Ekonomi-teknoloji, magazin-yaşam, spor haberleri (26.12.2021)

SÜT SEKTÖR TEMSİLCİLERİNDEN ORTAK AÇIKLAMA

 Süt sektöründe yaşanan sorunlar ve çözüm önerileri konusunda sektör temsilcileri ortak basın açıklaması yaptı.

Basın açıklamasına Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Ş. Şemsi Bayraktar, Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği Genel Başkanı Tevfik Keskin, Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliği Genel Başkanı Kamil Özcan, Türkiye Hayvancılık Kooperatifleri Merkez Birliği Genel Başkanı Ahmet Ertürk, Tarım Kooperatifleri Merkez Birliği Genel Başkanı Mehmet Özkurnaz, KÖY-KOOP Merkez Birliği Genel Başkanı Eray Çiçek ve Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği Genel Başkanı Sencer Solakoğlu imza koydu.

Sektör temsilcilerinin açıklaması ise şöyle; Bilindiği üzere, 24 Kasım 2021 tarihinde tüm üretici örgütleri olarak kamuoyuna sorunlarımızı ve beklentilerimizi içeren ortak bir açıklama yaptık. Üreticilerimiz adına yaptığımız bu girişim yetkililerden karşılık buldu ve Gıda Komitesi 29 Kasım’da yapılan toplantısında fiyat belirleme aşamasında müdahil olmadı. Çiğ süt tavsiye fiyatı üretici ve sanayicilerce Ulusal Süt Konseyi Yönetim Kurulu’nda pazarlık usulüyle belirlendi.

Gıda Komitesi Toplantısının hemen ardından Ulusal Süt Konseyi (USK)’nin 29 Kasım 2021 tarihinde yapılan toplantısında alınan kararla, 8 Aralık 2021 tarihinden geçerli olmak üzere soğutulmuş çiğ sütün tavsiye satış fiyatı brüt 4 lira 70 kuruş olarak belirlendi.Konseyin yaptığı açıklamada; ‘Ulusal Süt Konseyi, çiğ sütün üretim maliyetinde öngörülmeyen değişimler görülmesi durumunda yeniden toplanıp karar verecektir’ denildi.Ulusal Süt Konseyi (USK)’nin belirlediği 4 lira 70 kuruş brüt fiyattır. Üreticinin eline toplama, soğutma, borsa tescil ücretleri gibi masraflar çıkarıldıktan sonra yaklaşık 4 lira 41 kuruş geçecektir.

Hammaddede yüzde 60 dışa bağımlı olduğumuz ve dolara bağlı olarak sürekli artan yem fiyatları o kadar fazla yükseldi ki, Konsey tarafından belirlenen 4 lira 70 kuruşluk brüt fiyat daha hayata geçmeden anlamını yitirdi. Yem fiyatlarına Kasım ayından bu güne kadar yüzde 28,6, Ocak ayından itibaren ise yüzde 95,1 oranında zam geldi.

Üreticinin üretmeye devam etme hevesi kursağında kaldı.Aralık ayı itibariyle çiftçi eline geçen net çiğ süt fiyatı 4 lira 41 kuruştur. Çiftçimiz bu ayda süt yeminin kilosunu ortalama 4 lira 76 kuruştan almıştır. Süt/yem paritesi 0,93 seviyesinde gerçekleşmiştir. Yani üreticilerimiz 1,5 paritenin çok altında bir pariteyle karşı karşıya kalmıştır.Her ne kadar Hükümetimizin 20 Aralık 2021 tarihindeki dövize yönelik almış olduğu radikal kararlar yem firmalarını fiyatlarda indirim yapmaya sevk etmiş olsa da, kaç firmanın bu şekilde davranacağını ve ne kadar indirim gerçekleşeceğini zaman içerisinde göreceğiz.

Bugün itibariyle kurdaki yüzde 35’lik düşüşe rağmen yemdeki yüzde 11’lere varan düşüşün yeterli olmadığını görüyoruz. Beklentimiz yem fiyatlarında daha büyük düşüşlerin olmasıdır.Şu an maliyetlerde öngörülemeyen değişimler yaşıyoruz, Ulusal Süt Konseyi’nin yeniden toplanması ve yeni karar alması elzemdir. Çiğ süt fiyatı en kısa zamanda 1,5 pariteye göre yeniden revize edilmelidir. Ayrıca süte verilen 20 kuruşluk prim çok düşük kalmıştır. Bu destek hem üreticiyi destekleyecek hem de kayıt dışılığa kaymanın önüne geçirecek seviyeye yani en az 60 kuruş seviyelerine çıkarılmalıdır.

Akaryakıt ve enerji fiyatları üreticiler için avantajlı olacak seviyelere indirilmelidir. Yemde de akaryakıtta uygulanan eşel mobil sistem gibi bir sistem hayata geçirilmeli, üreticilerin yeme gelen zamlar nedeniyle mağdur olmaları ve belirlenen pariteden sapmalar önlenmelidir.  Üreticilerin şevki kırılmış, üretimden soğumuşlardır. Onlara umut ve güven verecek, hızlı atılacak adımlara ihtiyaç vardır. Bu sorunlara yönelik istikrar sağlayıcı tedbirler alınamayacak olursa bu topraklarda ne et ve süt üretilebilecek ne de bu ürünler ucuza tüketilebilecektir.

Futbolun efsaneleri Pepsi ‘Yıldız Futbolcu Seminerleri’nde  genç futbolseverlerle Ankara’da buluştu

 UEFA Şampiyonlar Ligi sponsoru olan Pepsi, TSYD iş birliğiyle futbolu desteklemeye ‘Pepsi Yıldız Futbolcu Seminerleri’ projesi ile devam ediyor.  Pepsi’nin, Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) ve ÇEVKO işbirliği ile genç futbolcuların gelişimlerine katkı sağlamak amacıyla Eskişehir ve İzmir’den sonra ‘Yıldız Futbolcu Seminerleri’nin üçüncüsü Ankara’da gerçekleşti.

