcılarımızdan başlamak üzere başkanlık teşkilatımızın tamamının Anadolu’da bu görevi icra etmesi tasarlandı. Hayırlara vesile olmasını diliyorum.”

Sayın Martı, toplumumuzun duygu ve samimiyetinin olduğu kadar din konusunda sağlam kaynaklardan bilgi edinme eksikliği olduğunu vurgulayarak, doğru bilgiyi toplumla buluşturmaya ihtiyacımız olduğunu söyleyerek sözü Sayın Irmaklı’ya bıraktı.

“DEAŞ GİBİ ÖRGÜTLER İŞGAL COĞRAFYALARINDAN ÇIKIYOR!

Diyanet İşleri Uzmanı Mustafa Irmaklı, konuşmasında DEAŞ’ten bahsedeceğini ve anlatması gereken noktaları özetleyeceğini belirterek sözlerinde şu hususlara yer verdi:

“Hepimizin bildiği üzere bu İslam coğrafyasında son yüz yılda, din üzerinden yapılan bir kavga, bir savaş var. Ama yakından baktığımızda, DEAŞ ve benzeri yapılar, dinin kendisinden, dini referanslardan ortaya çıkan yapılar değildir. Eğer bunlara, dinin içinden çıkan yapılar olarak bakarsak, hata yapmış oluruz. Öncelikle bütün meselelerin sebebini iyi anlamak durumundayız. Sebebini doğru anlamadığımız meseleleri çözmemiz mümkün değildir. Bu yapıların sosyal, iktisadi ve küresel sebepleri olduğunu görüyoruz. Yine bu yapıların tamamı, işgal coğrafyalarında ortaya çıkıyor. Afganistan’ın işgaliyle el-Kaide, Irak’ın işgaliyle DEAŞ, Somali’nin işgaliyle Boko Haram, Nijerya’ya baktığımızda Şebab ve benzerlerinin ortaya çıktığını görüyoruz.

Bizler, bu toplumun dini hayatına rehberlik etmekle görevli olan insanlar olarak, dünyanın son iki yüzyılını bilmekle yükümlüyüz. Eğer bu son iki yüzyılı bilmezsek dünyanın geleceğine katkımız olamayacaktır. Temel İslami bilgilerin yanında bu tarihi bilgiye de sahip olabilmeliyiz.

DAEŞ denilen bu yapı, işgal edilen coğrafyalarda talan edilen insanların oluşturduğu yapı. Uluslararası güçlü iktidar savaşlarının, silah ticaretinin, uyuşturucu ve petrol ticaretinin, küresel projelerin, küresel emperyalizmin ortaya çıkardığı bir yapı. Ama nihayetinde dünyaya dönük yüzü olarak İslam’ı, İslam’ın kavramlarını kullanan bir yapı. Dolayısıyla sosyal, siyasal ve iktisadi sebepleri incelenmeli. En çok da dini kavram ve argümanlarla ortaya çıktığı için konuşmalıyız. Bunun temelsizliğini, tutarsızlığını düşünmek ve konuşmak zorundayız.

DEAŞ’e katılanlara baktığımızda, 4-5 ana kitleden bahsedebiliriz. İşgal coğrafyalarında yaralı bilinçle, isyanla büyüyen gençler… Bu yapılar, ya bir coğrafyayı işgal etmek ya da işgal sonrası dizayn etmek için kullanılıyor. Ve özellikle de o coğrafyalarda akl-ı selimi kaybeden öfke dolu insanlar biriktiriyorlar. İşte bu insanlar, böylece bu yapılara katılıyor.”

DEAŞ’e genelde gençlerin iştirak ettiğinin ve bu yapının usulsüz bir şekilde İslami tanımları kullandığının altını çizen Sayın Irmaklı, örnekler vererek ve tavsiyelerde bulunarak konuşmasını tamamladı.

“İSTİSMAR ETMEDİK ŞEY BIRAKMADILAR!”

FETÖ hakkında konuşmak için kürsüdeki yerini alan Din İşleri Yüksek Kurulu Sekreteri Hüseyin  Arı, bu yapının pek çok özelliğinin olduğunu söyledikten sonra sözlerini şöyle sürdürdü:

“FETÖ’nün bir özelliği de takiyyedir. ‘Tebliğ yapıyoruz’ diyerek takiyye yapıp Şia gibi hareket ediyorlar; her ne kadar ‘biz takiyye yapmıyoruz’ deseler de. Kendileri dışındaki dini yapıları, cemaatleri dışlıyorlar ve onları küçük görüyorlar. Kendilerinin çok daha farklı olduğunu söylüyorlar. İslam için çok büyük işler yaptıklarını ifade ediyorlar. Güya bu ulvi amacı gerçekleştirmek için, kendilerince doğru buldukları gayrimeşru usullerle birtakım işlere girişiyorlar. İslam anlayışına tamamen ters bir durum bu. Çünkü meşru hedefe, gayrimeşru yollarla asla gidilemez. Ama maalesef bunlar, çok rahat bir şekilde yapabildiler.

Kendilerine bağlı olan her bireyin, kamusal ve özel durumunu kontrol altında tutmaya çalışıyorlar. O bireyi ailesinden bile koparabiliyorlar.

Örgüt üyesi gençlere, ailelerini adeta birer düşman gibi gösteriyorlar. Böyle yaparak tamamen ailevi bağlardan koparmış oluyorlar.

