Erciyes Teknopark ve Teknolojiden haberler

Erciyes Teknopark’ta Dış Ticaret Söyleşileri Başladı

 Erciyes Teknopark Erciyes Teknoloji Transfer Ofisi tarafından firmalara yönelik olarak “Dış Ticaret Söyleşileri” düzenlenmeye başladı. Erciyes Teknopark firmalarına yönelik olarak düzenlenen etkinlik kapsamında dış ticaretin temelleri, ihracat istihbaratı, pazar araştırması ve ihracatta maliyet avantajı sağlayacak uygulamalar konularında başlıklar ele alındı.

Erciyes Teknopark tarafından dört kez düzenlenecek olan “Dış Ticaret Söyleşileri” ile ilgili açıklama yapan Erciyes Teknopark A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Hidayet Kiraz şunları söyledi:” Erciyes Teknopark olarak teknoloji geliştirme bölgemizde yer alan firmalarımızın ihracat kapasite artışlarına ve altyapılarının tamamlanmasına katkı sağlamak amacıyla çalışmalarımızı sürdürmeye devam ediyoruz.

Başlattığımız “İhracat Seferberliği” çalışması kapsamında ilk etkinlik olarak “Dış Ticaret Söyleşilerini” düzenlenmeye karar verdik. Bu söyleşilerde firmalarımıza doğrudan ihracat, pazar araştırması, hedef pazarların belirlenmesi, maliyetlerin hesaplanması ve pazara giriş hakkında bilgilendirmeler yapılacaktır. Dış Ticaret Söyleşileri kapsamında yer alan Ürün Pazarlama Söyleşilerinde de firmalarımızın ürünlerinin doğrudan ihraç edilmesi amacıyla pazar araştırması, ürün standartlarının belirlenmesi ve satış stratejileri üzerine uygulamalı çalışmalar yapılacaktır.

Düzenlenmeye başlayan söyleşilerimizin mevcut ticari ortamda ihracat kapasitesinin artmasını isteyen firmalarımız için son derece etkili bir faaliyet olacağı kanaatindeyiz.

Firmalarımızın dış pazarlar hakkındaki bilgi ve tecrübe eksikliğini gidermeye yönelik bu gibi eğitimleri sıklıkla düzenlemeye devam edeceğimizi de belirtmek isterim.”

Robotlar, 2030 İtibarıyla 800 Milyon Kişiyi İşsiz Bırakacak

Daha önce sizlere robotların çeşitli iş kollarında görev almaya başladığına dair birçok haber aktardık. Duyguları anlayabilen banka robotları, dünyanın ilk avukat robotu ve fast food sektöründe görev alan robotlar bunlardan sadece bazılarıydı. Hal böyle olunca da son dönemin en çok konuşulan konularından biri, işçi robotların insan iş gücü üzerindeki etkisi oldu. Birçok kişi, çeşitli sektörlerde robot iş gücüne yapılan ve yapılacak olan yatırımların birçok insanın işsiz kalmasına neden olacağını savunurken birçok firma da bu endişelerin yersiz olup olmadığı konusunda önemli araştırmalara imza atıyor.

Dünya çapında bir yönetim danışmanlığı firması olan McKinsey‘in bu konuda yayımladığı yeni bir rapor ise bu endişelerin o kadar da yersiz olmadığına işaret ediyor. McKinsey”in raporuna göre önümüzdeki 13 yıl içerisinde robotlar ve otomasyon, ekonomide büyük bir değişime neden olacak ve 2030 yılı itibarıyla tamı tamına 800 milyon insan işsiz kalacak. Birleşmiş Milletlerin tahminine göre 2030 yılında dünya nüfusu yaklaşık olarak 8,5 milyara ulaşacak ve bu da dünya nüfusunun neredeyse %10’nunun işsiz kalacağı anlamına geliyor. Ki, sadece çalışan insanlar göz önüne alınırsa çok daha vahim bir oranla karşılaşacağımız kesin.

