Şap hastalığına karşı Sarıoğlan Hayvan pazarı ilaçlandı

Türkiye’de bazı bölgelerde görülen şap hastalığına karşı Sarıoğlan Belediye ekipleri, hayvan Pazar yerinde ilaçlama yaptı.
Belediye veteriner hekimi Osman Kabadayı nezaretindeki ekipler hayvan pazarında hastalığa karşı ilaçlama çalışması yaptı. Haftanın belli günü Kayseri-Sivas karayolu üzeri Sarıoğlan Çiftlik kavşağında kurulan hayvan pazarına bölge besicileri ve Türkiye’nin değişik bölgelerinde hayvancılıkla uğraşanlar büyük ilgi gösteriyor. Pazara getirilen hayvanlar, Sarıoğlan belediyesi veterineri tarafından tek tek kontrol ediliyor. Hastalığın pazara sıçramaması için üretici, besici ve hayvancılıkla uğraşanlara bilgiler veriliyor. Sarıoğlan Belediye Başkanı Ali Osman Yıldız, halkın yanı sıra tüm canlıların ve çevrenin sağlığı için belediye olarak yapılması gereken ne ise onu yaptıklarını tekrarladı.
ŞAP HASTALIĞI NEDİR, BELİRTİLERİ, TEDAVİLERİ…
Şap hastalığı çift tırnaklı hayvanların akut seyirli, çok bulaşıcı ve zoonotik karaktere sahip viral bir enfeksiyonudur. Hastalığın bulaşma oranı yüksek olup, hassas hayvan topluluklarında (popülasyonlarında) % 100’e kadar ulaşabilmektedir. Bu nedenle hastalık ekonomik, siyasi ve ticari yönlerden büyük önem taşımaktadır.
Hastalığın etkeni Picornaviridae familyasının Aphtovirus alt grubunda yer alan şap virusudur. Virusun O , A, C , SAT-1, SAT-2, SAT-3 ve ASİA 1 olmak üzere antijenik olarak farklı yedi ayrı serotipi bulunmaktadır. (O) serotipinin II, A serotipinin 32, C serotipinin 5, SAT I serotipinin I, SAT 2 serotipinin 3, SAT 3 serotipinin 4 , ASIA I serotipinin ise I alt tipi vardır. Serotipler arasında çapraz bağışıklık görülmemesi hastalıkla mücadeleyi güçleştirmektedir.
Virus fiziksel etkenlere karşı değişik duyarlılık göstermektedir. Isıya dayanıksız olup 37oC’de 12 saatte, 60-65oC de 1/2 saatte, 85oC de ise birkaç dakika da yıkımlanarak etkisiz hale gelmektedir. Ancak düşük ısı derecelerine ve ani donma ve çözülmelere karşı oldukça dayanıklıdır. Enfekte karkaslarda +4oC de 24-48 saatte laktik asit oluşumuna bağlı olarak hızla inaktive(etkisiz) olurken, kan, kemik iliği, lenf bezleri ve iç organlarda uzun süre dayanabilir ve ani dondurmalarda iskelet kaslarında da uzun süre aktif halde kalabilir.
Virus çevre şartlarına da oldukça dayanıklı olup;
Yapağıda 24 gün
Sığır derisinde 4 hafta
Samanda 15 hafta
Kepekte 20 hafta
Toprakta 4 hafta
Kuru ot ve danede 5 ay
süreyle enfeksiyözitesini (bulaşma yeteneğini) koruyabilmektedir.
Kimyasal etkenlere karşı dayanıksız olan şap virusu pH 7,0- 7,7 de etkilenmemekte (stabil olmakla) birlikte asit ve alkali şartlarda kısa sürede inaktive olmaktadır Hastalık direkt ve indirekt olarak yayılmaktadır. Hastalığın en belirgin yayılma yolu havada bulunan virusun solunum sistemi ile alınmasıyla olmaktadır. Enfekte veya kuluçka dönemindeki hayvanlar solunum, deri, sekret ve ekstretleri, süt ve sperma ile virusu saçmaktadır. Hastalık bulaşık (kontamine) hayvan ürünleri, bulaşık (kontamine) araç ve aletler, insan, yabani hayvanlar, kuşlar, rüzgar ve nakil araçları ile de bulaşabilmektedir. İnsanlar da ise enfekte hayvanlar ile temas veya enfekte et ve süt ürünleri ile enfeksiyonu nadiren aldıkları bildirilmektedir.Bu konuda Enstitümüze herhangi bir başvuru olmamıştır.
Sığırlarda ateş, iştahsızlık, depresyon ve süt veriminde azalma ilk klinik bulgulardır. 24 saat içerisinde salya akışı başlar ve dil-dişetinde veziküller şekillenir. Keseciklere (veziküllere) interdigital bölgede, koroner bölgede, meme derisinde, ağız ve burun mukozasında rastlanabilir. Veziküllerin yırtılması ile geniş ülseratif yaralar şekillenebilir. Dildeki yaraların (lezyonların) genellikle birkaç günde iyileşmesine karşın ayaklardaki ve nazal bölgedeki lezyonlar çoğunlukla ikinci (sekunder) bakteriyel enfeksiyonlara maruz kalırlar. Sekunder bakteriyel enfeksiyonlar sonucu pneumoni ve mastitis görülebilir, tırnak düşebilir.
Koyun ve keçilerde hastalık daha hafif seyirlidir. Hastalık koyunlarda genellikle topallık ile karakterizedir ve topallık süreklilik gösterir. Ağızdaki lezyonlar sığırlardaki lezyonlardan daha küçük ve daha kısa sürelidir. Genellikle hastalığın yol açtığı ekonomik kayıplar sığırlarınkinden daha düşüktür ve klinik bulgular ancak dikkatli bir gözlemle belirlenir.