FETÖ, bizim bütün kutsallarımızı istismar etti. Bunu niçin yaptı peki? Kendi kirli emellerini, amaçlarını gerçekleştirmek için. Allah Teâlâ’nın, Peygamber Efendimizin haklarını, dini kavramları istismar etti. Dinler arası diyalog ile bizlerin diğer dinlere bakışımızdaki kodları istismar etti. Kısaca kendi amaçlarını gerçekleştirmek için istismar etmedikleri bir şey bırakmadılar.

FETÖ ve lideri hakkında pek çok noktaya değinen Sayın Arı, bu yapıya karşı daha fazla uyanık olunması gerektiğini, din gönüllüsü insanlara da bu noktada çok iş düştüğünü hatırlatarak sözlerini bitirdi.

Seminere, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Huriye Martı, İl Müftümüz Doç. Dr. Şahin Güven, Din İşleri Yüksek Kurulu Sekreteri Hüseyin Arı, Diyanet İşleri Uzmanı Mustafa Irmaklı, ilçe müftüleri, vaiz ve vaizeler, şube müdürleri, murakıplar, şefler, din görevlileri ve Kur’an kursu öğreticileri katıldı.

BAŞKAN ÇELİK’TEN 15 TEMMUZ ÇAĞRISI

 Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle yapılacak olan üç ayrı etkinliğe Kayseri halkını davet etti. Başkan Çelik, 15 Temmuz’un ikinci yıldönümünde Kayseri halkıyla yine Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya geleceklerini belirtti.

Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik, 15 Temmuz’da şer güçlerin desteğini alan hain FETÖ örgütünün darbe girişiminin milletimizin kahramanlığı, devletimizin gücü ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın dirayeti ve kararlılığı ile bertaraf edildiğini söyledi. Başkan Çelik, “Ülkemiz için yıkım projesi olan 15 Temmuz, güçlü devlet, kararlı lider ve kahraman millet sayesinde Demokrasi ve Milli Birlik Bayramı’na dönüşmüştür. Aziz milletimizin Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü kutluyorum” dedi.

“YIKIM PROJESİNİ BAŞLARINA YIKTIK”

15 Temmuz’da yaşadığımız hıyanetin ardından devletimiz ve milletimizce bir destan yazıldığını vurgulayan Büyükşehir Belediye Başkanı Çelik şöyle konuştu: “15 Temmuz hainler ve destekçileri tarafından ülkemiz için bir yıkım projesiydi. Bulunduğumuz coğrafya için yeni haritalar çizenler Türkiye’yi saf dışı bırakmak için 40 yıllık bir planı devreye sokarak içimizdeki hainleri, uyuyan hücreleri uyandırdılar. Ancak bilmedikleri bir şey vardı ki, o da bu milletin zor durumlara düştüğünde gösterdiği refleksti. 40 yıllık projelerini başlarına yıktık. Bu vesileyle başta Kayseri olmak üzere Türkiye’nin her bir köşesinde vatanına sahip çıkan milletimin her bir ferdine şükranlarımı sunuyorum.”

KAYSO Başkanı Büyüksimitci ’den “15 Temmuz Hain Darbe Girişimi” Mesajı

Kayseri Sanayi Odası (KAYSO) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Büyüksimitci, 15 Temmuz Hain Darbe Girişiminin ikinci yıldönümü vesilesi ile bir açıklama yaparak, “Ülkemizin birliğine ve beraberliğine karşı yapılan bu haince saldırıyı KAYSO olarak bir kez daha kınıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti’nin bölünmez bütünlüğüne yönelik yapılan bu alçakça girişimler, hiçbir zaman amacına ulaşamayacaktır” dedi.

Başkan Büyüksimitci açıklamalarında şu ifadelere yer verdi; “15 Temmuz gecesi vatanımızı, milletimizi, demokrasimizi ve geleceğimizi yok etmek isteyen vatan hainleri, milletin silahlarını yine bu aziz millete doğrultmuş ve kalleşçe bir darbe girişiminde bulunmuşlardı. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde Çanakkale ruhuyla o gece sokağa çıkan Aziz Türk milleti, demokrasimiz ve vatanımız uğruna şehitlik mertebesine ulaşmaktan bir an bile tereddüt etmeden bu girişimi bertaraf etmişti. 15 Temmuz darbe girişiminde karşı direnişte yaşamını yitiren vatandaşlarımızı saygı ile anıyoruz. Bu şerefli milleti daha müreffeh hale getirmek için bizlerde elimizden gelen her şeyi yapmaya hazırız” diye konuştu.

Türkiye’deki yatırım ortamının iyileştirilmesine, daha fazla yatırım daha fazla istihdam hedefiyle, refah seviyemizi artırarak, teknoloji yoğun ürünler üretmek için çalışmaya devam edeceklerini ifade eden Başkan Büyüksimitci, “15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından Türkiye, birlik ve beraberlik içerisinde ekonomide oluşan şokların etkisini kısa sürede bertaraf etmeyi başardı. Türk ekonomisi 2017 yılı genelinde ve 2018 yılının ilk çeyreğindeki büyüme rakamları ile zor şartlar içerisinde bile dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden biri olduğunu gösterdi. Darbelerin, vesayetin ve terörün tarih olacağı yeni dönemde, Türkiye’nin yeni başarı hikayeleri yazacağına, 2023 hedeflerine emin adımlarla ilerleyeceğine inanıyorum” dedi.