 TSYD Ankara Şubesi’nde gerçekleşen seminerde; son zamanların en başarılı teknik direktörleri arasında gösterilen Samet Aybaba, Milli Takım’ın eski golcüsü ve Teknik Direktör Ümit Karan ile Spor Yazarı ve Yorumcu Atakan Kurt, genç futbolseverlere deneyimlerini aktardı. Spor Hekimliği Uzmanı Uzm.Dr.Savaş Kudaş, futbolcu sakatlıklarıyla ilgili bilgi verirken ÇEVKO’dan Fatih Arslan, geri dönüşüm konusunda önemli bilgiler verdi.  Seminerlere katılan genç yeteneklere pet şişelerden geri dönüştürülmüş formalar hediye edildi.

 PepsiCo’nun içecek grubu markalarından Pepsi UEFA Şampiyonlar Ligi sponsorluğu ile futbola olan desteğini uzun yıllardır sürdürüyor. Pepsi, Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) ve ÇEVKO iş birliğiyle futbolu desteklemeye ‘Pepsi Yıldız Futbolcu Seminerleri’ projesi ile devam ediyor. Futbola gönül vermiş ve bu alanda kariyer yapmak isteyen genç yeteneklerin gelişiminin hedef alındığı proje kapsamında genç yetenekler,  TSYD Ankara Şubesi’nde, üç fazdan oluşan eğitim ve deneyim seminerlerine katıldı.

Üç aşamalı eğitim seminerleri

Bir gün süren seminerde, son zamanların en başarılı teknik direktörleri arasında gösterilen Samet Aybaba, Milli Takım’ın eski golcüsü ve Teknik Direktör Ümit Karan ile Spor Yazarı ve Yorumcu Atakan Kurt, genç futbolseverlere deneyimlerini aktardı.

TSYD Ankara Şubesi’nde gerçekleşen seminerde, son zamanların en başarılı teknik direktörleri arasında gösterilen Samet Aybaba, “Sizler bizim evlatlarımızsınız ve sizler çok kıymetlisiniz, bu ülkenin geleceğisiniz” diyerek şöyle devam etti: “Sizleri doğru yönlendirmemiz lazım. Vatan sevgisi, aile bağları, arkadaşlık bağları, takımdaşlık duygusu çok önemli. Biraz yeteneği varsa herkes futbol oynayabilir. Brezilya’ya çok giderdim, orada bütün futbol kulüplerinin kapısında şöyle bir şey yazar; ‘Yetenek sporcuyu şöhret yapar, karakter efsane yapar’. Bu sözü sakın unutmayın. Eğer efsane olmak istiyorsanız karakterli olmanız lazım. Bu ülkeyi ve işinizi sahiplenmeniz lazım. 16-17 yaşında çok fazla oyuncu oynattım. Çünkü ben bizim evlatlarımızı seviyorum. Onların iyi yerlere gelmesini istiyorum. Onlar da cevap veriyor arkadaşlar, önemli olan sizin de cevap vermeniz.  Eğer işi ciddi yaparsanız hocanıza bu işi yapabileceğiniz inancını verirseniz hocanız da sizi tercih eder. Gençler Birliği’nde Aydoğdu vardı biliyorsunuz Göztepe’de oynuyor. Aydoğdu 17 yaşındaydı ve alt yapıdaydı o zaman.  Çok iyi futbol oynadığı için A takımına aldık ve o hafta oynattım. Şu an Göztepe’de ve çok iyi işler yaptı. Bir de Serkan Balcı’yı aldık Gençler Birliği’ne. 6 ay alt yapıya gönderdim onu. 6 ay alt yapıda oynadı 6 aydan sonra geldi ve 17 yaşınaa daha yeni giriyordu. Gençler Birliği’nin futbolcusu oldu. Sonra Milli Takım’a ve Fenerbahçe’ye gitti, Trabzon Spor’da oynadı. İşinizi doğru yaparsanız, disiplinli olursanız, emek verirseniz, saygılı olursanız hocalarınızın söylediklerini yapmaya uygulamaya ne zaman daha hızlı daha çabuk bir şekilde başlarsanız hepinizin futbolcu olma şansı var. Futbolcu olamadığınız zaman futbolu bırakmayın içinde olun. Spor en önemli şeydir. Bütün kötü alışkanlıklardan sizi uzaklaştıracak şey spordur. Arkadaşlarınızı, yanınızdakileri, ailenizi teşvik edin bu işin içinde olun mutlaka. Çok çalışın göreceksiniz hepinizden bir şeyler çıkar bu ülkede” dedi.

Milli Takım’ın eski golcüsü ve Teknik Direktör Ümit Karan, Ben sokakta büyüdüm ne param vardı ne kramponum vardı. Maç izlemek dünyanın en önemli şeyi, bol bol maç izleyin. Futbol aynı zamanda bir eğlence. Biz futbolu neden oynuyoruz biliyor musunuz, biz sunum yapıyoruz. Şu an sizinle sohbet ederken bile eğleniyorum. Ben futbol oynarken de eğleniyorum. Ben keyiflenmek için yapıyorum bu işi, insanlar beni izlesin benden hoşlansın biraz da yakışıklı olayım diye değil. Ben bu top ile 24 saat yatıp kalkıyordum sizin yaşınızdayken. Ondan vazgeçerseniz o da sizden vazgeçer. Futbol topunun ruhu var o ruha inanmazsan, dalga geçersen, topla antrenmanla ona ihanet edersen o da sana ihanet eder, futbol hayatınız biter. Topa saygı göstermelisiniz. Ne yaparsanız yapın topa saygı gösterin. Gerçekten çalışmadan hiç bir şey olmuyor arkadaşlar. Türkiye’de şu an büyük fırsat var elinizde bunun için çok çalışmanız lazım. Bu fırsatı iyi değerlendirin. Ben günde 3 kez idman yapıyordum. Okula koşarak gidip geliyordum. Antrenman her şey demektir. İdman olmazsa olmaz. Sizin sahanız var hocanız, idmanlarınız, fitness salonlarınız var. Bireysel hoca tutabiliyorsunuz artık. Bunları çok iyi  değerlendirin. Bizim böyle fırsatlarımız yoktu. 10 senedir spor yapmıyorum ama kaslarım duruyor neden biliyor musunuz çünkü sizin yaşınızda yaptım bu kasları. Bu yaşta yapabiliyorsunuz 25-30 yaşında yaptınız mı olmaz çünkü bu yaştaki kaslar kalıyor” dedi.

