Risk almayı keşfetmek..(4) (Köşe yazısı 25.12.2017 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ

GAZETECİ

davutgulec@hotmail.com

‘Kayseri’yi keşfet’ yazıma, yorumlar ve konuşmalarla devam ediyorum.

YALÇIN BAYER: Pastırmayı çaldıran Kayserili üzülmüş, feryat ediyormuş: “Pastırmanın çalındığına değil, doğrayamaz araya verirler, ona yanıyorum. Pastırmanın doğranması hakikaten Kayseri’de sanattır. Kalın bıçaklarla pastırma, dilim dilim adeta sanat eseri gibi ustalıkla doğranır. Kayserililer şarküterilerdeki dilimleme makinelerine rağbet etmez. Zira bu makinelerin etin şeklini ve lezzetini bozduğuna, eti ısıttığına -bu nedenle halk arasında ‘Yakıyor’ denilir- inanılır, tercih edilmez… Kayseri’nin Gaziantep ve Konya’dan neden geri kaldığı sorusuna cevap arıyorduk. Kayseri’nin madeni yok, nehri yok, denizi yok ama insan gücü var. Yoksa onları ‘rant’ ekonomisi mi geriletti, mobilya sanayi dışında geri düşürdü?

GİLA BENMAYOR: KAYSERİ yazısından sonra gelen mailler arasında iki tanesi anlamlıydı. Maillerden biri 1910 yılına kadar nüfusun yüzde 48’ini Ermeni ve Rumların oluşturduğu Kayseri’nin neden çok kültürlülüğünü yitirdiğini sorguluyordu. Diğerini 1960’lı yıllarda, sinemanın “altın çocuğu” diye bilinen oyuncu Göksel Arsoy kaleme almıştı. Kayseri doğumlu Arsoy, bizi ağırlayan Belediye Başkanı Mustafa Çelik’in sanat ve sanatçıdan hiç söz etmemiş olmasına dikkat çekiyordu. “Göksel Arsoy Altın Çocuk” kitabı ikinci baskısı yapacak olan Arsoy haksız sayılmaz. Bir şehrin kimliğinin en önemli parçası kültürü, sanatseverliliği, sanatçısı değil mi?

AYŞE ARMAN: Güzel Kayseri’de. Meğer bilmezmişim ben, sıradan bir şehir zannedermişim. Hiç öyle değil. Son derece kişilikli ve güzel bir şehir çıktı. Nasıl sıcakkanlı insanlar, nasıl tatlılar, kültürü, tarihi ne kadar zengin. Erciyes’i, Talas’ı, bağ evleri, o şahane insanları, yemek kültürü, ah ah o pastırması, mantısı, sucuğu. Bu geziler sayesinde hem memleketimizi daha iyi tanıyoruz hem iç turizme destek oluyoruz. Amaç da bu zaten. Keşfediyoruz, öğreniyoruz, eğleniyoruz, kaynaşıyoruz…Ben de birkaç iş yaptım Kayseri’de. Gerçi işten çok keyif oldu. Birbirinden tatlı insanlarla tanıştım.

FİKRET BİLA ( Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni): Kayseri son dönemde yaptığı yatırımlarla adından sıkça söz ettiren bir il. Özellikle Erciyes’e yapılan yatırımlar sadece Kayseri için değil Türkiye için bir değer taşıyor. Kayseri yakın gelecekte önemli bir turizm merkezi olacağına inanıyorum. Kayseri pek çok değeri barındıran bir şehir. Bu yazarlarımız dönünce gözlemlerini yazacaklar. Kayseri’yi tanıtan ekler çıkacak. Buradan yapılan paylaşımlar internet vasıtasıyla milyonlarca kişiye ulaşacak. Kayseri’nin en önemli kaynağı insan kaynağı. Bu kaynakta Kayseri’ye zenginlik katıyor.

BAŞARAN ULUSOY (TÜRSAB Başkanı): Kayseri’de yapılanları görme şansı bulduk. başarılı çalışmaları turizmle taçlandıran Kayseri Büyükşehir Belediyesi’ni tebrik ediyorum. Turizmcilerle birlikte 41 gazeteci Kayseri’ye geldik. Bizim dahi keşfedemediğimiz yerler olduğunu gördük. Kayseri dört günde keşfedilmez. İkinci bir keşif programı gerekir. Bu topraklarda, yaşayanlarda ayrı birer tarih ve turizm elçilerimiz. Keşfet programları sosyal sorumluluk, Türkiye’yi kucaklama, yardımlaşma ve tanıtım projesi. Siz Kayseri’de en güzel işleri yapacaksınız, bizler de en iyi şekilde tanıtıp pazarlayacağız.