Hain darbe girişiminin yıldönümünde, TOBB’a bağlı meslek teşekkülleri olarak Kayseri Ticaret Odası, Kayseri Sanayi Odası ve Kayseri Ticaret Borsası 15 Temmuz 2018 Pazar günü, Cumhuriyet Meydanı’nda kuracakları çadırla vatandaşlara ikramlarda bulunacaklarını açıklayan Başkan Büyüksimitci, demokrasimize sahip çıkmak üzere tüm üyelerine bayraklarını alarak Cumhuriyet Meydanı’na gelmeleri yönünde çağrıda bulundu.

DEMOKRASİ VE MİLLİ BİRLİK GÜNÜ’NE ÖZEL PROGRAMLAR

Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik, 15 Temmuz 2016’da hainlere karşı devletimizin gösterdiği kararlılık ve milletimizin gösterdiği kahramanlığın Kayseri’de yaşatılacağını söyledi. 15 Temmuz hain darbe girişiminin asla unutulmadığını ve unutulmayacağını ifade eden Başkan Çelik, üç ayrı etkinlik gerçekleştireceklerini dile getirdi.

15 Temmuz’da Talas-OSB arasına açmakta oldukları 15 Temmuz Bulvarı’nın temelini atacaklarını ifade eden Başkan Mustafa Çelik, temel atma töreninin saat 18.00’de Altınoluk Mahallesi-Seher Bulvarı’nda yapılacağını söyledi. Temel atma töreni alanında ikinci bir etkinlik yapılacağını dile getiren Başkan Çelik, Milli İrade Bisiklet Turu’nun gerçekleştirileceğini belirtti. Başkan Mustafa Çelik, 15 Temmuz akşamı ise Cumhuriyet Meydanı’nda Kayseri halkı ile bir araya geleceklerini söyledi. Cumhuriyet Meydanı’nda saat 20.00’de başlayacak 15 Temmuz Destanı programına Prof. Dr. Mehmet Çelik ile Sanatçılar Murat Belet ve İsmail Altunsaray’ın da katılacağını ifade eden Başkan Mustafa Çelik, Kayseri halkını tüm etkinliklere davet etti.

“15 TEMMUZ TÜRK MİLLETİNİN  YENİDEN DİRİLİŞİNİN TARİHİDİR.”

15 Temmuz günü demokrasiye yapılan müdahale ile başlatılan milli irade ve demokrasi kutlamaları münasebeti ile bir mesaj yayınlayan Melikgazi Belediye Başkanı  Memduh Büyükkılıç, “15 Temmuz Türk Milletinin yeniden dirilişinin tarihidir. 15 Temmuz’u hiçbir zaman Unutmayacağız! Unutturmayacağız!

15 Temmuz hain darbe girişiminde tüm Türkiye’de olduğu gibi Kayseri’nin de tek yürek, tek ses olarak bir olduğunu ve Kayserililerin meydanlara sığmadığını belirten Başkan  Memduh Büyükkılıç, Kayserili hemşerilerimin samimiyet, heyecan ve şevkin hep diri kalacağını bu neden ile Kayserililerin tüm Türkiye’ye örnek olduğunu ve bu haklı gururunu her zaman yaşayacaklarını kaydetti.

Yüce Türk milletinin gerektiğinde tek yumruk, tek ses ve tek yürek olarak liderinin çevresinde bir bütün olduğunu ifade edenBaşkan  Memduh Büyükkılıç, konu ile ilgili olarak şunları söyledi;

Cumhurbaşkanımız ve Başkomutanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatı ile meydanlar da nöbet tutan bu yüce millet büyük bir azim ve şevkle demokrasisine ve özgürlüğüne sahip çıkmıştır. Meydanların boş bırakılmayacağını bu millet anladı ve bundan böyle bu millet yüreği, fikirleri ve inancı ile milletine, devletine,vatanına ve bayrağına sahip çıkacaktır. 15 Temmuz’da milli idare şaha kalmıştır. Hedef 2023 olup bu hedefte yol haritası aynen devam edecektir.15 Temmuz darbe girişimine karşı tankların önüne kendini siper eden,mermilere hedef olarak şahadet şerbeti içen tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet,ailelerine sabır diliyor, gazilerimizi şükran ve minnetle anıyorum.

Başkan  Memduh Büyükkılıç, Kayserinin ve Kayserililerin tek ses, tek yürek ile meydanları boş bırakmadığını ve bırakmayacağını her zaman Cumhurbaşkanımız ve Başkomutanımız Sayın RECEP TAYYİP ERDOĞAN’ın yanında olduğunu sözlerine ekledi.

Prof. Dr. Hüseyin Per: 15 Temmuz gecesi büyük bedeller ödendi

Kayseri Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Per, Türk Milletinin hiçbir zaman hainlere fırsat vermeyeceğini belirterek “ 15 Temmuz gecesi toplum olarak çok büyük demokrasi sınavı verdik” dedi.

Prof. Dr. Hüseyin Per,  15 Temmuz Darbe girişiminin yıldönümü nedeniyle yaptığı açıklamada, “Türk Milleti olarak ülkesine ve milletine kast eden alçakların karşısında canlarını feda eden şehitlerimizi ve yaralanan gazilerimizi unutmadık. Onları rahmetle ve minnetle anıyoruz. Türkiye Cumhuriyeti büyük bir devlettir. Güzel ülkemizi bölmek ve Türk Milletini sıkıntıya sokmak isteyen dâhili ve harici düşmanlarımız tarih boyunca var oldu. Bu hainlere fırsat vermeme adına uyanık olmak adına çok büyük gayret sarf etmemiz gerekiyor.”