Şap hastalığının ölüm (mortalite) oranı düşük olmakla birlikte genç hayvanlarda virusun kalpte yerleşmesi (lokalize) sonucu ölümle sonuçlanan myokarditis olguları görülebilir. Hastalığın bulaşma (morbidite) oranı ise yüksek olup, et ve süt verimlerindeki hızlı düşüşe bağlı ekonomik kayıplar önem taşımaktadır.
Klinik bulgular hastalıktan şüphe ettirmekle birlikte kesin tanı virolojik veya serolojik yöntemler kullanılarak konulmaktadır. Ayırıcı tanıda; topallık, mukozal erozyonlar, salya, nazal akıntı ve meme lezyonlarına yol açan enfeksiyonlar göz önünde bulundurulmalıdır.
Şap hastalığının kontrolü için uygulanan 4 ana strateji vardır. Bunlar:
A. Kesim
B. Karantina
C. Aşılama
Bir ülkede veya bölgede bu yöntem veya yöntemlerden hangilerinin uygulanacağına karar vermek için, öncelikle sosyo-ekonomik durum, hayvan varlıklarının durumu ve şap hastalığı yönünden epidemiyolojisi, iklim-coğrafik şartları dikkate alınarak kâr-zarar analizlerinin yapılması gerekmektedir.
KESİM:
Şap hastalığına yakalanmış hayvanların ve bunlar ile temas etmiş hayvanların kesime tabi tutulmasıdır. Amaç esas virus kaynağının tüketilmesi (eliminasyonu) ve virusun hayat seyrinin (siklusunun) kırılmasıdır. Bu yöntemin dezavantajı , büyük ölçüde hayvan kaybına neden olmasıdır. Şap hastalığının sporadik olarak seyrettiği aşılama programını bırakmış ülkelerde bu yöntem uygulanmaktadır. Ancak hastalığın yayılmasının (insidensinin) düşük olduğu ülkelerde ekonomik olan bu yöntem, hastalığın yaygın olduğu ülkelerde hem ekonomik değildir, hem de toplumsal kabulü oldukça güçtür.
KARANTİNA:
Şap virusunun epidemiyolojik durumu ve edinilen deneyimler gözönünde bulundurulduğunda, sadece bu yöntem ile sonuç alınamayacağı açıktır. Ancak diğer yöntemler ile birlikte uygulandığında anlam taşımaktadır.
AŞILAMA:
Amaç hastalığın yaygın olduğu ülkelerdeki hayvan topluluğunda (popülasyonunda) yüksek antikor düzeyinin sağlanmasıdır. Bu amaçla düzenli ve yoğun aşılama programları ile popülasyonda virusa karşı direnç sağlanması hedeflenmektedir. Ancak başarı sağlanabilmesi için karantina ve önleyici (profilaktik) önlemlere gereksinim vardır. Aşılama stratejisinin belirlenmesinde hastalığın epidemiyolojisi, çevresel faktörler, çiftçilerin kültür seviyesi gibi faktörler de önem taşımaktadır.
ŞAPA KARŞI KORUYUCU OLARAK ALINACAK ÖNLEMLER
Yetiştiricilerin Alacağı Önlemler
Ahır girişlerinde şap hastalığına etkili dezenfektanlar (örn: sitrik asit veya sudkostik) ile muamele edilmiş paspasların sürekli bulundurulması.
Ahırlara hayvan bakıcılarından başka kimsenin sokulmaması, bakıcıların da farklı kıyafet ve ayakkabı ile ahıra girmesi,
Sağım öncesi ellerin, otomatik sağım makinelerinin ve memelerin temizliğine özen gösterilmesi.
Yeni satın alınan hayvanların 15 gün süre ile karantinaya alınması ve süre sonunda sağlam ise diğer hayvanların yanına sokulmaması.
Mera mevsiminde enfekte meralara hayvanların gönderilmemesi.
Enfekte bölgelerden ot, saman, vb.nin alınmaması.
HASTALIK ÇIKMADAN VETERİNER TEŞKİLATININ ALACAĞI ÖNLEMLER:
4-6 ayda bir düzenli şekilde aşılama yapılması
Hayvan hareketlerinin kontrol edilmesi.
Hayvan sevkiyatından önce hayvanların aşılanması ve 3 hafta sonunda sevkiyata izin verilmesi.
Hayvancılıkla uğraşanların eğitilmesi.
HASTALIK ÇIKTIKTAN SONRA ALINACAK ÖNLEMLER:
Yetiştiricinin Alacağı Önlemler:
Hasta hayvanlar ile sağlıklı hayvanların hemen birbirinden ayrılması.
Hasta hayvanların bulunduğu yerin dezenfeksiyonu
Hasta hayvanların altlıklarının yakılması.
Hayvan bakıcılarının ayrılması
En hızlı şekilde Veteriner Hekimin haberdar edilmesi.
Veteriner Hekimin Alacağı Önlemler:
Kesin tanı için marazi madde alınarak en seri şekilde Şap Enstitüsüne gönderilmesi.
Hastalık çıkan yere kordon konulması, çift tırnaklı hayvan ve ürünlerinin çıkışının durdurulması.
Alınacak sonuç doğrultusunda hastalar, şüpheliler ve 5 aylıktan küçükler dışında kalan tüm hayvanların aşılanması.
Ölen hayvanların yakılarak veya gömülerek imha edilmeleri.
Sahibinin isteği doğrultusunda karantina bölgesinde kesilecek hayvanlara Hayvan Sağlığı Zabıtası hükümlerinin uygulanması.