İkinci bölümde ise Spor Hekimliği Uzmanı Uzm.Dr.Savaş Kudaş, gelecekte yıldız bir futbolcu olmak isteyen genç yeteneklere, yeteneklerini sürdürülebilir kılmak için eğitimler verdi. Sakatlanmalarının önüne geçebilmek için dikkat edilmesi gerekenler ve spor hayatlarının devamlılığı için gerekli olan beden disiplinleri uygulamalı olarak anlattı.

Son bölümde ise ÇEVKO Vakfı’nın uzman eğitmenleri futbolcu adaylarının aynı zamanda çevre bilincine sahip olmaları için sürdürülebilirliğin önemi ve geri dönüşümün faydaları hakkında eğitim verdi. Ayrıca proje kapsamında ÇEVKO Vakfı desteği ile pet şişelerden geri dönüştürülmüş formalar, eğitim alan genç yeteneklere hediye edildi.

KALBEN DERNEĞİ’NDE ÇOCUKLAR ‘KORUMA’ALTINDA

Türkiye’nin önde gelen kimya şirketlerinden Koruma Şirketler Grubu, koruma altındaki çocuklara sunduğu desteği büyütüyor. Kocaeli’ndeki aile evlerini koruma altındaki çocuklara açan Aracı ailesi, Kalben Çocuk Köyü’nün en büyük yüklenicilerinden oldu. Kalben Derneği ile düzenledikleri yeni yıl etkinliğinde konuşan Koruma Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı V. İbrahim Aracı, “İlerideki yatırımlarımızda rol oynayacak gençleri her koşulda destekliyoruz” dedi.

Ülkenin bulunduğu her koşulda üreten ve geleceğe yatırım yapan Koruma Şirketler Grubu, Koruma Altında Yetişen Gençler ve Korucu Aile Derneği (KALBEN) ile iş birliğini geliştiriyor. Kalben Derneği ile bağlarını anlatan Koruma Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı V. İbrahim Aracı, “Bütün çocuklar eşit haklara sahiptir, eşit ilgi ve desteği hak ederler. Bizim en büyük yatırımımız çocuklarımıza kalben desteğimiz. En özel anları çocuklarımız ile paylaşacağız. Benim de içerisinde büyüdüğüm aile evimizi Kalben Derneği’ne tahsis ettik. Ailemizin en nadide anılarının yaşandığı evde şimdi koruma altındaki çocuklar yetişiyor” şeklinde konuştu.

KALBEN DERNEĞİ NELER YAPIYOR?

Kalben Derneği İstanbul ve Kocaeli olmak üzere 2 pilot bölgede, 8 ayrı ev ve yurtta eğitim veriyor. Bugüne kadar 300 çocuğun koruyucu aile yanına yerleştirilmesini sağlayan Kalben Derneği, 86 bin saatin üzerinde çocuklara eğitim imkânı sağladı. Koruyucu aile modelinin toplumda yaygınlaşması ve koruma altında yetişen gençlerin dayanışmalarının sağlanması amacıyla kurulan Kalben Derneği, koruyucu aile modelinden yararlanmak isteyenlere ve koruma altında yetişen gençlere psiko-sosyal ve hukuki destek sağlıyor.

“KALBEN ÇOCUK KÖYÜ”NÜN TOHUMLARI ATILDI

“Bu yaz ne yaptınız? Nerelisin?” gibi soruların korunmaya ihtiyaç duyan çocuklar tarafından yanıtlanmasının zor ve ağır bir psikolojik etki yarattığını belirten Kalben Derneği Kurucu Genel Başkanı Pelin Çalışkanoğlu Ekşi, “Biz, çocuklarımızın ruhunda meydana gelen kırılmaların önüne geçebilmek için onlara anlatabilecekleri hikayeler sunmak ve ait olacakları bir köy inşa etmek için kollarımızı sıvadık. ‘Kalben Çocuk Köyü’nün tohumlarını attık. Köyümüz, 4 çocuk evi, yemekhane, kütüphane ve kapalı etkinlik alanı olmak üzere 7 ayrı binadan oluşacak. Projemize 2 çocuk evi bağışlayan Koruma Şirketler Grubu ise projemizin hayata geçmesinde en büyük yüklenicilerinden biri olarak konumlandı. Koruma Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Sayın V. İbrahim Aracı nezdinde tüm emeği geçen çalışma arkadaşlarımıza teşekkürlerimi sunuyorum. Kocaeli’nde çocuklarımız için düzenlediğimiz yeni yıl partisi ile2021’in son etkinliğini yaptık. Çocuklarımızın nice yıllara neşe, huzur ve sağlık içinde girmesi için 2022’de projelerimize hız vereceğiz” şeklinde konuştu.

ÇOCUKLAR YENİ YILI NEŞEYLE KARŞILAYACAK

2021 yılını çocuklara mutlu bir anı bırakarak tamamlamayı hedefleyen Koruma Şirketler Grubu ve Kalben Derneği iş birliği, 25 Aralık Cumartesi günü Kocaeli Kongre Merkezi’nde 40’ın üzerinde koruma altındaki çocuk için yeni yıl etkinliği düzenledi. Şişme oyun alanında eğlenen çocuklar, animatörler eşliğinde oyunlar oynandı. Osmanlı macunu, pamuk şeker ve mısır ikramından sonra öğle yemeğine geçen çocukların yüzündeki mutluluk görülmeye değerdi. Yeni yıl pastası kesildikten sonra çocuklara çeşitli hediyeler sunuldu ve 2022yılının sonunda etkinliğin tekrarlanacağı hatırlatıldı.

