Kayseri Fetö davasından ilginç bölümler…

70 sanıklı FETÖ davasının üçüncü celsesinde ikinci gün duruşması yapıldı. İkinci günde de tutuksuz sanıkların ifadeleri alındı. 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ikinci gün duruşmasında Rıfat Yelkenoğlu ilk ifadeyi veren isim oldu. Suçlamaların hatırlatıldığı Yelkenoğlu, hakkındaki suçlamalarla ilgili yazılı savunma yapacağını belirtti.

VERGİ CEZALARININ YÜZDE 95’İ SİLİNDİ

Davada tutuksuz yargılanan eski Vergi Denetim Grup Başkanı Mevlüt Yoldaş, ifade verdi. Yoldaş, suçlamaları kabul etmeyerek, kendisinin devleti zarara uğrattıkları için Suat Altın İnşaat, Kınaş Yapı ve paralel devlet yapılanmasına ait şirketlere vergi cezası kestiklerini ifade etti. En büyük vergi cezasını Suat Altın İnşaata kestiğini aktaran Yoldaş, “Benim vergi cezaları ile ilgili bir müdahalem söz konusu değil. Gelir İdaresi Başkanlığı şikayetleri alır. Bize iletir. Bizde de denetimi yapacak vergi müfettişi belirlenir. Onlar denetimi yapar ve cezayı keser. Sonrasında bununla ilgili son kararı Gelir İdaresi Başkanlığı verir” dedi. Yoldaş, 17 milyon, 4 milyon gibi büyük rakamlarda kestikleri vergi cezaları ile ilgili olarak, şirketlerin anlaşma yoluna kendileri ile değil Gelir İdaresi Başkanlığı ile görüşerek anlaştığını belirterek, “O dönemin Gelir İdaresi Başkanı Mehmet Kilci, verilen bu vergi cezasının yüzde 95’ini sildi. Benim bir müdahalem yok. Beratımı istiyorum” dedi. Yoldaş’a evinde çıkan bazı dijital materyallerdeki belgelerle ilgili sorular da soruldu ve ifade verdi.

SANIKLAR YAZILI VE SÖZLÜ SAVUNMA YAPTILAR

Daha sonra sırasıyla sanıklara haklarındaki suçlamalar hatırlatılarak ifadeleri alındı. İşte sanıkların isimleri ve ifadeleri şöyle:

MESUT HASKEHVECİ: Oturmalara gittim. Haftanın belli günü oturma sohbet toplantısı olurdu. Toplantıda Kur’an-ı Kerim okunur. Dini sohbet yapılır sonrasında güncel konular konuşulur tamamlanırdı. Dershanelerin kapatılması gündeme geldiğinde benim katıldığım oturma dağıldı ve bir daha da yapılmadı. Benimle ilgili aleyhime tanıklık yapan şansı tanırım. İş nedeniyle bilirim. İş nedeniyle yemekli olarak bir araya geldik. Onun dışında oturmalarda yada herhangi bir programda bir araya gelmedik. Serhat eğitim kurumları şirketine 2009 yılında yönetici olarak girdim. Dershaneler konusunda yapıyla hükümet arasında çıkan gerginlik sonrasında dershane ile ilişkimi kesmek istedim. İstifa ettim. Dilekçemi gönderdim. Sorasında dershanelerin kapanıyor olmasından dolayı istifayla gerek olmadığını ve tasfiye edileceğini söylediler. Öylece kaldı. Hüseyin Cindoruk ile ticaret odasında tanıştım. Hakkımdaki iddialar doğru değildir. 3.5 yıl ticaret odasında yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptım. Ticaret odası başkanı Mahmut Hiçyılmaz, işyerinden komşumuz ve birbirimizi tanırız. Onun teklifi üzerine seçimlere katıldım ve meslek komitesinden seçilerek meclise girdim. AK Partinin, MÜSİAD, GESİAD, HAGİAD ve birçok sivil toplum kuruluşunun adayı olarak seçime girdi. Biz de AK Partinin adayı olması nedeniyle kendisine destek verdik. Sonrasında yine Hiçyılmaz’ın yönetimde başarılı çalışmalar için görev almamı istedi ve kabul ettim. Yönetim kurulu üyesi oldum. Evimde çıkan CD’nin nereden geldiğini ise sonradan öğrendik. NT Mağazalarından kırtasiye alışverişi sonrasında hediye edildiğini öğrendik. Polis kayıtlarında var ve ambalajı bile açılmamış bir CD. Bütün bildikleri bundan ibaret.