15 Temmuz’un Türkiye için bir milat olduğuna inandıklarını belirten Per, “FETÖ’nün ve destekçilerinin alçak saldırısı, darbenin ötesinde bir işgal girişimiydi. Darbe girişiminin asıl amacı; ülkemizi tarihimizde görülmemiş bir kaosa sürüklemek, kardeş kavgası başlatmak ve Türkiye’yi iç savaş ortamına sokmaktı. Türkiye Cumhuriyeti devletini Milletin iradesi dışında hiçbir güç yönetemez. Bu, dünyaya örnek olacak bir tavırdır. Elbette bunun için büyük bir bedel ödedik” diye konuştu.

Kayseri Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Per, FETÖ ve bağlantılarının tam olarak aydınlatılamadığına dikkat çekerek, “ Siyasi irade bu karanlık örgütün tüm bağlantılarını ortaya çıkarmak zorundadır. Bizler Kayseri Tabip Odası Yönetim Kurulu ve üyeleri olarak ülkemizin birlik ve beraberliği için mücadele etmeye, her zaman millet iradesinden ve demokrasiden yana olmaya devam edeceğiz” diye konuştu

KTB BAŞKANI BAĞLAMIŞ: TÜRK MİLLETİNE KİMSE BOYUN EĞDİREMEZ

Kayseri Ticaret Borsası ( KTB) Yönetim Kurulu Başkanı Recep Bağlamış, 15 Temmuz hain darbe girişiminin yıl dönümü nedeniyle yaptığı açıklamada, Türk milletinin, vatan söz konusu olduğunda hiçbir engeli tanımadığını ve ezip geçtiğini 15 Temmuz darbe girişimi gecesi gördüler” dedi.

Türkiye’nin 15 Temmuz’da büyük bir badire atlattığını aktaran KTB Başkanı Bağlamış, “15 Temmuz’u hepimiz yaşadık. Bu büyük milleti oyuna getiren hainler o gece milletimize kurşun sıktılar. Ama onlar, bu ülkenin tek sahibinin Türk Milleti olduğunu unuttular. Bu vatanın sahipleri 15 Temmuz darbe girişimi gecesi devletinin yanında duranlardır. İman dolu göğüslerini kurşuna siper eden vatan evlatlarıdır. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Gününde, bu alçak darbe girişimine karşı dünyada bir örneği daha görülmemiş gözü karalılıkla karşı koyan, kahramanlık destanı yazan yüce Türk Milletine şükranlarımızı arz ediyor, 15 Temmuz ve vatanı için canını seve seve feda eden tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize sağlık dileyerek hepsini ayrı ayrı minnetle anıyoruz” diye konuştu.

FETÖ/PDY terör örgütlerinin organize ettiği bu kanlı saldırını şanlı Türk milletinin güçlü iradesiyle bertaraf edildiğini, eli kanlı FETÖ teröristlerinin hain emellerine ulaşamadığını aktaran Bağlamış, “15 Temmuz’u asla unutmayacağız, unutturmayacağız. Allah, bir daha hainlere asla fırsat vermesin. Türk Millet,ne kimse boyun eğdiremez” dedi.

Çelik-İş Sendikasının Genel Başkanı Yunus Değirmenci,

“15 TEMMUZ DESTANI TÜRKİYE DÜŞMANLARININ UMUTLARINI KIRMIŞTIR”

Hak-İş Konfederasyonuna bağlı Çelik-İş Sendikasının Genel Başkanı Yunus Değirmenci, “15 Temmuz’da milletimizin vermiş olduğu vatan ve istiklal mücadelesi, birlik ve beraberlik ruhu, Türkiye düşmanlarının hain emellerini alt üst ettiği gibi, hayata geçirmeyi düşündükleri diğer alçak planlarına ilişkin tüm umutlarını da kırmıştır” şeklinde açıklamada bulundu.

Genel Başkan Değirmenci, 15 Temmuz FETÖ hain darbe girişiminin ikinci yıldönümü dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı.

Açıklamada, 15 Temmuz’da Türkiye’nin yeryüzünde eşi benzeri görülmemiş bir ihanete maruz kaldığını kaydeden Değirmenci, “Milletimiz de bu hainliğe, yine eşi benzeri görülmemiş bir şekilde, birlik ve beraberlik ruhuyla kahramanca bir cevap vermiş, vatanını şer odaklarına teslim etmemiştir. Canı pahasına, zalimlere karşı vatanını savunmuştur. Milletimiz, bayrağına, vatanına, dinine, ezanına, istiklaline, namusuna ve toprağına uzanan kirli elleri kırmasını bilmiştir. Çanakkale ruhuyla adeta ölüme koşan şehitlerimizi ve yaralarını bir şeref madalyası olarak taşıyan gazilerimizi unutmadık, unutmayacağız ve unutturmayacağız” ifadelerini kullandı.

