Özel yetkili mahkemeler kalkarsa, Muhsin Yazıcıoğlu dosyası kapanır!

Özel Yetkili Mahkemelerin kesinlikle kaldırılmaması gerektiğini belirten Büyük Birlik Partisi(BBP) Merkez Karar Yürütme Kurulu Üyesi Hüseyin Döngel;“ÖYM’ler kalkarsa Muhsin Yazıcıoğlu davası da kapanır” dedi.

Özel yetkili mahkemelerle ilgili tartışmalarda çelişkili açıklamalar yapıldığını belirten Döngel; “Bu mahkemeleri bırakın kaldırmayı yetkilerinin sınırlandırılması bile, elli yıldır sırtında hançerlenmedik yer kalmamış Anadolu insanını ve müslüman  Türk’ü CMK’nın 250. maddesinde yapılacak yeni bir düzenleme ile sırtından bir kez daha hançerlemek demektir. Türkiye’nin cuntacılardan, çetelerden, mafyadan, terörden, örgütlü suçlardan kurtulma ve darbecilerle hesaplaşma adına kurulan ÖYM’ lerin işleyişinden kaynaklanan uygulama hataları varsa bunlar düzeltilerek ÖYM’ lerin elindeki davalar sonuçlandırılmalıdır. Bu mahkemeler olmasaydı bu deliller toplanamazdı, bunca kişinin ifadesine  başvurulmazdı, göz altı ve tutuklama yapılamazdı. Alanında uzmanlaşmış hakim ve savcılarla bu davalar akamete uğratılmadan devam ettirilmeli ve suçlu-suçsuz bir an evvel ayırt edilerek bu davalar bitirilmelidir.”şeklinde konuştu.

ÖYM’lerde yapılacak değişikliğin Balyoz, Ergenekon, 12 Eylül, KCK ve Muhsin Yazıcıoğlu davası gibi birçok kritik davayı fiyaskoyla sonuçlandıracağını söyleyen Döngel, bedelini maalesef yine Türk milletli öder, dedi.

Yapılan değişikliklerin millet aleyhine olacağını belirten Döngel;“Yeni düzenlemeyle kimi bürokratların yargılanmasının başbakanının iznine kimilerinin yargılanması da genel kurmayın iznine tabi tutulacak olması hem anayasanın eşitlik ilkesine aykırıdır hem de atılan adımda başa dönmektir. Bu işler yap boz tahtası değildir.Herkes  attığı adımın verdiği sözün arkasında durmalıdır. Bu mahkemelerin etkisizleştirilmesi demek; eş zamanlı operasyonların yapılamaması, açılan davaların kısa sürede bitirilmemesi, gizlilik ve özel izin engellerinin aşılamayarak gerekli delillere ulaşılamaması demektir.  Ergenekon, balyoz davalarında suç işleyenler hakkında henüz hiçbir disiplin soruşturması açılmamışken yapılacak değişiklikle özel izne tabi tutulmaları halinde şu ana kadar disiplin soruşturması başlatmayan makamların bunların yargılanmalarına izin vereceklerine inanıyor musunuz? Savcı  ve hakimlerin yetkilerinin alınması Türkiye’yi yeniden darbe ortamına ve kargaşaya sürükler. Bu kadar delile, belge ve bilgiye rağmen ülke ve millet aleyhine şer planları hazırlayan bu tayfa bertaraf edilemiyorsa, bu savaşı Türk milleti kaybetmiş görüntüsü verilir, bunun sorumlusu da hükümet olur.Böyle bir düzenleme yapmak bir akıl tutulmasıdır,teslimiyettir.Sürdürülmesi gereken bu kararlı tutumu hükümet sürdürmezse AKP’nin gerçek niyetinin darbecilerle , cuntalarla , terörle uğraşmak olmadığı kanaati uyanır bu millette.Çünkü bu millet aldatılmak değil darbelerden , terörden , demokrasi ve hukuk dışı her türlü müdahaleden kurtulmak istiyor.Bu fikri kimin ortaya attığı ve kimler için kamuoyu oluşturulmak istendiği bu millete açıklanmalıdır.

ÖYM’ lerin ve özel yetkili savcıların baktığı, bizim için en önemli davalardan biri de Muhsin Yazıcıoğlu davasıdır. Rahmetli genel başkanımızın davasında da özel yetkili savcılık vasıtasıyla çok önemli bilgi ve belgelere ulaşılmıştır. ÖYM’ lerin kaldırılması demek Muhsin Yazıcıoğlu dosyasının da kapatılması demektir. Bunca bilgi ve belgeye rağmen bu dosya kapatılırsa, bugüne kadar başta ailelerin, alperenlerin ve BBP’ lilerin hukuk dışı hiçbir eyleme mahal vermeden takip ettiği  sukunet ortamı bozulur. Bugüne kadar camiamız tarafından hiçbir taşkınlık yapılmadan gelinen noktada çok önemli belgelere rağmen  bu dosya kapatılırsa ve gösterilen bu sabır tepkiye ve öfkeye dönüşürse, bunun sorumlusu biz değil bu süreci yönetenler olur.” diye konuştu.

Bir yanıt yazın