HACI ALİ KÜÇÜKŞAHİN: Zaman Gazetesi ile ilgili adliye önünde yapılan protesto eylemlerine katılmadım. Sadece adliye önünde iken tanıdık simalar vardı ve onları görünce kalabalığın yanına gittim. Ne olduğunu sordum ve Zaman Gazetesi ile ilgili protesto yapıldığını söylediler. 5 dakika ayak üstü sohbet ettim ve ayrıldım. GESİAD üyeliğim, işlerimiz iyi gitmiyordu ve oradan bize yurtdışına açılma ve ihracat yapma ile ilgili yardımda bulunulma teklif olmuştu. Bizde bunu değerlendirmek istedik. Bu nedenle üye olduk. Kimse Yok Mu Derneği’nde yedek üye olarak yönetim kurulu listesine yazılmışım. Bundan benim haberim yok. Bilgim olmadı ve bana da kimse söylemedi. Bankasya hesabında 2014 yılında görünen para oğlumun Melikşah Üniversitesi’ne gitmesinden dolayı yatırmış olduğumuz para. Kredi kartı ile ödeme olmayınca oradan yatırmış olduğumuz miktar ve bununla ilgili dekontta vardır. BİMER’e şikayette bulunan şahıs eşimin akrabasıdır. Ben tanımam. Ama bizi şikayet etme nedeni kayınpederden kalan bir arazi ile ilgili tartışmalar ve sorun vardı. Onu satın alarak bu meseleyi halledebileceğimizi söylemiştim. Belki oradan gelen bir husumeti olabilir. Tanık Ömer Faruk Berk’i tanımam. Diğer tanıkların beyanlarını kabul etmiyorum.

EKREM HOROZOĞLU: Etkin pişmanlıktan yararlanmak için müracatta bulunmuştum ve bildikleri tamamen anlattım. Melikşah Üniversitesi’nde mütevelli heyet üyesiydim. Burada görev yaptım. Mütevelli heyet listesi yani isimler Resmi Gazetede yayınlanır. O nedenle bu görevim gizli değil. Yapının içinde bulundum. Milli Güvenlik Kurulu (MGK) karar almadan önce yapı ile ilgili bir şey yoktu. Terör örgütü değildi. MGK karar yapının terör örgütü olduğu ile ilgili karar aldı. Ben 2014 mart ayında bu yapıdan ayrılmıştım. Melikşah Üniversitesinde avukatlık yaptım. Oturmalara gelen işadamları vardı. Bunların isimlerini verdim. Tabi oturmalarda sohbet için hocalar gelirdi. İsimlerini bize söylediler ama sonrasında bu isimlerin gerçek isimleri olmadığını öğrendik. Ortam öyle bir duruma geliyor ki, güveniyorsunuz ve isimlerini söyledikleri gibi kabul ediyorsunuz. Böyle olacağını bilmiyorsunuz. Ben 17-25 Aralık’tan sonra mütevelli heyetten de istifa etmiştim. Yapı Kayseri’de eyalet sistemi şeklinde bir yapılanması var. Ben bunların başında kim olduğunu bilmiyorum. Sadece birinin başında ismi Gülen olan biri vardı. Onun da belki ismi gerçek adı değildir. Amerika’ya gezi için gittik. 14 günlük programdı. Bunun içinde sadece 3 saatlik bir zaman diliminde Fethullah Gülen’i ziyaret var. Bu ziyarette benle birlikte Duran Güven, Ömer Bozok gibi isimlerde vardı. Onlar bunu söylemiyor ama başka suçlamalar yapıyorlar. Onlara da niye gittikleri sorulmalıdır. Önce ismini Sıtkı Koç diye bildiğim Sıtkı Baş ve Mehmet Yıldız üniversiteye gelir toplantılara katılırdı. Burada himmet miktarı belirlenirdi. Bağış yapmak isteyenlerin için uygunluklarına göre rakam söylenirdi.