“MÜCADELEYE KARARLILIKLA DEVAM EDİLMELİ”

“Milletimize bu aşağılık darbe girişimini reva görenleri, yine milletimizin üzerine acımasızca bomba yağdıranları, kurşun sıkanları da unutmayacağız” diyen Değirmenci, “Bizlere yaşatılan acıları soğutmaya, verilen veya verilecek hiçbir ceza yetmez ama aklını ve ruhunu satılığa çıkarmış olan bu hainlerin yargı önünde ceza aldıklarını görmek, az da olsa yüreklerimize su serpiyor. Ülkemizin altını oymaya devam eden bir tek FETÖ’cü hain kalmayıncaya kadar mücadelenin kararlılıkla devam etmesi bekliyoruz. Bu uğurda, Çelik-İş Sendikası olarak, karanlık eller karşısında dik duruşuyla hem milletimize hem de ümmete örnek olan Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında olduğumuzu bir kez daha ifade etmek istiyorum” diye konuştu.

15 Temmuz Bulvarı’nın temeli 15 Temmuz’un yıldönümünde atılıyor

 Büyükşehir Belediyesi 15 Temmuz hain darbe girişiminin yıldönümünde anlamlı bir tören gerçekleştirecek. Büyükşehir Belediye Meclisi’nin aldığı kararla 15 Temmuz Bulvarı adı verilen Talas ile OSB arasındaki bulvarın temeli 15 Temmuz Pazar günü saat 18.00’de yapılacak olan törenle atılacak.

Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik, 15 Temmuz 2016’da hainlere karşı devletimizin gösterdiği kararlılık ve milletimizin gösterdiği kahramanlığın Kayseri’de yaşatılacağını söyledi. 15 Temmuz hain darbe girişiminin asla unutulmadığını ve unutulmayacağını ifade eden Başkan Çelik, bu anlamda Kayseri’de önemli bir adım atarak açmakta oldukları en önemli bulvara 15 Temmuz Bulvarı adını verdiklerini belirtti.

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nde 15 Temmuz Bulvarı’nın temelini atacaklarını ifade eden Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik, 15 Temmuz Pazar günü saat 18.00’de Altınoluk Mahallesi-Seher Bulvarı’nda yapılacak olan temel atma törenine tüm Kayserilileri davet etti. Başkan Çelik, 11 kilometre uzunluğunda olacak olan 15 Temmuz Bulvarı’nın yaklaşık 55 milyon TL’ye mal olacağını sözlerine ekledi.

Türkiye Harp malülü gaziler Şehit dul ve yetimleri derneği  Kayseri şube başkan Yılmaz Uçkan

Milletimizin gözbebeği, tarihi şanlı kahramanlıklarla dolu, peygamber ocağı Türk Silahlı Kuvvetlerinin içine yuvalanmış FETÖ/ PDY mensubu asker kılığına girmiş hainler tarafından ülkemizde gerçekleştirilmeye çalışılan darbe girişimini, 15 Temmuz yıldönümünde bir kez daha şiddet ve nefretle kınıyoruz.

Rengini şehitlerimizin kanından alan Ay Yıldızlı Al Bayrağımızın gölgesi altında sonsuza kadar hür ve bağımsız yaşamaya ant içmiş aziz milletimiz,  geçmişte terörle mücadele de canla ve kanla savunduğu vatanını 15 Temmuz gecesi de yurdun dört köşesinde tanklara, bombalara, kurşunlara göğsünü siper ederek, bu hain girişimi vatansever güvenlik güçlerimizle birlikte canlarını hiçe sayarak engellemiştir.

Terörle mücadele de bedelini canımız ve kanımızla ödediğimiz vatanımıza karşı yapılan asla unutmayacağımız ve unutturmayacağımız 15 Temmuz hain darbe girişimi; ülkesine, devletine, demokrasisine, anayasal düzene ve özgürlüğüne bağlılığını, aydınlık bir gelecek idealinden asla taviz vermeyeceğini tüm dünyaya haykıran asil milletimizin yazdığı kahramanlık destanı ile hüsrana uğramıştır.

Ayrıca kahramanlık genlerini bünyesinde daima muhafaza eden milletimiz, günler ve geceler boyunca tuttukları demokrasi nöbetleri ile vatan sevgilerini tüm dünyaya ve hainlere haykırmıştır.

Bu vesile ile Vatan, Bayrak ve Millet uğruna ebediyete intikal eden tüm Şehitlerimizi rahmet ve minnetle anar kahraman Gazilerimize şükranlarımızı sunarız

Şehit aileleri ve Gazilerimizin daima yanlarında olacağımızı da bir kez daha vurguluyor, tüm Şehit Ailelerimizi ve Gazilerimizi en derin sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.

15 TEMMUZ, TÜRK MİLLETİ’NİN DÜNYAYA VERDİĞİ BİR DEMOKRASİ DERSİDİR

 MÜSİAD Kayseri Başkanı Nedim Olgunharputlu; 15 Temmuz Darbe Girişimi’nin yıldönümü dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı. Türk Milleti’nin, devletin ve ülkenin birliğini bozacak hiçbir girişime müsaade etmeyeceğini, 15 Temmuz’daki şanlı duruşun, bunu tüm dünyaya gösterdiğini vurgulayan Olgunharputlu, açıklamasında şunları kaydetti:

 Türkiye Cumhuriyeti’nin en kanlı saldırılarından biri olan 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi, ülkemizin tarihine kara bir leke olarak yazılmıştır.  FETÖ’nün organize ettiği bu kanlı saldırı, şanlı Türk Milleti’nin güçlü iradesiyle bertaraf edilmiş, eli kanlı FETÖ militanları hain emellerine ulaşamamıştır. 15 Temmuz gecesi milletimiz, hiçbir bahanenin ardına gizlenmeden, yaşlı, genç, kadın, erkek demeden darbecilerin karşısına çıkmış ve canı pahasına vatanını müdafaa etmiştir.

