CHP’li Arık’tan, TBMM’de Tarım Bakanına tezekli tepki..

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kayseri Milletvekili Çetin Arık, yerli besicilerin isyanını meclise taşıdı. Çiftçinin üretim maliyetlerinin, satış maliyetlerinden yüksek olduğunu ifade eden Arık, “Peki, besicinin karı ne? Karı bu elimde görmüş olduğunuz, son derece kullanışlı olan ve hayvandan çıkan gübre… Biz bu gübreyi Sayın Tarım Bakanımıza gönderelim, kendisi bunu sarayın bahçesindeki çiçeklerin dibine mi döker, yoksa evinde mi yakar onu da kendi bilir…” diye konuştu.

CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık, TBMM’de düzenlediği basın toplantısına kürsünün üzerinde yer alan oyuncak inek, torba içindeki hayvan yemleri ve bir torba hayvan gübresi ile katıldı. Zor durumdaki besicinin ithal et ile daha da zor duruma düştüğünü ifade eden Arık, “Dünyada tarım sorunlarını halletmeden gelişmiş, sanayileşmiş bir tane ülke olmadığını biliyoruz. Hollanda’nın hayvancılık ürünlerinden kazandığı para Türkiye’nin turizmden elde ettiği gelirin iki katı kadar olduğu görülüyor. Ülkemiz geniş coğrafyası, iklim özellikleri, üç tarafının denizlerle çevrili olması, ovaları, meraları, genç nüfusu düşünüldüğünde hayvansal üretim açısından önemli potansiyele sahip. Ancak yanlış tercih ve politikalarla hükümet tarafından üretim değil de ithalat destekleniyor. Damızlık gebe düve, gebe olmayan dişi düve ve buzağı, besilik dana, karkas et ve lop et ithalatı yapılıyor” diye konuştu.

TEPKİMİZ UCUZ ETE DEĞİL YERLİ ÜRETİCİYİ BİTİREN POLİTİKALARA

Arık, tepkisinin ucuz ete değil, yerli üreticiyi bitiren ithalata dayalı politikalara olduğunu belirtti. Basın toplantısında yanında getirdiği hayvansal yem fiyatları ile ilgili bilgiler veren Arık, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Öncelikle bu önümde görmüş olduğunuz ürünlerle ilgili olarak sizlere ve saygıdeğer kamuoyuna bilgi vermek istiyorum: Bu görmüş olduğunuz maket 8 aylık bir dana; Bu sekiz aylık dananın fiyatı 6 bin lira; Besicimiz bu danayı kesime göndermek için yaklaşık 10 ay beslemek durumunda… Peki, bu dana ne yiyecek? Bu fenni yem; fenni yemin ton fiyatı bin ila bin 100 lira arasında değişiyor.Bu ezme arpa; ezme arpanın tonunun fiyatı ise 950 lira ila bin lira…Bu gördüğünüz ise AKP iktidarı ile ithal ürünler sınıfına sokulan Saman; samanın fiyatı ise bölgelere göre farklılık gösterebiliyor. Örneğin samanın tonu Kayseri’de 500 lira iken Ardahan’da 900 lira… Bu ürünümüz ise kepek: Kepeğin ton fiyatı da 700 ila 800 lira arasında… Bu ise Yonca; tonu 800 lira…Son olarak mısır silajı; bu ürünün fiyatı da 180 ila 220 lira arasında değişebiliyor. Besicilerimizin kullandığı ürünler ve fiyatları böyle… Besicimiz 8 aylık danayı aldı, yaklaşık 10 ay besledi: 6 bin liraya alınan dana 10 ayda yaklaşık 4 bin liralık yem yedi. Yani besicimize bu tosunun maliyeti 10 bin lira…Sayın bakanın açıkladığı 25 lira üzerinden hesaplarsak 400 kilo gelen bu tosun, kesime gönderildiğinde besicinin eline geçecek para 10 bin lira… Yani aldığı ile sattığı denk ama bunun bir de elektiği var, suyu var, çobanı var, çobanın sigortası var, firesi var yani var ki var. Peki, besicinin karı ne? Karı bu elimde  görmüş olduğunuz, son derece kullanışlı olan ve hayvandan çıkan gübre… Biz bu gübreyi Sayın Tarım Bakanımıza gönderelim, kendisi bunu sarayın bahçesindeki çiçeklerin dibine mi döker, yoksa evinde mi yakar onu da kendi bilir…”

EKER FRANSIZLARDAN ÖDÜL ALDI, FAKIBABA DA SIRPLARDAN MI ALACAK?

İthalata dayalı politikaların Türk üreticisini zora düşürdüğüne dikkat çeken Arık, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Evet, konuşmamın başında Sayın Bakana ucuz et iddiası nedeniyle teşekkür etmiştim ama bu tablonun ardından Sayın Bakana bizim besicilerimiz teşekkür eder mi bilemem, ama ‘Sırp Kasaplar’ın teşekkür edeceğinden eminim. Öngörüm odur ki,  nasıl ki dönemin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Sayın Mehdi Eker, Fransız tarımını için Fransızlardan Şövalye Ödülü aldı ise bugünün bakanı Sayın Fakıbaba da ‘Sırp Kasaplar’dan Sırp hayvancılığına yaptığı katkıdan dolayı bir ödül alacaktır. Umudum da odur, bir gün bu ülkenin tarım ve hayvancılığına destek verdiği için Türk Milleti de ödül verecek, teşekkür edecek bir bakan bulur. Velhasıl yıllarca koyun gütmekteki marifetleriyle övünen, siyasi rakiplerini koyun güdememekle suçlayanlar, Türkiye’de güdülecek koyun da dana da bırakmadı. Türk insanını ‘Sırp Kasaplar’a muhtaç etti.”