ÖMER DENGİZ: Geçen yıl gözaltı kararı çıkartılmış ve bizzat giderek teslim oldum. Ev aramam yapıldı. Sonrasında tutuklandım ve 5.5 ay cezaevinde kaldım. Ailem ve avukatlarım bildiklerimi anlatmam konusunda baskı uyguladı. Bende pişmanlık oluştu. Ne ile suçlandığımı bilmediğim halde savcılığa dilekçe verdim ve etkin pişmanlıktan yararlanmak istediğimi söyledim. Sonra bildiğim her şeyi anlattım. Benim bildiklerim 2001 ile 2008 yıllarına ait. Çünkü 2008 yılında ben bu yapıyla ayrıldım ve AK Parti’de görev alarak yoluma devam ettim. AA Muhabiri, gizli tanık ve bazı tanıkların suçlamaları var. Yapının baronu ve prensi olarak söylenmişim. Ben baron ve prens kelimesi duymadım. Yapının içinde ağabey abla vardı ama bunları yeni duydum. Şaşırdım. Ben yapıyla birçok konuda ters düşünce GESİAD Başkanlığı görevini bıraktım. Bundan sonrada yolumu ayırdım ve ne yapının oturmalarına ne de GESİAD’a gittim. O dönemde oturmalara kimlerin katıldığını söyledim. Onlarda benim gibiydi. Himmet vermedim de himmet kimsenin istemedim. Bu benim yapıma aykırıdır. Kaldı ki ben firmamın alacağını bile isteyemem. İstemem. Böyle bir huyum var ve herkes bilir. Oturmalarda öğrenci evleri ile ilgili sadaka toplanırdı. 2008 yılından sonra oturmalara davet ettiğimi söyleyen tanıklar var. Ben gitmediğim oturmalara kimseyi davet etmedim. İki kişi ile birlikte bu davetleri yapmışız. Bu kişiler Kayseri’deki şirketleri kapanınca İstanbul’a gittiler. 2006 yılında. Kayseri’de olmayan bu insanların Kayseri’deki oturmalara bu kişileri davet etmesi de mümkün değildir. GESİAD’ta üyelik konusunda oturma listeleri geliyordu. Üyelik için. Buna tepki koydum. TUSKON’a üye olunmasına bağlanmasına tepki koydum. Birçok nedenden dolayı tartıştık ve ayrıldım. Bir daha da gitmedim. Ta ki 2012 yılında milletvekillerimiz buraya yemek daveti için gittiklerinde beni de götürdüler. Bir daha da gitmemiştim. Melikşah Üniversitesine kız yurdu yaptırmamı o dönem belediye başkanı olan Bakanımız Mehlmet Özhaseki istedi. Yurtların temel atma törenine belediye başkanlarımız davet edilmiş. Benimle ilgili davet yoktu ve gitmek istemedim. Ama başkanımız Mehmet Özhaseki beraberinde götürdü. Burada bir hayırsever yurt yaptırmaktan vazgeçmiş. Kürsüye konuşmak için çıkan Mehmet Özhaseki, bu yurdu benim yaptıracağımı söyledi. Şaşırdım. Sonrasında ister istemez kabul ettik. Yurt ödemeleri ile ilgili rakam Bankasya üzerinden yattı. Taksitli ödeme oluyordu. Toplamda yurt için 1 milyon 200 bin lira ödeyecektik. Cumhurbaşkanımızın çağrısından sonra ödememiz gereken 300 bin lirayı üniversiteye vermedik. Yapmadık. Mustafa Atsız ve İlker Horoz’un iddiaları doğru değil. Vali Yardımcımız Atsız’dan iki daire başkanını görevden almasıyla ilgili bir teklifim yada söylemim olmadı. İspatlamam mümkündür. Görevden alınmasıyla ilgili benim bir müdahalem söz konusu değil. Sıkıntı yaşadıkları dönemin valisi kendisini görevden aldırmış olabilir. Bilmiyorum. İlker horoz, eşinin sağlık müdürlüğünde Melikgazi ilçesinde müdür olarak atanmasıyla ilgili benden yardım istedi. Ben hiç kimseye bu türü torpil yapılmasına müsaade etmedim, yardımcıda olmadım. Bunu kendisine bizzat söyledim. O nedenle eşini görevden aldırma yada atamasının yapılmasıyla ilgili bir müdahalem yok. Kaldı ki eşi de bu göreve gelmiş ve halen bu görevde bulunuyormuş. Cumhurbaşkanımızın yapıya olan bütün desteklerin kesilmesiyle ilgili çağrısına bizde uyarak aynen yerine getirdik. Star gazetesine destek verilmesiyle ilgili çağrısını da yerine getirdik ve il başkanlığı döneminde yapının ne yapmaya çalıştığına dair kamuoyuna yaptığım açıklamalarda mevcuttur. Star Gazetesine destek verdik. Evimde çıkan 17 tane 1 doların hikayesini sonradan öğrendim. Yeğenimin düğününde saçılan parayı çocuklarım toplamış ve eşimin çantasına koymuşlar. Burada anı olarak saklanıyormuş.