15 Temmuz Zaferi, Demokrasinin Teminatıdır

Darbelerin ve seçilmiş hükümetleri devirmeye yönelik her türlü girişimin, ülkeye ne denli büyük zararlar verdiğini, uzun yıllar boyunca kapanmayan yaralara sebep olduğunu en iyi bilen, en acı şekilde tecrübe eden ülkelerden biri Türkiye’dir.

Türk Milleti’nin 15 Temmuz gecesi azmiyle, inancıyla, kanıyla kazandığı demokrasi zaferi,  yalnızca ülkemizde değil, tüm dünyada demokrasinin yaşaması için bir teminattır. Tüm ülkelerin bu zafere sahip çıkması, hiçbir inanca ve ideolojiye sığmayan bu kumpasa karşı tavır alması ve lanetlemesi gerekmektedir. Ancak darbe girişimi ve ertesi, bizlere, bu kumpasın yalnızca FETÖ ile sınırlı olmadığını, birçok bileşeni olduğunu da açıkça gösterdi. Öyle ki, Batı’nın, medya organları üzerinden ve siyasetçilerin söylemleriyle demokrasi ve insanlık sınavından geçemediklerine şahit olduk.

“Güçlü Türkiye’yi Hep Birlikte İnşa Edeceğiz”

Dünyanın en yaygın ve etkin STK’sı olan MÜSİAD, her zaman ve her koşulda milli iradeden yana olmuş, onu zedeleyecek her girişimin karşısında durmuştur. 15 Temmuz Darbe Girişiminin ardından da tavrını net bir şekilde ortaya koyan MÜSİAD, hiç vakit kaybetmeden milletin ve devletin yanında yer aldığını açıklayarak,  Türk Milleti’nin dik duruşunu, tüm dünyaya anlatmaya girişmiştir.

Gittiğimiz her ülkede, memleketimizin birçok noktasında, demokrasinin lüks değil, zaruri olduğunu ve milli irade karşısında yükselen her harekete karşı durmak gerektiğini anlattık.

Darbe girişiminin, Türkiye’yi toplumsal olarak bölme ve ekonomik açıdan zora sokarak birtakım mecburiyetlere yöneltme gayreti olduğu aşikârdır. Bu anlamda tehlikeyi görerek ülkesine sahip çıkan milletimiz, bu, dünyayı kendine hayran bırakan birlik ve beraberliğiyle geleceğe daha güçlü yürümektedir.

Adeta bir “2. Kurtuluş Savaşı” olan 15 Temmuz’un izlerini ortadan kaldırarak fakat bu hainliği toplumsal hafızamıza da kazıyarak, geleceğimizi kuracağız. O kara gecede gördük ki, Türk Milleti, vatan söz konusu olduğunda hiçbir engeli tanımıyor, ezip geçiyor. Hedeflerimize, dünyanın en güçlü ülkelerinden biri olma tasavvurumuza da bu kararlılıkla ilerleyeceğiz.

Yıllar içinde emekle, azimle çalışarak kazandığımız başarılarımızın birkaç terörist ve onların destekçileri aracılığıyla yerle bir olmasına müsaade etmedik, etmeyeceğiz.

Bu vesileyle, 15 Temmuz’un ikinci yıldönümünde, Türkiye Cumhuriyeti yaşadığı sürece minnetle anılacak olan 15 Temmuz şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyor, gazilerimize bir kez daha şükranlarımı sunuyorum.

Kayseri Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Ahmet Övüç’ün mesajı

15 Temmuz 2016 günü gerçekleşen, Devletimizi ve Milletimizi hedef alan hain darbe girişiminin üzerinden iki yıl geçmiş bulunmakta olup bir kez daha hain darbe girişimini büyük bir nefretle kınıyoruz.

Aziz Milletimiz 15 Temmuz 2016’da ortaya koyduğu birlik ve beraberlik ile tarihe geçmiş, gösterdiği kahramanlıkla yeni bir destan yazmıştır. Türk Milleti kendi iradesinin üzerinde bir iradenin kabul edilmeyeceğini gösterdiği tavırla net bir şekilde ortaya koymuş, canı pahasına Devletine ve iradesine sahip çıkarken tüm dünya milletlerine de örnek olmuştur. Türkiye’de darbeler çağının kapandığı artık anlaşılmış, ülkemizin bir gece baskınıyla ele geçirilebilecek bir ülke olmadığı görülmüştür.

Türkiye Cumhuriyeti tarih boyunca yaşadığı bütün acı olaylardan gerekli dersleri çıkartarak yoluna devam edecektir. Taşeron terör örgütlerini üzerimize salanlar bilmelidir ki hiçbir güç Ülkemizin gelişmesini, büyümesini ve kalkınmasını engelleyemeyecektir.

Vatan ve millet sevgisini binlerce yıllık ahilik gelenek ve kültüründen alan esnaf sanatkârlarımız demokrasi dışı her türlü girişime karşı çıkacak olup, her zaman Devletimizin ve Milletimizin yanında yer alacaktır.

