Davut Güleç Arşiv Sayfası O Bir Dünya Markası, Kayseri Modeli
Atatürkçü Düşünce Derneği Danışma Kurulu 21/12/2019 tarihinde, Ahmet Taner Kışlalı Kültür Merkezi’nde toplanmış ve aşağıdaki sonuç bildirisini kamu oyuna duyurma kararı almıştır.
Karşı devrimcilerin temel hedefi, Atatürk devrim ve ilkelerini yıkmak, ülkemizi yeniden din, mezhep ve ırk savaşlarının yaşanacağı bir ülke haline getirerek parçalamaktır. ADD bu yapılan bu planın dün olduğu gibi bugün de farkındadır.
Emperyalistler ve devrim karşıtları amaçlarına ulaşmak için Kubilay ile başlayan cinayetler serisini aralıksız sürdürmüş, başta kurucu genel başkanımız Prof. Dr. Muammer Aksoy, Genel Başkan yardımcımız Ahmet Taner Kışlalı ve Bahriye Üçok gibi aydınlarımızı öldürmüş, ADD’yi de yok etmeye çalışmışlardır.
Atatürk Cumhuriyetine en büyük darbe de, 2017 Nisan ayında yapılan referandumuyla yapılan anayasa değişikliği ve denetimsiz bir başkanlık sistemiyle vurulmuştur.
Tek önderi Mustafa Kemal Atatürk; rehberi de akıl, bilim ve fen olan derneğimiz, tüm bu çabaları halkımızla birlikte boşa çıkaracaktır.
Yaşananlar göstermiştir ki; Atatürkçü Düşünce’nin egemen olmadığı Cumhuriyet, dış politika, hukuk, ekonomi ve eğitim olmaz. Türkiye’nin başarısız dış politika ile Ortadoğu bataklığına sürüklenmesi, eğitimin tarikat ve cemaatlere teslim edilmesi, ekonominin hızla çökmesi, şeriat hukukunun adım adım yerleştirilmeye çalışılması, işsizlik, kadın cinayetleri, ahlaksızlık ve sosyal patlamalar, tüm tespitlerimizin doğruluğunu göstermektedir.
Hukuku siyasallaştıran, uygulamalarında dini referans alan, Anayasaya aykırı yasalar ve genelgeler ve kararlarla, ülkeyi yönetmeye çalışanlar şunu bilmelidir ki ;
- Yüzyıl başında nasıl saray hakimiyetine ve emperyalizme karşı mücadele eden Mustafa Kemal Atatürk varsa; bugün de aynı Kuvay-ı Milliye ruhuyla donanmış ADD vardır. Yurtsever halkımız Atatürkçü düşünce rehberliğinde bu günkü mücadeleyi de kazanacaktır.
- Geçmişi kan, işgal ve soykırımla özdeşleşenlerin, ülkemize tarihimize ve Atatürk’e dil uzatmaya hakları yoktur.
- Lozan’ı ve Montrö’yü delmeye, ülkemizi parçalamaya, boyun eğdirmeye, cezalandırmaya çalışanlara ve yeni kapitülasyonlar talep edenlere geçit verilmeyecektir.
- Yetersiz siyasetçilerin ülkemizi daha büyük bataklıklara saplamasına, laikliği yıkmasına, karanlığı yeniden egemen kılmasına da izin verilmeyecektir.
- Halkımız tüm bu baskılar karşısında yılmamış, tersine yeniden kıpırdanmaya, uyanmaya, bilinçlenmeye ve yeniden daha büyük adımlarla Atatürk’e koşmaya başlamıştır.
- 2023 yılı, Atatürk Cumhuriyeti’nin tüm ilke, kurum ve kuruluşlarıyla yeniden kurulacağı, aydınlanma meşalesinin parlayacağı, Atatürk’ün söylediği gibi “…ona ilgisiz kalanların yok olacağı” bir yıl olacaktır.