VAZİFEMİZ, ÇOCUKLARA AYDINLIK YARINLAR BIRAKMAK

Yeni yılda çocuklar için yepyeni projeler üreteceklerine değinen Koruma Şirketler Grubu Başkanı V. İbrahim Aracı, “İlerdeki yatırımlarımızda rol oynayacak gençleri her koşulda destekliyoruz. Bize düşen vazife onlara aydınlık yarınlar bırakmak. Çocuklarımızın gelecekte hatırlayacağı güzel anılar bırakmak için çalışıyoruz. Elimizdeki imkanlar ile yetinmeyeceğiz ve çocuklarımıza daha iyisini sunmak için mücadele etmeye devam edeceğiz” sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.

KURLAR GERİLEDİ İKİNCİ ELE YÜZDE 15’LİK İNDİRİM GELDİ

İkinci el otomotiv pazarında kasım ayında 1 milyonu aşan rekor satış adedi gerçekleşirken, aralık ayında da 700-750 bin adetlik satış bekleniyor. 2plan İcra Kurulu Başkanı Orhan Ülgür, alınan ekonomik tedbirler doğrultusunda kurlarda yaşanan düşüşle birlikte ikinci el otomobil fiyatlarında yüzde 15 civarında bir düşüş gerçekleştiğini belirterek “Kurların stabil kalması çok önemli. Bu şekilde kalırsa fiyatlandırmalar oturur ve pazarın hızlı seyri devam eder” dedi.

Gerçek ve güvenilir ikinci el ticareti şimdi başladı

Ülgür, ikinci el otomotiv pazarının 2021 yılını 7.5 milyon adetlik satışla kapanmasını tahmin ettiklerini de kaydederek şunları söyledi;

“Bugün ikinci el otomotiv pazarında 2020 Kasım ayına benzer bir durgunluk yaşıyoruz. Kurlar düştü ve araç fiyatları geriledi. Ama diğer etkenlerin farklı olduğunu görüyoruz. Bu nedenle içerisinde bulunduğumuz bu dönem 2020 Kasım ayındaki durgunluk gibi uzun sürmeyecek ve kısa sürede normale dönecektir. 2020 Kasım ayından sonra sıfır araç bulunurluğu fazlasıyla vardı. Sıfır araç fiyatları ve kampanyaları çok cazipti. Kasım öncesinde ikinci el fiyatlamalar ve firmaların araç stok maliyetleri yüksekti, kar marjları düşüktü. Bu durumda kura bağlı fiyatların ani düşüşüyle stoktaki araçlarının kar marjları yapılan indirimler için yetersiz kaldı. Sonrasında fiyatların yükselmesini beklediler ve uzun süre ticaret gerçekleşmedi.

Ancak mevcut döneme baktığımızda; geçtiğimiz 2 ayda, yani kurların kademe kademe yükseldiği dönemde, firmaların geneli her kademede araç satın aldı ve bu araçları satmadılar. Dolayısıyla şu anda stok durumuna bağlı olarak ortalamaya baktığımızda kar marjları zararı kapatabilecek durumda. Bu kur düşüşünde 2. el otomotiv pazarı çok hızlı bir şekilde toparlanacaktır. Ayrıca çip krizi de devam ediyor ve sıfır araç tedariğinde hala talebin gerisindeler.

Şu anda fiyat analizleri yapıldı. Gerçekleşen satışlara, hangi modeli hangi dönemin kurundan alıp-sattığımıza, araç satış ihalelerinde hem talebin oluştuğu hem de gerçekleşen fiyatlara kadar piyasayı çok yönlü olarak yakından takip ediyoruz. Ayrıca bayilerimiz üzerinden de perakende müşterisinin davranışlarını gözlemleyerek bir fiyat belirliyoruz. Geldiğimiz noktada şu an talebin oluştuğu fiyatları biliyoruz ve kur stabil kalırsa fiyatlar bu seyirde devam edecektir.

Kurların dengelenmesiyle; şu anda ikinci el otomobiller geçen kasım ayındaki eski fiyatlardan talep görmeye başladı. Gerçek ikinci el ticareti bundan sonra başladı demek yanlış olmaz. Bu kur düşüşüyle mesleği otomotiv ticareti olmadığı halde kar elde edenleri ve manipülatörleri de sistemin içinden çıkarmış olduk. Bu kişilerin bu düşüşle stokta beklemesi mümkün değil. Artık son kullanıcıya yönelik yapılan ticareti daha iyi ölçümleyeceğiz.”

Otomobil artık bir emtia

2plan İcra Kurulu Başkanı Orhan Ülgür, otomobilin günümüzde bir yatırım aracına dönüştüğünü ve özellikle son dönemde bir emtia olarak kabul gördüğünü söyleyerek “Bulunurluk sorunları, çip krizi, lojistik ve ham maddede yaşanan sıkıntılar sıfır otomotiv sektörünü doğrudan etkileyince talebin ikinci ele yönelmesi kaçınılmaz oldu. Arz-talep dengesi bozulunca ikinci el fiyatları, talep ve satış adetleri doğal olarak yükseldi. Bu şartlarda insanlar da yatırımlarını otomobile yönelttiler. Bu da son aylardaki yükselişi ivmeledi. Fakat her şeye rağmen 700-750 bin adetlik satışları normal adetler olarak tanımlayabiliriz. Aylık 900-950 bin adetlik rakamlara ulaşabilecek talep mevcut” şeklinde konuştu.

Ülgür,  ikinci el otomotiv pazarında son 3 ayın hareketli geçtiğini de ifade ederek  “Kurlar stabil kalacak mı kalmayacak mı bilemiyoruz. Bir anda fiyatlar gerilere düştü. Müşteri nezdinde baktığımız zaman halen beklentilerin altındayız; fakat fiyatların yukarıda seyretmesine rağmen rekorlar devam edecektir düşüncesini taşıyorum” dedi.

Toyota’nın Efsanesi Corolla 2022’ye Yenilikleriyle Giriyor

Toyota, dünya çapında 50 milyondan daha fazla satan ve erişilmesi zor bir rekoru elinde bulunduran efsane Corolla modelini 2022 model yılı için güncelledi. Corolla modelini sürekli olarak geliştiren Toyota, yenilenen Corolla Sedan modelini Türkiye’de satışa sunmaya başladı.