Hiç şüphe yok ki Türkiye Cumhuriyeti, demokrasiye ve Cumhuriyetimizin temel niteliklerine bağlı kalarak; TEK BAYRAK, TEK VATAN, TEK MİLLET VE TEK DEVLET ülküsü etrafında sımsıkı kenetlenerek sonsuza kadar varlığını sürdürecektir.  Allah Devletimize ve Milletimize bir daha böyle bir ihanet yaşatmasın.

BAŞKAN PALANCIOĞLU’DAN 15 TEMMUZ MESAJI

Talas Belediye Başkanı Dr. Mustafa Palancıoğlu, 15 Temmuz Hain Darbe Girişiminin 2. yıldönümü vesilesi ile bir açıklama yaparak, “15 Temmuz gecesi bu ülke için canlarını feda eden tüm şehit kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Yaralanan birçok gazimiz oldu. Allah onlara da şifalar versin. Kendilerine minnettarız.  15 Temmuz, milletimiz sayesinde başarısız olarak kahramanlık destanına dönüşmüştür.” dedi.

15 Temmuz Darbe Girişiminin üzerinden 2 yıl geçtiğini hatırlatan Başkan Palancıoğlu,  “Bu Pazar 15 Temmuz’un yıl dönümünde yine Meydanlarda olacağız. Rabbim birliğimizi ve beraberliğimizi bozmasın. Türkiye 2 yıl içinde büyük gelişmeler yaşadı. Özellikle 24 Haziran’da yapılmış olan Cumhurbaşkanlığı Sistemi ile birlikte daha profesyonel daha hızlı karar verebilecek bir sisteme geçtik. Yeni sistemle bu tür darbe girişimlerinin önünü daha rahat kesebilecek bir yönetim sistemine geçmiş bulunuyoruz. Darbe gecesi vatandaşlarımızın sokaklara çıkması ülkesine, devletine, Cumhurbaşkanına, Başbakanına sahip çıkması ve darbe girişimine dur demesi örnek teşkil edecek bir eylemdi. Dolayısıyla Türkiye olarak gösterdiğimiz sağduyu çok önemli. Bundan sonra Türkiye’ye kimse yan gözle bakamayacaktır. Başkanlık sistemi ile birlikte inşallah bundan sonra da bu tür darbe girişimlerinin önü kesilecektir. Özellikle jandarmanın, genel kurmayın, milli savunmanın yeniden yapılandırılması süreci bu tür baş kaldırmaları da önleyecektir. Ama en önemlisi her zaman milletimiz devletine sahip çıkmak için hazır bulunduğunu ve bu devleti kimseye böldürmeyeceğini göstermiş oldu. Rabbim Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı başımızdan eksik etmesin. İnşallah bundan sonra 15 Temmuzlar bir daha yaşanmayacaktır. 15 Temmuz ile birlikte gördük ki ülkemizin hem içerde hem dışarda sevmeyeni çok fazla. Bunlara karşı her zaman uyanık olmalıyız. Bu kapsamda Cumhuriyet Meydanı’nda saat 20.00’de başlayacak 15 Temmuz Destanı programına Tüm Kayseri halkımızı davet ediyorum.” dedi.

15 Temmuz’da Türkiye’nin bir destan yazdığını vurgulayan Başkan Palancıoğlu sözlerini şöyle tamamladı:

“Özellikle 15 Temmuz gecesi bu ülke için canlarını feda eden tüm şehit kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Şehitlerimizin yakınlarına da saygılarımı iletiyorum. İnşallah Rabbim şehitlerimizi cennetinde sevdikleriyle buluşturur. Rabbim şefaatlerine nasıl eylesin. O gece yaralanan birçok gazimiz oldu. Allah onlara da şifalar versin. Kendilerine minnettarız”

Milli birlik ve beraberliğin yanındayız

Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz’in mesajı

Tarihimizin en karanlık hadiselerinden biri olan 15 Temmuz 2016 darbe ve işgal girişimi, milletimizin verdiği destansı mücadele neticesinde parlak bir zafere ve aydınlığa dönüşmüştür. Ülkemizde yaşanan darbe girişimini engellemeye çalışırken şehit ve gazi olan vatandaşlarımızı ve güvenlik güçlerimizi, bir kez daha şükranla anıyoruz. Şehitlerimize rahmet, ailelerine de sabır ve kuvvet diliyoruz.

Ülkemizin karşı karşıya kaldığı bu hain ve elim olay, Türk halkının tüm kesimlerinin, tüm siyasi liderlerin, iş dünyasının ve sivil toplum örgütlerinin birlik ve beraberlik içinde harekete geçmesiyle, başarısızlıkla sonuçlanmış, böylece Türkiye, demokratik anayasal düzene ve hukuk devletine olan bağlılığını ortaya koymuştur.

15 Temmuz gecesi milletimizin gösterdiği, cesaret, dirayet, dik duruş ve kararlılık her türlü değerin üstündedir.

Bununla birlikte, cennetmekân şehitlerimizi ve onların öncülüğünde yazılan 15 Temmuz destanını asla unutmayacağız, unutturmayacağız. 15 Temmuz’un her yıl dönümünde yâd edecek, kahramanlıklarını nesilden nesile gururla aktaracağız.

Ülkemizin yaşanan olaylardan olumsuz etkilenmemesi adına, içinde bulunduğumuz bu dönemde birlik ve beraberliğe her zamankinden daha çok ihtiyacımız olduğu aşikârdır. Dün olduğu gibi bugün ve yarın da daima devletimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Türkiye’nin geleceğine inanıyoruz ve bu inancımızı göstermeyi de daima sürdüreceğiz. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü kutlu olsun

AB Grup Holding Yönetim Kurulu Başkanı Muhsin Bayrak’ın mesajı

Devletimiz ve milletimizin el ele yazdığı 15 Temmuz Destanı’nın 2. Sene-i devriyesini hüznü, heyecanı, coşkusu, onur ve gururuyla milletçe hep birlikte yaşıyoruz.