McKinsey’in 46 ülkeyi ve 800 farklı mesleği kapsayan bu araştırmasından çıkan bir başka önemli sonuç ise bu robot devriminin, ekonomik açıdan kalkınmış olan ülkeleri daha fazla etkileyecek olmasıdır. Rapora göre ABD, Birleşik Krallık, Japonya ve Güney Kore gibi zengin ülkeler, doğal olarak otomasyona daha fazla yatırım yapabilecek ve bu nedenle, bu ülkelerdeki insan iş gücü bu durumdan olumsuz etkilenecek. Nispeten fakir ülkeler ise otomasyona yatırım yapacak paraya sahip olmadıkları için bu ülkelerdeki iş gücü bu durumdan etkilenmeyecek.

Robot ve otomasyon devriminden etkilenecek iş türleri de çeşitlilik gösteriyor. Bu devrimden sadece az nitelik gerektiren düşük ücretli işler etkilenmeyecek. Tekrarlı görevler ve veri içeren işler de robotlara ve otomasyona yenik düşecek.

Gelişmiş ülkelerde otomasyondan en çok etkilenecek olan meslek mensupları şunlar:

  • Makine ve bina ekipmanı operatörleri
  • Restoranlardaki bulaşıkçılar
  • Yemek hazırlama elemanları
  • Bordro yöneticisi ve sekreter gibi ofis personelleri
  • Garsonlar

Gelişmiş ülkelerde otomasyondan en az etkilenecek olan meslek mensupları ise şunlar:

  • Doktorlar ve hemşireler gibi sağlık çalışanları
  • Bilgisayar mühendisleri
  • İnşaat işçileri
  • Öğretmenler

Yaklaşık olarak 800 milyon insan işsiz kalacak olsa da McKinsey’e göre herkese yetecek kadar iş imkanı da olacak. Hatta daha önce paylaştığımız bir haberde Microsoft CEO’su Natya Sadella‘nın da benzer bir görüşe sahip olduğunu sizlere aktarmıştık. Ancak tabii ki, robotların işini elinden alması nedeniyle işsiz kalan insanlar hızlı bir şekilde yeni yetenekler kazanmak zorunda kalacaklar. Rapora göre 2030 itibarıyla, ABD’de çalışan nüfusun üçte biri, Japonya’da da çalışan nüfusun yarısı işsiz kalacak. Birleşik Krallık’ta ise her 5 kişiden biri yeni bir iş bulmak zorunda kalacak. (pazarlamasyon.com)