2022 model Corolla Sedan, yenilenen tasarım detayları ve yeni teknolojileriyle birlikte kullanıcılarla buluşuyor. Corolla yeni model yılında da Vision, Dream, Flame, Flame X-Pack ve Passion X-Pack versiyonlarıyla Türkiye yollarına çıkmaya hazırlanıyor.

Corolla’nın yeni model yılında X-Pack versiyonları için yeni tasarıma sahip 17 inç alüminyum jant seçenekleri bulunuyor. Yeni jantlar, Corolla Sedan’ın tasarımını daha da şık hale getiriyor. Corolla Sedan’ın Flame ve Flame X-Pack paketlerinde ise ambiyans aydınlatma özelliği ile kabinde daha zarif bir atmosfer elde ediliyor.

Flame, Flame X-Pack ve Passion X-Pack versiyonlarında Akıllı Giriş ve Çalıştırma özelliğine ek güvenlik geliştirmeleri gelirken, tüm versiyonlarda kullanışlılığı artıracak şekilde yeni nesil USB-C tipi girişlere yer veriliyor.

Corolla Sedan’ın yeni renk seçenekleri arasında Galaksi Beyazı ve Parlak Gümüş Gri renkleri de tercih edilebilecek. Corolla Sedan yeni model yılıyla birlikte segmentindeki iddialı konumunu daha da güçlendirecek.

Yeni ŠKODA FABIA Euro NCAP Testinden 5 Yıldız Aldı

 Yeni ŠKODA FABIA, bağımsız test kuruluşu Euro NCAP tarafından gerçekleştirilen çarpışma testlerinde 5 yıldız alarak sınıfının en güvenli araçlarından biri olduğunu kanıtladı. Dördüncü nesil FABIA, daha kapsamlı şekilde değerlendirilen çarpışma ve güvenlik testlerinde, yeni kriterleri karşılayarak öne çıktı.

Ortalama olarak maksimum puanın yüzde 78’ini alarak başarısını ortaya koyan FABIA, yetişkin yolcu korumasında maksimum puanın yüzde 85’ini ve çocuk yolcu korumasında ise yüzde 81’ini alarak dikkat çekici derecelere imza attı.

FABIA’nın elde ettiği yüksek derece, ŠKODA’nın 2008’den bu yana göstermiş olduğu etkileyici performansı devam ettirdi. Üreticinin o yıldan bu yana çıkan 14 modeli testlerden 5 yıldız almayı başardı.

Yeni FABIA dokuz hava yastığına kadar tercih edilebiliyor ve modelde ilk kez sürücü diz hava yastığı ve arka yan hava yastıkları opsiyon olarak sunuluyor. Bununla birlikte araçta bulunan ISOFIX ve Top Tether bağlantıları sayesinde çocuk koltuğunun güvenli bir şekilde takılması sağlanıyor.

Bileşenlerin yüksek 80 oranında yüksek dayanımlı çelikten oluştuğu MQB-A0 platformu ise FABIA’nın yüksek torsiyon direncine sahip olmasını sağlamanın yanı sıra gelişmiş asistan sistemlerinin de entegre edilmesine katkı sağladı. Bunlar arasında Adaptif Hız Sabitleyici, Şerit Takip Asistanı, yaya ve bisikletlileri algılayan Ön Bölge Frenleme Asistanı, Şerit Değiştirme Asistanı gibi birçok özellik yer alıyor. Ayrıca park etmeyi kolaylaştıran Park Asistanı, Manevra Asistanı ve Geri Görüş Kamerası da tercih edilebiliyor.

Çocuklarda Oyun Bağımlılığı Riski Artıyor

Mobiloyunlar gün geçtikçe hayatımızda daha fazla yer almaya başlarken, çocuklarda ve gençlerde oyun bağımlılığı tehlikesi giderek artıyor.

Oyun bağımlılığının etkileri arasında ilgi kaybı, dikkat eksikliği ve odaklanma sorunları, oyun başından ayrılamama gibi olumsuzlukların yanı sıra; fiziksel ve sosyal birçok olumsuz etkide gözlemlenebiliyor. Yeme ve uyku bozuklukları, görme bozuklukları gibi fiziksel sorunlarla birlikte bireylerin işini ve ailesini ihmali gibi sosyal sorunlara da neden olabilen oyun bağımlılığı ile ilgili sorumluluk genellikle bireylere, ailelere ve sosyal yardım kuruluşlarına kalıyor. Ancak oyun firmaları da bu konuda sorumluluk alarak bireylerin ruhsal ve fiziksel sağlığını riske atabilecek faktörlere oyunlarda daha az yer vermesi, sorunun çözümü açısından kilit rol oynuyor.

Konu ile ilgili konuşan Mayadem CEO’su Uğur Tılıkoğlu, “ Dijital oyunlar artık hayatımızın ayrılmaz bir parçası ve önemini giderek artırıyor. Öğrenme, hayal gücü gibi birçok alanda kişisel gelişime katkı sağlayan içerikler, insanların hayat kalitesine olumlu etkiler sağlarken, özellikle oyun içerisinde geçirilen süreyi artırarak bundan kazanç sağlama odaklı oyunların bireyler üzerinde yarattığı tahribat, bazen çok yıkıcı sonuçlar doğurabiliyor. Bu problemlerin çözümünde sorumluluğun sadece birey ve sosyal kuruluşlara bırakılmasını yanlış buluyoruz. Biz Mayadem olarak, geliştirdiğimiz oyunları uzman psikologlarımız gözetiminde olumsuz etkiler yaratabilecek şiddet ve kötü alışkanlıklardan çocukları uzak tutabilecek şekilde süreçlerimizi kurgularken, oyunlarımızın yapısında oyun süresini uzatmaya yönelik senaryolardan kaçınıyor ve oyun bağımlılığından da çocuklarımızı korumaya gayret eden güvenli içerikler üretmeye çalışıyoruz.” şeklinde konuştu.“VAP DESTEKLERİNE YENİ SINIRLAMALAR GETİRİLDİ”