Ülkemizin karşı karşıya kaldığı bu hain ve elim olay, Türk halkının tüm kesimlerinin, tüm siyasi liderlerin, iş dünyasının ve sivil toplum örgütlerinin birlik ve beraberlik içinde harekete geçmesiyle başarısızlıkla sonuçlanmış, böylece Türkiye demokratik anayasal düzene ve hukuk devletine olan bağlılığını ortaya koymuştur.

Tarihimizin en karanlık hadiselerinden biri olan 15 Temmuz 2016 darbe kalkışması ve işgal girişimi, milletimizin verdiği destansı mücadele neticesinde parlak bir zafere ve aydınlığa dönüşmüştür. Aziz Milletimiz o gece, tıpkı Çanakkale’de, İstiklal Harbimizde olduğu gibi tüm fertleriyle tek yürek, tek bilek olmuştur. Tankın, topun, tüfeğin, helikopterin, uçağın, füzenin karşısına sadece ve sadece imanıyla, inancıyla, yüreğiyle dikilerek demokrasisine, istiklaline ve istikbaline sahip çıkmıştır.

Bu kararlılıkla bir kez daha milletimizin şeref ve istiklali için cennete kanatlanan başta 15 Temmuz şehitlerimiz olmak üzere tüm şehitlerimizi rahmetle ve şükranla yâd ediyoruz. Bu şanlı direniş sürecinde gazilik mertebesine erişen kahramanlarımıza şükranlarımızı sunuyoruz. Adeta Çanakkale’de olduğu gibi yedi düvele göğsünü siper ederek, bu aziz vatanı yeniden vatan kılan necip milletimizi şükranla ve saygıyla selamlıyoruz.

İçinde bulunduğumuz bu dönemde gerek aşiretimiz içinde gerekse ülke olarak birlik ve beraberliğe her zamankinden daha çok ihtiyacımız olduğu aşikârdır. Mutki aşireti ve soyadını Mustafa Kemal Atatürk’ten almış Bayrak Ailesi olarak, dün olduğu gibi bugün ve yarın da daima devletimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Soyadımızın bize verdiği görev kutsaldır. Ve biz bu bilinçle hareket ediyoruz, etmeye de devam edeceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın.

Başkan Gülsoy’dan 15 Temmuz Hain Darbe Girişiminin Yıldönümü Mesajı

 Kayseri Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, 15 Temmuz hain darbe girişiminin yıldönümü dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

Gülsoy, “15 Temmuz 2016 günü,  bir dönemin acı,  ancak şanlı bir hatırası olarak Türk Demokrasi Tarihine kazınacak bir demokrasi zaferinin kazanıldığı, kararlılık direniş ve diriliş gecesidir. Türk Milleti; imanıyla, inancıyla birlik ve beraberlik ruhu içerisinde tek yürek olarak sokaklara dökülmüş, canı pahasına mücadelesini sürdürerek vatanın bölünmez bütünlüğünü bir kez daha tüm dünyaya göstermiştir” dedi.

Milletin demokrasiden yana olan tavrını güçlü bir şekilde ortaya koyduğunu vurgulayan Gülsoy, “Sayın Cumhurbaşkanımızın önderliğinde Türk Halkının üstün cesareti sayesinde hain darbe girişimi engellenmiştir. Tarihte her zaman önemli bir konuma ve itibara sahip olan milletimiz halkın iradesi üzerinde başka bir güç olmadığını ispatlamıştır. Devletimizin tüm kurumları, güvenlik güçleri ve asil milletimizin dua ve destekleriyle; geçmişte olduğu gibi bundan sonrada ülkemizin bekâsına, birliğine, huzuruna ve geleceğine kast eden tüm hain odaklara ve bölücü terör örgütlerine karşı verdiğimiz mücadeleden asla taviz verilmeyecektir.” diye konuştu.

“Demokrasimize kast eden, birlik ve beraberliğimizi yok etmek isteyen, büyük ve kutlu yürüyüşümüzü engellemek isteyen hainlere karşı dimdik ayakta duran ve bu uğurda şahadete eren kahraman şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyor, gazilerimizi minnetle anıyorum. Yüce Allah bir daha milletimize böyle günler göstermesin. Rabbim, kâinatın sonuna kadar Türkiye Cumhuriyet’ini tam bağımsız olarak payidar etsin, devletimize zeval vermesin” ifadelerini kullandı.

Başkan Gülsoy mesajında ayrıca, 15 Temmuz 2018 Pazar günü Kayseri Cumhuriyet meydanında yapılacak yıldönümü etkinliklerinde Kayseri Ticaret Odası’nın dayer alacağını belirterek, “Hain darbe girişiminin akşamında olduğu gibi 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Gününün yıldönümünde de demokrasimize sahip çıkmak için meydanlarda olacağız. Kayseri Ticaret Odası, Kayseri Sanayi Odası ve Kayseri Ticaret Borsası ile kuracağımız çadırda halkımıza ikramlarda bulunacak ve hep birlikte demokrasimize sahip çıkmaya devam edeceğiz” dedi.