NetApp Data Fabric vizyonu şirketlerin yapay zeka ile rekabet üstünlüğü kazanmasını sağlıyor
NetApp uçtan merkeze ve buluta uzanan veri hizmetlerinde sadelik, her türden bulut veya kurum içi ortamda yapay zekayı kullanabilmek için seçme özgürlüğü, artan derin öğrenme kapasitesi ve performans ihtiyaçlarını karşılayacak ölçeklenebilirlik ile şirketlerin yapay zekanın potansiyelini gerçeğe dönüştürmesine yardımcı oluyor.
Hibrit bulut veri otoritesi NetApp (NASDAQ: NTAP), ONTAP® 9.5, MAX Data, StorageGRID® SG6060, NetApp® Solution Support for FlexPod® ve Flash Performance Guarantee çözümlerini duyurdu. Bu yeni veri hizmetleri ve çözümleri, uçtan merkeze ve buluta kadar NetApp Data Fabric yaklaşımını daha da genişleterek kurumların yapay zekanın sunduğu potansiyeli tümüyle hayata geçirmelerini sağlıyor.
Gartner’ın raporuna göre, yapay zeka, 2020’ye kadar Baş Güvenlik Yöneticilerinin yüzde 30’undan fazlası için en önemli beş yatırım önceliğinden biri olacak.[1] IDC raporları da geliştiricilerin yüzde 75’e yakınının yapay zeka işlevini uygulamalarına dahil edeceğini öngörüyor.[2] Ancak şirkeler, çok çeşitli, dağıtık ve dinamik veriyle hız kazanan yeni ve inovatif iş fırsatları yaratmak için yapay zekadan faydalanmayı planlarken, çoğu kez en değerli verilerinin silolara hapsolduğunu, karmaşık yapı engeliyle karşı karşıya olduklarını ve kaynak yoğun yapay zeka uygulamalarından yararlanmanın kendileri için çok yüksek maliyetlere yol açacağını görüyorlar.
NetApp’ın yeni hizmet ve çözümlerini değerlendiren NetApp Depolama Sistemleri ve Yazılımdan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Joel Reich şunları söyledi: “Günümüzde nesnelerin internet cihazları ve sensörlerinde, kurum içi veri merkezlerinde ve hibrit bulut ortamlarında üretilen ve yönetilen veri hacmi ve hızını göz önünde bulundurduğumuzda, uçtan merkeze ve buluta uzanan Data Fabric teknolojisine sahip olmak yapay zeka başarısı için olmazsa olmaz. Duyurusunu yaptığımız NetApp Data Fabric ile entegre yeni veri hizmetleri ve çözümlerimizle, şirketler tüm kurum genelinde veri hattını hızlandırarak derin öğrenme modellerini eğitebilir ve yapay zeka uygulamalarını gerçek bir etki yaratmak için gereken sadelik, seçenek ve ölçekle çalıştırabilir.”
Yapay zekaya yönelik veri yönetimi için depolamanın modernize edilmesi
NetApp ONTAP 9.5 yazılımı müşterilerin bulut entegrasyonu, en yüksek flash performansı, artan verimlilik ve sadelik sunan çözümlerle veri hizmetlerini modernize etmelerine yardımcı oluyor.
NetApp ONTAP 9.5 yazılımının sunduğu avantajlar şöyle:

  • Sektör öncüsü uçtan uça NVMe yetenekleriyle kritik iş süreçlerini hızlandırarak, yüksek performans ve kısa gecikme süreleri sunan benzersiz çok yönlülük kazandırır.
  • Flash, disk ve bulut gibi depolama ortamları genelinde veri yönetimini birleştirir.
  • Petabayt ölçeğindeki veri setlerinin bulutta veya kurum içinde otomatik olarak nesne tabanlı depolamada katmanlanmasını sağlar.
  • Çoklu sitelerdeki iş sürekliliği çözümlerine yönelik kurulum maliyetlerini azaltır.
  • Küme içinde ve uzak sitelerde önbelleğe alınmış veri setleriyle okuma performansını hızlandırır.
  • İlişkisel veri tabanı uygulamaları için depolama verimliliği tasarruflarını yüzde 15’e kadar artırır.
  • AFF sistemleri ve sunucular üstünde bulunan NetApp Max Data arasında otomatik katmanlama ile performansta gözle görünür bir artış sağlar.

MAX Data, müşterilerin uygulama kodunda yeniden yazıma gerek kalmadan uygulama performansını en üst seviyede güçlendirmelerini sağlar. MAX Data, bellek benzeri son derece düşük gecikme süreleri ve flash benzeri kapasite sağlamak için sunuculardaki kesintisiz bellekten yararlanan sektördeki ilk çözüm.
MAX Data’nın sunduğu avantajlar şöyle:

  • Yapay zeka uygulamaları ve gerçek zamanlı veri analitiği için verilerin daha hızlı işlenmesini sağlayarak uygulama düzeyindeki veri performansını hızlandırır.
  • Sunucularda kesintisiz bellek için veri koruma hizmetiyle uygulama verilerinin kurtarımını hızlandırır.
  • Benzer ya da daha iyi performansa ulaşmak için daha az sunucu kullanarak verimliliği artırır.
  • NetApp ONTAP’ın tüm veri yönetim becerilerinden yararlanır.