Vat Enerji Genel Müdürü Altuğ Karataş: “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, sunduğu verimlilik artırıcı proje desteklerine ve gönüllü anlaşma desteklerine 2022 yılında yeni düzenlemeler getirecek”

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, 2022 yılında sunduğu verimlilik artırıcı proje desteklerine ve gönüllü anlaşmalara devam edecek. Ancak sunduğu bu desteklere bazı sınırlamalar getirecek. Vat Enerji Genel Müdürü Altuğ Karataş, bu değişikliklerle ilgili açıklamayı şu sözlerle gerçekleştirdi: “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın Enerji Verimliliği Çevre Dairesi Başkanlığı üzerinden verdiği desteklere bazı sınırlamalarla devam edecek. Bunlardan birincisi; 500 bin TL’nin altındaki enerji verimliliği yatırımları verimlilik artırıcı proje kapsamından çıkartıldı. İkincisi; basit geri ödeme süresi 2 yıl ile 5 yıl arasında olan projeler verimlilik artırıcı projeler desteğinden istifade edecek. Basit geri ödeme süresi 2 yılın altında olan verimlilik artırıcı projeler destek kapsamından faydalanamayacak. 1 Ocak 2022 itibariyle yine aydınlatma ve yalıtım proje destekleri de tamamen verimlilik artıcı proje desteklerinden yararlanamayacak. Sadece verimlilik sınıfı üzerinden ilerlenen 11 kilovatın altındaki elektrik motorları da verimlilik artırıcı proje kapsamından çıkarılacak. Şayet değişken hız sürücülü bir makinanın ya da parçası olan 11 kilovatın altındaki elektrik motoruysa verimlilik artıcı proje desteğinden istifade edebilecek.”

“BAŞVURULAR 31 MART’A KADAR KABUL EDİLECEK”

Karataş, Verimlilik Artırıcı Proje’ye başvuru yapmak isteyen sanayi kuruluşlarını tarih konusunda da uyardı. Verimlilik Artırıcı Proje desteklerine yılın 12 ayı boyunca istediğiniz zaman başvurulabildiğine dikkat çeken Karataş, 2022 yılı itibariyle sadece 1 – 31 Mart tarihleri arasında başvuru yapıldığını söyledi. Karataş, konuşmasına şu sözlerle devam etti: “2022 yılında VAP desteğine başvurmak isteyen, verimlilik artıcı projeye başvurmak isteyenlerin acele etmesi gerekiyor. Mart ayı içerisinde başvuru yapabilmeleri için proje dosyalarının mutlaka Ocak ya da Şubat ayı içerisinde hazırlanması önem arz ediyor. Çünkü şu an için başka bir başvuru tarihi açıklanmadı.”

Le Méridien Istanbul Etiler’de Sanat Temalı Yılbaşı Daveti

Yeni yıla sayılı günler kala Le Méridien Istanbul Etiler’de sanatla iç içe çok özel bir kutlama yemeği gerçekleştirildi. Le Méridien markasının Le Fête konsepti kapsamında, Sanatçı Mehmet Sinan Kuran ev sahipliğinde gerçekleşen Sanat Yemeği etkinliğine sanat, medya ve iş dünyasından aralarında Güven Kıraç, Pınar Eczacıbaşı, Uğur Batı, Merva Ulusoy ve Cem Bilginer’in de yer aldığı tanınmış isimler katıldı.

Kuruluşundan bu yana Türk sanatına ilgi uyandırmak için çalışan ve Türk sanatının değerini gözler önüne sermeyi hedefleyen Collectable Art and Design-Hülya Şekercioğlu and Gizem Pamukçu- işbirliğinde organize edilen bu özel kutlamada menüden sunumlara, kullanılan porselenlerden, çiçeklere ve dekorasyona kadar özenle tasarlanan tüm detaylarda sanat dokunuşu ön plandaydı. Dekorasyonda, Orta Asya ve daha sonra Anadolu’da da Osmanlı dönemine kadar süregelen Nahıl Ağacı geleneğine yer verildi. Davet, Sanatçı Mehmet Sinan Kuran’ın eserlerinin sergilendiği alanda kokteyl ile başladı. Le Méridien Istanbul Etiler’in İtalyan Baş Aşçısı Giovanni Teracciano 16. Yüzyıl Osmanlı mutfağından esinlenerek bu geceye özel tasarladığı 6 aşamalı menüyü misafirlere kendi anlatımıyla sundu. 30 yılı aşkın süredir dünyada üretilen en kaliteli şarapları titizlikle seçerek Türkiye’ye getiren ADCO işbirliği ile konuklara menüyle mükemmel eşleşen nadir şaraplar ikram edildi. 45 yaşından sonra başladığı ressamlık kariyeriyle ve hem Türkiye’den hem de dünyadan koleksiyonerlerin ilgisini çeken çalışmalarıyla herkese ilham veren Sinan Kuran, davette sergilenen eserlerini misafirlere tanıttı. Konuklara, bu benzersiz akşamın anısına, özel tasarım Le Fête;Dean and Duke x Le Méridien Istanbul Etiler papyon ve Mesele Slow Design’dan bereket temalı fular armağan edildi.

1950’lerin ve 1960’ların şıklık ve ihtişamını stil ve sanatla birlikte harmanlayan Le Méridien markası, pastoral Avrupa kışlarından ve konuk ağırlama sanatından ilham alan Le Fête konsepti kapsamında Le Méridien Istanbul Etiler’de kış boyunca imza niteliğindeki Swing Dance, ‘Apple Cider’, Sanat Yemeği, Kaligrafi gibi kişiselleştirilmiş etkinlikler ile misafilerini kış mevsimini stil ve sanatla kutlamaya davet ediyor.