SÜLEYMAN KAMÇI (Kayseri Valisi): Kayseri’yi Keşfet programı çok başarılı ve verimli geçti. Programa katılanlar Kayseri’nin zengin tarihi ve kültürel mirasını, zengin doğal güzelliklerini ve zengin mutfağını keşfetme şansı buldu. Bu güzellikleri daha geniş kitlelere duyurma anlamında önemli bir görevi ifa edeceğinize inanıyorum. Programa katılan turizmcilerle yaptığımız görüşme sonucu 2018 yılının Kasım ayında Alman turistleri Kayseri’ye getirme sözü aldım. Kayseri mükemmel bir il. Ancak turizmde hak ettiğini alamadı.

MUSTAFA ÇELİK (Büyükşehir Belediye Başkanı): Kayseri’de keşfedilecek pek çok güzellik var. Evliya Çelebi, Kayseri için demiş ki; ‘Seher vakti kalkan bir kimse Kayseri’nin havasını koklayınca, cennet rüzgarı koklamış gibi olur.’ Kayseri’de gözlerinizi açtınız, cennet rüzgarlarını kokladınız, Kayseri’yi yaşadınız, Kayserililerle hemhal oldunuz. Dileğimiz odur ki, bizim gibi sizler de Kayseri’nin ne denli önemli bir cevher olduğunu gördünüz. Kapsamlı bir tanıtımla, sizlerin de desteğini alarak Kayseri’yi hak ettiği noktaya getireceğimize inanıyorum.

Kayseri, tarihi, doğası, mutfağı ve gönlü zengin bir şehir. Tarihi zengin şehir olan Kayseri Cumhuriyet Meydanı’nda beş medeniyete ait eserler bulunuyor.1500’den fazla tescilli tarihi esere sahibiz. Mutfağı zengin şehirde, yemeklerimiz ve gönlü zengin hayırseverlerimizi anlatmak yetmez, yaşanır. Kayseri’nin yetiştirdiği Mimar Sinan, Seyyid Burhaneddin, Ahi Evran, Fatma Bacı, Balyan Ailesi, Kerem ile Aslı, İncili Çavuş, Davud El Kayseri gibi tarihe damgasını vuran isimlerden çok. Kayseri’nin ticari genlerini 6 bin yıllık tarihten alıyor. Kayseri’deki uyum kültürü ve planlı gelişme kültürü, eğitim ve sağlık şehri.

TAHİR NURSAÇAN (Kayseri Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı): Ekonomi yazarlarına Kayseri sanayisinin sadece mobilyadan ibaret olmadığını gösterdik. Ekonomi yazarlarına Kayseri Organize Sanayi Bölgesi hakkında bilgi verdik. 22 milyon metrekare alanda kurulu olan Kayseri OSB’de 1300 firma bulunuyor. Kayseri OSB, Türkiye’deki 10 OSB arasında. Bu keşifte yazarlara Kayseri OSB’yi, tesislerimizi, üretimlerimizi, çalışanları, serbest bölgemizi tanıttık, anlattık.

‘Kayseri’yi Keşfet’ projesinden sonra belki daha çok yazı kaleme alınacak. Ama yazılanlarla, bizim yıllardır dediklerimiz arasında bir fark yok. Sadece, bu şehirde artık kafaların değişmesi gerektiği kesin. Üretmeyen, sürekli tüketen, yabancı hayranlığı, yapılan yardımlarla ‘kendine yetmeyen’ bir nüfusla ve hayırseverlerin ‘mutsuz çoğunluğu’ beslemesi ile artık şehirlerin kalkınmayacağı kesin.

Bence nasıl ‘Türkiye siyaseti’ oluşturulmak isteniyorsa artık cezalandırılan, yeterince Yüksek Hızlı tren gibi önemli hizmetleri, destekleri, teşvikleri alamayan bu şehirde ‘Kayseri siyaseti’ oluşturulmalı ve ‘Siyaset, ticaret, ibadet’ üçgeninde taviz verilmeden Kayseri ‘örnek ve model’ olmalı. Hiç kimse ‘üç maymunu’ oynayarak kendini tatmin, doğduğu ve doyduğu toprakları da buna feda etmemeli.