Flash Performance Guarantee:
NetApp, öngörülebilir gecikme sürelerinin sağladığı güvenle müşterilerin yapay zeka uygulamalarını kullanmasına imkan tanıyan sektörün ilk gecikme garantisini sunuyor. Sektörde bir benzeri daha olmayan bu çözüm sayesinde, performans garantisi 500 veya daha az ms tutarlı gecikme sunuyor ve flash’ın güvenle kurulumuyla şirketlerin maliyet ve riski azaltmalarını sağlıyor.
Nesnelerin interneti içi hibrit bulut mimarisinin inşa edilmesi
NetApp, veriye aç yapay zeka, makine öğrenme ve derin uygulamalarının ihtiyacını karşılamak için neredeyse sınırsız ölçeklenebilirlik ve performansla artan veri kaynaklarından faydalanılmasına destek olacak sektör lideri veri yönetim becerileri ve çözümü sunuyor.
NetApp StorageGRID SG6060’ın sağladığı avantajlar şöyle:

  • Flash ile hız kazanan nesne depolama, nesnelerin interneti, büyük veri analitiği ve makine öğrenme ortamlarındaki iş yüklerinin yüksek performans ve yüksek tutarlık ihtiyaçlarını karşılıyor.
  • ONTAP FabricPool yetenekleriyle birleştirilmiş bu çözümle, müşteriler, nesne depolama ekonomisinden faydalanırken sınıfının en iyisi veri yönetim yeteneklerine sahip oluyor.

NetApp Solution Support for FlexPod’un sunduğu avantajlar şöyle:

  • Tek başvuru noktası olan destek ekibi tüm çözümün depolama, depolama ağı, bilgi işlem, bilgi işlem işletim sistemi, LAN bağlantıları ve hipervizör gibi temel unsurlarında uzmanlığı bulunuyor.
  • NetApp Solution Support, müşterilerin operasyonlarını ve FlexPod’un yaşam döngüsü yönetimini sadeleştiren NetApp Converged System Advisor’ı da içeriyor. Sistemin sağlık durumunu tek ve ortak bir ekran görünümü ile denetleyen ve yöneten NetApp Converged System Advisor, destek vakalarında çözüm sürelerinin düşmesine yardımcı oluyor.
  • Toyota Yeni Prius İle Hibrit Teknolojisinde Çıtayı Yükseltti

    Hibrit teknolojisinin öncüsü Toyota’nın ilk hibrit modeli olan Prius yenilendi. Bugün 12 milyon 500 bini aşan hibrit otomobil satış adedi ile erişilmesi zor bir rekorun sahibi olan Toyota’nın öncü modeli Prius, yeni özellikleri ve yeni görünümüyle ilk kez 28 Kasım’daki 2018 Los Angeles Otomobil Fuarı’nda sergilenecek.

    Üretildiği ilk yılın olan 1997’de “motor teknolojilerinde devrim” olarak nitelenen hibrit Prius’u kullanıma sunan Toyota, şu anda dünyada 90 ülke ve bölgede 30 farklı hibrit ve 1 adet plug-in hibrit modeliyle yer alıyor. 1970’li yılların başından itibaren fosil yakıtlara alternatif olacak yakıt türleri üzerindeki araştırmalarına ara vermeden sürdüren Toyota, hibrit teknolojisine sahip modellerin referans noktası olarak kabul edilen Prius’u sürekli geliştirerek bu alandaki iddiasını daha da ileriye taşıyor.

    1997’de dünyanın otomobillere bakış açısını değiştiren Prius, dışarıdan şarja gerek duymayan yenilikçi teknolojisiyle de hayranlık uyandırıyor. Yeni Prius çevre dostu özellikleri, yakıt ekonomisi, donanımı ve konforlu sürüşüyle dikkat çekiyor.

    Canlı yayın 28 Kasım’da saat 22.05 (TSI)’de aşağıdaki linkten izlenebilecek: https://livestream.com/Toyota/LA2018