Setrow’un Global Yolculuğu Dubai Ofisi ile Hız Kazandı

Entegre dijital pazarlama alanının lider kuruluşu Setrow, global büyümesini hız kesmeden sürdürüyor. Amsterdam ve Varşova ofislerinin ardından çok uluslu şirketlerin ve zincir oteller ile restoranların yer aldığı Dubai’de yeni ofisini açtı. Burada Türk sermayeli şirketlerin yoğun yatırımları olduğunu hatırlatan Setrow Yönetici Ortağı Turgut Taneli, “Pazardan kendimize önemli bir yer edinebileceğimize inanıyoruz. Bunun da bizzat yerinde bir operasyon yöneterek olabileceği inancındayız. Lokal bir Ar-Ge uygulayarak Dubai’deki şirketlerin dijital yolculuklarında yanında olacağız” dedi.

E-posta ve SMS pazarlama, Push Notification, Akıllı Banner, Akıllı Pop-up, Recommendation Engine ve Web &SEO Optimizer’in yanı sıra Dijital Entegre Anket, Off-line Fiziksel Mazağa Entegrasyonu ve Customer Journey Senaryoları alanında müşterilere özel dijital pazarlama ürünlerini sunan Setrow, global büyümesini hız kesmeden sürdürüyor. Daha önce Polonya’nın Varşova ve Hollanda’nın Amsterdam şehirlerinde ofisler açarak bölgedeki şirketler için özel çözümler üreten Setrow, şimdi de yönünü finans ve turizm dünyasının parlayan yıldızı Dubai’ye çevirdi. Dünyanın en önemli şirketlerinin genel merkezlerinin ve yönetim ofislerinin yanı sıra büyük otel markaları ile restoran zincirlerinin yer aldığı Dubai’de yeni ofisini açan Setrow, bölge için çalışmalarına başladı. Sadece İstanbul ve İzmir’deki ofisleriyle yerel müşterilere değil, dünya ofisleriyle hizmet sunma amacının olduğunu belirten Setrow Yönetici Ortağı Turgut Taneli, “Şirket olarak global bir yola çıktık. Hedefimiz; kendi alanımızın lider kuruluşu olmak. Bunu sağlamanın en önemli unsuru dünyanın önemli şehirlerinde fiziksel olarak bulunmaktır. Biz de bunu yapıyoruz ve bugün Dubai’deki JLT Cluster’da yer alan ofisimizle global hikayemizde yeni bir sayfa daha açıyoruz” dedi.

Global Yolculukta Dubai Çok Önemli Bir Durak

Dubai’nin e-ticaret ve turizm noktasında önemli şirketlere ev sahipliği yaptığını hatırlatan Taneli, “Dubai yüksek hacimli bir pazar konumunda. Çok hızlı gelişen, hemen her gün çok sayıda e-ticaret sitesinin faaliyete başladığı, online ticaret şirketlerinin yaşama adım attığı bir bölge. Setrow’un ürün ve hizmetleri, global pazarda kendine rahatlıkla yer edinecek niteliğe sahip” diye konuştu. Başlangıçta Birleşik Arap Emirlikleri pazarını hedeflediklerini anlatan Setrow CEO’su Turgut Taneli şunları söyledi:

“Dubai, komşu ülkelere de teknoloji merkezli bir ev sahipliği yapıyor. Bir sonraki aşamada Dubai’den yönetilmek üzere komşu pazarlara da açılma hedefindeyiz. Şirketlerin Dubai’de çok kanallı pazarlama platformuna yönelik ihtiyaçları var. Buna dönük ihtiyaç da birçok değişik şirketten hizmet alımı ile gideriliyor. Biz tüm bu hizmetleri tek kanaldan sağlıyoruz. Dubai pazarında bu şekilde başarılı olacağımızı düşünüyoruz. Ayrıca tekilleştirme ile her aboneyi özel olarak tanıma özelliğimizin Dubai’de çok revaçta olacağına dair inancımız tam.”

Destek Amaçlı Paketler Hazırlandı

Bölgedeki Türk yatırımlarının hayli yüksek olduğunu, birçok Türk zincir restoran ve gıda sektöründen oyuncunun Dubai’de yer aldığını hatırlatan Turgut Taneli, “Dubai’de çok sayıda Türkiye merkezli girişim mevcut. Kendileri ile muhtemel iş birlikleri üretmek üzere çalışmalarımızı şimdiden başlattık. Önemli sayıda start-up Türk şirket de mevcut. Bu tür başlangıç aşamasında olan şirketlere ise destek amaçlı özel paketler ürettik. Karşılıklı bir büyüme yaklaşımı ile kendileri ile iş birliği kurma hedefindeyiz. Şu anda Dubai özelinde lokalize edilmiş bir Ar-Ge düşünmekteyiz. Öte yandan elbette bu lokal Ar-Ge, global pazara da yönelik bir ihtiyaç veya talebe yönelik olarak algılanırsa; global ölçekte de değerlemeyi düşünüyoruz” dedi.

Yurtdışında Çalışmak İsteyenlere Fırsat

Turgut Taneli, son dönemde yurt dışında yaşamak isteyen Türk çalışanların yoğun bir arayış içinde olduğunu hatırlatarak, Setrow’un yurt dışı ofisleri için Türkiye’den istihdam konusuna önem verdiklerini söyledi. Taneli, “Rotasyon ve Türkiye’den personel yerleştirme, sunduğumuz seçenekler içinde. Bu genel olarak da şirket kültürü olarak da desteklediğimiz bir konu” ifadesini kullandı.

SİLKAR ENDAŞ 60’INCI YILINI KUTLAMAYA HAZIRLANIYOR

Rulman konusunda bu yıl 60’ıncı yılını kutlamaya hazırlanan Silkar Endaş, Schaeffler FAG ile başladıkları distribütörlük yolculuğuna lider markalarla devam ediyor.

Silkar Endaş, ürün yelpazesinde barındırdığı dünyanın önde gelen rulman, endüstriyel ürün ve güç aktarım organları markaları ile farklı sektörlerin ihtiyaçlarına cevap vermeye devam ediyor. Silkar Endaş, bu yıl 60’ıncı yılını kutlamaya hazırlanıyor.

“DİSTRİBÜTÖRLÜK YOLCULUĞUMUZA LİDER MARKALARLA DEVAM EDİYORUZ”

Silkar Endaş Yönetim Kurulu Üyesi Tuğrul Silahtaroğlu, bu yıl 60’ıncı yaşlarını kutlamaya hazırlandıklarını belirterek şu sözlerle paylaştı: “Silkar Adi Komandit Şirketi’nin kuruluş tarihi 1956’lı yıllara kadar uzanıyor. İlk olarak manifaturacılıkla iş yaşamına başlayan firmamız 1962 yılına geldiğinde Schaeffler FAG rulmanlarının distribütörlüğünü alıyor. Daha sonraki yıllarda isim değiştirse de Silkar Endaş olarak faaliyetlerine devam ediyor. Rulman konusunda bu yıl 60’ıncı yaşımızı kutlamaya hazırlanıyoruz. Schaeffler FAG ile başladığımız distribütörlük yolculuğumuza sektörlerinde lider olan markalarla devam ediyoruz. Bugün geldiğimiz noktada iki tane ana lojistik merkezimizden operasyonlarımızı yürütüyoruz. Şirket merkezimiz Bayrampaşa’da diğer lojistik merkezimiz ise Gebze’de yer alıyor. Farklı lokasyonlarda bulunan 4 şubemiz aracılığımızla bölge müşterilerimize ve sanayicilerimize destek veriyoruz. Bünyemizde 48’i beyaz yakalı olmak üzere yaklaşık 70 kişi görev yapıyor. Beyaz yakalı çalışanlarımızın aşağı yukarı 35 kişisi satış pazarlama ve lojistik departmanlarında görev alıyor. Bünyesinde en çok mühendis istihdam eden şirketlerden biriyiz.”

İhracatçı fiyat veremez, siparişleri kabul edemez noktada 

 Türkiye’ye 2021 yılında 225 milyar dolar döviz kazandıran, 3. çeyrekteki yüzde 7,4’lük büyümeye yüzde 68’lik katkı sağlayan ihracatçılar, döviz kurlarındaki aşırı dalgalanma nedeniyle 2022 yılı için müşterilerine fiyat verememe, sipariş alamama noktasına geldi.

Döviz kurlarında tsunamiye dönüşen dalgalanmanın ticaret ve ihracata zarar verir noktaya geldiğini aktaran Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, bu süreç uzarsa ihracata zarar vereceği uyarısında bulundu.

Eskinazi: “2022 yılında, 2021 yılını arar duruma düşeceğiz”

İhracatçıların stabil kur beklentisinde olduğunu tekrarlayan Eskinazi, “İhracatçılarımızın şu anda yaşadığı zorluklardan bir diğeri de krediye ulaşma zorluğu. İhracatçılar bu ortamda sipariş almada tedirginlik yaşıyor, sipariş alsa da nasıl üretip teslim edeceğini öngöremiyor. İhracata dayalı büyüme stratejimiz 2022 yılında olumsuz etkilenecek. 2022 yılında, 2021 yılını arar duruma düşeceğiz” şeklinde konuştu.

Piyasada yüksek kurlar nedeniyle iğneden ipliğe zam olduğuna dikkati çeken Eskinazi sözlerini şöyle tamamladı: “Yüksek kur nedeniyle yapılan zamlar geri alınmıyor. Devlette akaryakıt fiyatlarında beklenen indirimini ÖTV’ye yansıttı. Piyasalar bunu baz alıyor. Devletin uygulamasının arkasına sığınılıyor.”

Enflasyon ekonomide istikrarı olumsuz etkiliyor

Her sektörden ihracatçılarla istişare yaptıklarını anlatan Eskinazi, döviz kurlarında kısa sürede bir stabilleşme olmazsa ve finansmana erişimde faizler gerilemezse 2022 yılı için her sektörün ihracat rakamlarını eksi yönlü revize eder noktaya geldiklerini, yüksek enflasyonun ekonomik istikrarı olumsuz etkilediğini, enflasyonun kontrol altına alınamadığı ve piyasalara güven tesis edilemediği takdirde ekonomik dalgalanmalarla çok sık karşılaşılacağı tespitini sözlerine ekledi.

Kaya: “Emek-yoğun sektörler istihdam kaybı yaşar”

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı, Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Mevlüt Kaya, “Ülkemizde ihracata dayalı büyüme modeli benimsenmiş durumda. Yatırımları durduracak, istihdamı azaltacak, üretimi düşürecek, ihracatı engelleyecek hiçbir adımın atılmasına izin verilmeyeceğini biliyoruz. Ancak, son günlerde oluşan piyasa koşulları bunu zorluyor. Hem asgari ücretteki artış nedeniyle artan beklenti karşısında bir istihdam bunalımı yaşanıyor hem de kurun yükselmesiyle arka arkaya emtia fiyatlarına gelen zamlarla mücadele ediyoruz. Bu şartlarda istihdam olumsuz etkilenir, biz emek yoğun bir sektörüz. Acil önlem alınmasını ve kurdaki hareketliliğin durulmasını, yüksek kurlardan oluşan fiyatların bugünkü kur seviyelerine uyumlu olarak geri gelmesini istiyoruz” dedi.

Celep: “Dövizdeki aşırı dalgalanma bütün sektörleri felç ediyor”

Dövizdeki aşırı dalgalanmanın tüm sektörleri felç ettiğine işaret eden Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı, Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Birol Celep, “İstikrarın olmadığı bir yerde güven oluşamaz, güvenin olmadığı bir yerde de hayat devam edemez.  Bütün bu değişkenler, belirsizlik ortamı ihracatçının omzunda koca bir yük. Biz bu yükleri yüksek kurla tolere edebiliyorduk şimdi bu da elimizden gitti. Pazartesi 17,3 olan kur, bugün bu açıklama yapılırken 11,4 seviyelerine geldi. Bunun üstesinden gelebilecek bir sektör yok. Tüm bu yaşananlar ihracat sektörünün büyük bir darbe alması demek.” diye konuştu.